Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

İktidar çoğunluk sağlamak için yine yüksek bedel ödedi

БНР Новини
Vatansever cephesinin desteğini çekme tehditi karşısında Başbakan ve GERB partisi lideri Boyko Borisov, hükümeti kurtarma adına Cumhurbaşkanının vetosu ile ilgili tutumunda taviz verdi. Fotoğraftakiler:Başbakan Boyko Borisov ve Vatansever Cephesi eşbaşkanı Veleri Simeonov.
Photo: BGNES

Bundan bir yıl önce 2015 yılının Nisan ayında eski Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, Paris’te Başbakan Boyko Borisov’u şakacı bir uslüpla asla yenilmeyen, her daim ayakta kalmayı başaran “en dayanıklı Bulgar siyasetçisi” olarak tanımlamıştı. Sarkozy’nin Borisov hakkındaki değerlendirmesi, bir yıl bile geçmeden bir kez daha teyit edildi. Vatasever Cephesi, Cumhurbaşkanı tarafından Seçim Kanunu metinlerine uygulanan vetonun reddedilmemesi halinde hükümete verdiği desteği çekeceğine dair uyarınca Borisov, vetodan yana izlediği tavrı değiştirdi, partisi GERB ise Halk Meclisi’nde devlet başkanının vetosuna karşı oy kullandı. Böylece Borisov’un sadece ayakta kalma kabiliyeti değil, bunu hep yüksek bedel karşılığı yaptığı da açıkça görüldü. Oysa bedelin yüksek olduğu şüphe götürmez.

Cumhurbaşkanı Rosen Plevneliev, Parlamento’yu partili menfaatlerden dolayı vetoyu reddederken Anayasa’ya ve vatandaşların temel demokratik haklarına karşı zıtlaşma politikasından yana bir tutum izlemekle suçladı ve Anayasa Mahkemesine başvuracağını bildirdi.

Vetonun reddedilmesi, hükümet dışı çevrelerde de öfke ile karşılandı. 2013 yılında oligarşinin iktidarına ve “Oreşarski” hükümetine karşı toplumda duyulan memnuniyetsizliği ifade etmek üzere kurulan Protesto ağı, şimdiki iktidarı da “faydasız ve Anayasa ile mücadele eden” bir yönetim olarak değerlendirerek istifa etmeye çağırdı.

Bu gelişmenin GERB’in küçük koalisyon ortağı olan Reformcu Blok için bedeli de yüksek oldu. GERB’in baskısı altında koalisyonun bütünlüğünü korumak adına Refomcu Blok da cumhurbaşkanının vetosuna karşı oy kullandı ve bu durum, reformcuların muhalif kanadı ile olan çelişkileri artırmaktan öte bloku yurtdışı Bulgarlar önünde de zor durumda bıraktı. Oysa onların çoğu, oyunu Reformcu Blokuna veriyor.

Bu arada olup bitenlerin iktidara negatif getirirken bazı pozitifler de sağladı. Cumhurbaşkanı vetosuna “evet” veya “hayır” oylaması, sol oluşum ABV’nin iktidardan çekilmesinin ardından Parlamento’daki dinamik çoğunlukların varlığını sürdürme kabiliyeti açısından da bir sınama oldu. Sonuç, ABV’nin oyları olmadan da iktidarın amaçlarına göre envai çeşit çoğunluklar oluşturmak yolu ile gerekli kararları almak durumunda olduğunu gösterdi. Bu yönetim formulü şimdiye kadar her çeşit badireler atlattı, hatta cumhurbaşkanı vetosunun reddedilmesi olayı, her zaman iktidarın muhalifi durumunda olan aşırı milliyetçi “Ataka” partisini de iktidarın tutumununu paylaşmaya itti.

GERB, vetoyu reddetmekle güttüğü tek amacın hükümeti kurtarmak olduğunu gizlemiyor. Şimdi devlet başkanının karşı çıktığı Seçim Kanunu hükümleri tekrar görüşülürken iktidardakiler, hükümeti korumak için yüksek bedel ödemeye hazır olmakla birlikte bunu pahası ne olursa olsun yapmadıklarını göstermeye çalışacaklar. En azından yurt dışında bulunan seçmenlerin seçim haklarının kısıtlanması pahasına. Bunun için GERB, Reformcu Blok ve Vatansever Cephesi tarafından arzu edilen Seçim Kanunu eksikliklerinin giderilmesi sırasında bütün yabancı ülkelerde azami seçim yeri sayısının 35 olmasına ve seçim sandığının kurulması için şimdi olduğu gibi 100 değil, 60 oy verme başvurusunun sunulmuş olması şartının getirilmesine imkan sağlamaları bekleniyor.

Devlet Başkanı Anayasa Mahkemesine başvuracak. Cumhurbaşkanı seçimlerine beş ay kala Seçim Kanunu değişikliği sagası devam ediyor.


Çeviri:Tanya Blagova



Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Bulgaristan ve Romanya arasındaki ilişkilerde değişim rüzgarı esiyor

Kalkınma dönemi yaşanan Bulgaristan ve Romanya arasındaki ilişkilerin gelişmesi açısından hem uygun uluslararası bağlam, hem de her iki devlette yüksek düzeyde siyasi irade mevcuttur. Cumhurbaşkanları Rumen Radev ve Klaus Iohannis tarafından..

Eklenme 18.03.2024 09:58

Balkanlar’ın gündemi

Milliyetçilik Batı Balkanlar için tehditler oluşturuyor ABD istihbaratının yıllık tehdit değerlendirme raporuna göre, 2024 yılında Batı Balkanlar, etnik gruplar arasında şiddetin artması riski ile karşı karşıya kalabilir. "Milliyetçi..

Eklenme 15.03.2024 15:00

Bulgar ve Rumen diplomatlar ikili stratejik ortaklığın sonuçları ve geleceğe giden yol üzerinde durdu

14 Mart’ta Bükreş’te “Bulgaristan ve Romanya arasındaki stratejik ortaklığın birinci yılı. Geleceğe giden yol” adı ile düzenlenen yuvarlak masa toplantısı medya ve toplumun ilgisini çekti. Etkinlikte NATO ve AB ülkelerinin büyükelçileri,..

Eklenme 15.03.2024 12:45