Gençlerin iş piyasası, teknolojinin gelişmesi ve günümüz dünyasının gereklilikleri gibi çağdaş meydan okumalarını karşılamaları için eğitimde reformlar ve bu reformları destekleyen yasalara ihtiyaç var.

Bu konuda radyomuza konuşan eski eğitim bakanı, Eğitim ile Bilim Meclis Komisyonu üyesi, GERB-SDS milletvekili Yordanka Fandıkova, hayati önem taşımakla birlikte geç kalmış olan Okul Öncesi ve Okul Eğitimi Yasası değişikliklerinin Halk Meclisi’nin sonbahar oturum döneminin öncelikleri arasında yer alacağını vurgularken “Bu, eğitimin modern olması ve 21. yüzyılın beklentileri ve gerekliliklerini karşılaması için Bakan Vılchev ve ekibi tarafından hazırlanan geniş çaplı reform yönünde atılan ilk adımdır” sözlerini kullandı.

Okul ve anaokulların çalışmalarına ilişkin hazırlanan ve kamuda tartışıldıktan sonra Eğitim ve Bilim Meclis Komisyonu’nda birinci okumada onaylanan 20 kadar değişikliğin amacına değinen Fandıkova, şöyle konuştu:

"Amaç, eğitimi daha işlevsel kılmaktır. Hala akademik bilgiye ve sonuç vermeyen hızlı bilgi biriktirimine ağırlık verilmektedir. Oysa içinde yaşadığımız zamanın dinamikleri açısından önemli olan yeteneklerin edindirilmesi ve teknolojilerin eğitim sürecine dahil edilmesi elzemdir. Bunun için eğitim programları ve sınavların şekli değişmeli, öğretim üyelerine eğitim verilmelidir. Kısa sürede gerekenler yapılmazsa eğer, Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı PISA sonuçları kötü olmaya devam edecek”.

Önerilen değişikliklerden biri bütünleştirici eğitime ilişkindir. Bu konuda çabalar şimdiye kadar özel ihtiyaç sahibi çocuklara odaklanırken bundan sonra okulda terbiye çalışmalarının genişletilmesinin ve ciddi bir problem olan davranış bozuklukları olan çocuklarla çalışılması gerekliliği ön plana çıktığını belirten Fandıkova, lise eğitiminde sınav formatı değişikliğine dair şöyle konuştu:

"Eski sınav formatını korursak farklı sonuç alamayız. Müfredata aşamalı olarak pratik bilgilerin dahil edilmesi yolu ile çocuklara kritik düşünme ve analiz yeteneklerinin edindirilmesi, dersler arası dahil farklı konular arasında bağlantı yapmaları öğretilmeli, çünkü matematik kilit önem taşıyan bir disiplin olsa da bununla birlikte fen bilimleri konusunda da çalışmak gerekir.”

Okul Öncesi ve Okul Eğitimi Yasası değişiklikleri kapsamında müfredata “Erdem ve diller” dersinin dahil edilmesi, toplumda çelişkili tepkilere yol açtı.

"Veliler de öğretmenler de gittikçe çok bunun zorunlu dersler kapsamında not verilmeyen bir ders seçme imkanı olduğunu anlıyorlar. Bu derste öğretmenler ya dinlerin öğretilmesi yönünde çalışacak ya da iyilik ve paylaşmayi anlatacaklar. Özellikle ilk okul öğretmenleri, gerek edebiyat eserleri üzerinden, gerekse de çocuklarla konuşarak ya da bayram günlerinde çeşitli canlandırmalar yaparak bu yönde yeterince çalıştıkları için bu konuda gereken pratiğe sahiptir.”

Hükümetin yönetim programı önceliklleri arasında Bulgaristan’ın bütün dünyada ruh ve dil alanı olarak temsil edilmesi olmaktadır. Bulgar dilinin diğer ülkelerin eğitim sistemlerinin bir kısmı olarak tanınması ve mezuniyet sınavı verilmesi imkanının getirilmesi yönünde çabalar harcanmaya başladı.

"Bu konuda yurtdışı diplomatlarımıza görev verildi. Kültürümüz ve ana dilimizi yayma yönündeki gayretlerin Bulgaristan vatandaşlarından oluşan topluluklar tarafından da desteklenmesini ümit ediyoruz” diyen Yordanka Fandıkova, yakında yapılacak olan Dış Politika Komisyonu toplantısında da yurt dışında Bulgar dili öğretiminin ele alınacağını belirtti.

Kaynak  : BNR “Hristo Botev” Programı

Söyleşi  : Nina Tsaneva

Düzenleyen  : Diana Tsankova

Çeviri  : Tanya Blagova

Fotoğraflar: BGNES, BTA (arşiv), BNR – Hristo Botev, Bulgar Ortodoks Kilisesi Kutsal Sinodu