Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Cuma öğleden sonra

Şahit olun ki, biz Müslümanız!

Photo: Sevda Dükkanci

Yüce Allah’ın insanlığa verdiği en büyük nimet; barış, teslimiyet, huzur ve selâmet anlamlarına gelen İslâm’dır. İnsanı yükselten bu muhteşem nimet sadece Müslümanların mahsustur. Bu yüzden Müslüman olmak ayrıcalıktır, üstünlük vesilesidir.

İslâm, kalp ile tasdik etmektir, aynı zamanda sözle ikrar edilmesi de gereken bir inançtır, devamında ise davranışlarla desteklenmesi gerekir. Bundan dolayı bir insanın Müslüman olabilmesi için Allah Teâlâ’ya ve insanlar arasından seçerek gönderdiği son peygamberi Hazreti Muhammed’e inanması gerektiği gibi, bu inancını ikrar edip ilân etmesi de lâzım gelir.

İslâm’ın getirdiği hakikatlere bütün kalbiyle inanan ve onun ilkelerine uyan insanların Müslüman olarak adlandırılması gelişigüzel bir şey değildir, bu isim bizzat Allah tarafından verilmiştir. Kur’ân-ı Kerim’de şöyle buyurulmuştur: “Allah, Kur’ân’dan önceki kitaplarda da Kur’ân’da da size “Müslümanlar” adını verdi ki, Peygamber size şahit olsun, siz de insanlara şahit olasınız”. Bu açıdan bakıldığında mübarek “Müslüman” ismini taşımak bizim için şeref ve gurur vesilesidir.

Bulgaristan Cumhuriyetindeki Müslümanlar, ülkemizin eşit haklı vatandaşlarıdır. Bu bakımdan diğer vatandaşlar gibi bizler de vicdan hürriyeti ve istediğimiz dini seçme hakkını sağlayan millî kanunlara tâbiyiz. Bundan da öte bu kanunlarımız, dinî inanç ve düşüncelerimizi serbestçe ifade etme hakkımızı da garanti etmektedir. Hatta Nüfus Sayımı Kanunu gibi bazı kanunî düzenlemeler bizden dinimiz hakkında bilgi vermemizi, yani hangi dine mensup olduğumuzu açıklamamızı istemektedir. Bu ise bir kez daha Müslüman olduğumuzu ifade ve ikrar etmek için önemli bir fırsattır, hatta sorumluluktur. Çünkü bizler, kanun hükümlerine uyarak hangi dine mensup olduğumuzu beyan etmekle birlikte açık bir şekilde kimliğimizi de belirlemiş ve belirtmiş olmaktayız, ayrıca inancımızda emin olduğumuz, kendimize saygı duyduğumuz ve sorumluluğumuzun farkında olduğumuz konusunda ortaya iyi bir örnek koymuş olmaktayız. Bizim bu davranışımız, eşit haklı fertleri olduğumuz toplumun gelişmesi için yapılacak analiz ve tespitlerin doğru ve sağlıklı bir şekilde yapılmasına da katkı sağlamaktadır.

Kalbimizdeki köklü inancı ifade etmekten kaçınmak, kararsızlık ve şüphe anlamına geldiği gibi, kendimize ve topluma karşı sorumsuzluğun da ifadesidir, belki de korku ve ikiyüzlülük göstergesidir. Böyle bir tutum ise iman nimeti, İslâm’ın izzeti ve değerlerimizin güzelliğiyle şereflendirilen Müslümana asla yakışmaz.

İşte bu sebeple yurdumuzdaki her Müslümana hitap ederek sorumlu davranmaya ve Eylül ayı içerisinde yapılan nüfus sayımına katılmaya davet ediyorum. Bunu da mümkün mertebe elektronik yolla yapmaya gayret etmeliyiz, mümkün olmadığı takdirde ise sayım görevlilerinin anket sorularına emin bir şekilde cevap vererek yapmalıyız. Özellikle dinimiz sorulduğunda net olarak “Müslümanım!” demeli ve sayım yapanları buna şahit tutmalıyız. Tıpkı ayet-i kerimede ifade edildiği gibi, “Şahit olun ki, biz Müslümanlarız!” demeliyiz. Çünkü bizim için Müslüman olmaktan büyük gurur kaynağı yoktur, elhamdülillâh!




Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Sofya’nın bombalanmasının üzerinden 80 yıl geçti

80 yıl önce 17 Nisan İkinci Dünya Savaşı sırasında Sofya en yıkışı hava saldırısına maruz kaldı. 1944 yılında, 17 Nisan tarihinde öğle vakti, “Thunderbolt” ve “Mustang” sav aş uçaklarının katılımıyla 350 Amerikan bombardıman uçağı..

Eklenme 17.04.2024 13:26

Ramazan Ayının Kadrini Bilmek

Ramazan ayı, insanın yeterince değerlendiremediği zamanı ıskalamaması için Allah’ın sunduğu bir lütuftur. Bu özel zaman dilimine dikkat edilir, yakışan ve beklenen bir şekilde hareket edilip değerlendirilmesi durumunda insan, zaman ve mekânın sınırlarını..

Eklenme 05.04.2024 14:05

164 yıl önce İstanbul’da Bulgar Kilisesinin bağımsızlığı ilan edildi

3 Nisan 1860 yılında İstanbul’daki Bulgar kilisesi “Aziz Stephen”daki kutsal Paskalya ay ini sırasında Metropolit Hilarion Makariopolski, ekümenik Rum patriğinin adını söylemedi . Patrik Cyril VII’nin adı yerine Sultan Abdülmecid’in adı..

Eklenme 03.04.2024 10:33