19. asırda vebada ilk karantina idareleri kuruldu
Veba, çiçek hastalığı, tifüs, tüberküloz, kolera, İspanyol gribi ve günümüzde koronavirüs. Bulgaristan topraklarında bulaşıcı hastalıklar kasıp, kavurucu etkiye sahip oldu. Onlar sadece nüfus tablosuna değil, tarihin rotasını da değiştiren nitelikte oldu. Kara ölüm olarak adlandırılan veba insanlık tarihinde en çok kurban aşan bulaşıcı hastalık oldu. 14 asırda veba Bulgar halkının yarısından fazlası vebadan gider. Devlet gücünü kaybeder ve son Bulgar çarı İvan Şişman da Osmanlı akıncılarına karşı koyamaz duruma düşer.
Tarihçi Rumen İvanov anlattı: "Bulgaristan’da milyonlarca kişi salgında ölmüş. Bu vebalar bütün aileleri yok etmiş, bütün köyleri kasıp, savurmuş ve haritadan silmiş.
Ortaçağda bulaşıcı hastalıklara ”Tanrı vergisi” dermiş ve o yüzden doktorlar pek müdahale etmezmiş. Tek kısıtlayıcı önlem bu kişileri karantinaya almak olurmuş.
Halk Kütüphanesi’nin Osmanlı Arşivinden belli olacağı üzere, Sultan bütün köylerin göçü ve cüzzamlı ve vebalı hastaları özel binalara yerleştirme fermanları korunuyor”.
Mezar taşları üzerinde de kişinin vebadan öldüğü yazarmış. Genç bir kadının mezar taşında “Ölümümün sebebi veba oldu. Ölümü asla unutmayın” diyor ve şu yazı var:
“Cihâna doymadan cânım Ecel aldı giryebânım veba
Fîrkaten takdir bu imiş ezelden bilmedim.
Merhûm ve mağfûr vebâdan şehid olan
Cihâna doymadım cânım Ecel aldı girîbânım Vebâ zahmına dûş oldum Böyle emretmiş Sübhanım”.
Zaman ilerledikçe tıp da