Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Çepintsi Altın Kuran'a ve zengin tarihi kitap hazinesine ev sahipliği yapıyor

Rodop Dağında Smolyan iline bağlı Çepintsi köyü doğal güzellikleriyle olduğu gibi, el yazması İslami eserlere ev sahipliği yapmasıyla da ünlü. Köy, onlarca el yazması eseri içinde barındıran bir kütüphaneye sahip.

Köyün ortasında inşa edilen çifte minareli cami, el yazması İslami eserler bakımından Sofya’daki Milli Kütüphane’den sonra ülkenin en büyük kütüphanesine sahip. Burada 800'ün üzerinde matbu ve 400'ün üzerinde el yazması eser mevcut. Bunlar arasında felsefe, astronomi, fıkıh, hitabet ve tarih kitapları bulunuyor.

Eserler arasında 14. yüzyıla ait "Altın Kur'an" diye nitelenen altın yaldızlı Kur’an da var.

Köyün muhtarı Hayri Brahimbaşev, 1999 yılında caminin inşasından sonra kütüphane oluşturma gereği duyduklarını ve bu iş için 7 genci görevlendirdiklerini söyledi:

Hayri Brahimbaşev “Camiyi kurduktan sonra gençler arasında bir fikir doğdu. Cami içinde bit kütüphane kurmaya karar verdik. Dedelerimizden, atalarımızda kalan kitapları toplamaya başladık, köy köy gezdik. Altın Kur'an komşu ilçe Madan’dan bir müslmanın bağışıdır.Burada Allah yazan bütün yerlerde altın yaldızlı harfler kullanıldığı için ona ‘Altın Kuran’ ismini verdik”.

Halktan toplanan eserler arasında tarihe tanıklık eden idari evraklar da bulunuyor. Nikah metinleri, doğum evrakları gibi birçok doküman günümüze ışık tutuyor.

Semerkand ekolüne ait olabileceği tahmin edilen mushaf, yakın bir köyde yıkılmak üzere olan bir binanın duvarında bulundu. Pirinç kağıdın üzerine yazılı olan el yazması eserde duraklar ve sayfa kenarındaki işaretler de altın yaldızlı. Halk bu yüzden mushafı ‘Altın Kur’an’ olarak adlandırmış. Yine ona benzer, altın yaldızlı olmayan, fakat çok eskilere dayandığı tahmin edilen, cildi ceylan derisi kaplamalı bir mushaf bulunuyor.

Kütüphanede 200 yıl öncesinden bir kitap daha dikkati çekiyor. Osmanlıca harflerle yazılmış İncil, Fransa’da kraliyet matbaasında basılmış. Kütüphanedeki en eski eserler arasında İbn-i Arabi'nin 1620 yılına ait “Dürrü Meknun”u, 1650 yılına ait “Kenzül Münir” ve 1674 tarihli “Talim ve Muteallim” gibi eserler de göze çarpıyor.

Hayri Brahimbaşev yeni gelen eski kitapları restore edememekten şikayetçi. Farsça, Arapça ve Osmanlıca kitaplar ve belgeler, tarihçiler ve kitap uzmanları tarafından keşfedilip değerlendirilecekleri günü bekliyor.

Fotoğraflar: Sevda Dükkanci


Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Hayır Zamanı Ramazan-ı Şerif

Ramazan ayı, farklı özellikleriyle insanın şahsî hayatına ve genel anlamda toplumun hayatına güzellikler taşımaktadır. Günümüz insanı genellikle bir şeyi değerlendirirken maddî ölçülerle, parasal değeriyle ele almaktadır. Bu da bazen insanı..

Eklenme 29.03.2024 14:05

Bulgaristan’ın NATO’ya üye oluşunun 20. yılı

Bulgaristan’ın NATO’ya kabul edilmesi üzerinden 20 yıl geçti. NATO’ya katılma kararınının bir kez daha alınması gerekirse bugün itibari ile ülke vatandaşlarının yüzde 56’sı İttifak üyeliğine “evet”, yüzde 28’i ise “hayır” oyu kullanacak. Buna dair..

Eklenme 29.03.2024 04:30
Rahip Aleksandır Çıkırık

Rahip Aleksandır Çıkırık’ın Edirne’deki çalışmaları meyvelerini veriyor

Balkan harbinin (1912-1913) patlak vermesinden önce, dönemin Bulgaristan Dışişleri Bakanlığı'nın verilerine göre Trakya bölgesinde 410.724'lük bir Bulgar nüfusu vardı. Edirne Kalesi'nin 26 Mart 1913'te ele geçirilmesiyle Bulgar nüfusun yaşadığı..

Eklenme 28.03.2024 06:10