Bulgaristan’da bu yıl dördüncüsü düzenlenen Obezite ile Mücadele Milli Haftası’na start verildi. Bununla ilgili etkinliklerin düzenlenmesini Sağlık Bakanlığı temsilcileri, Kamu Sağlığı Koruma Merkezi çalışanları ve doktorlar üstlendi. Bu yılki kampanya, “Okulun Sağlıklı Beslenme Modelinin Oluşturulmasındaki Rolü” başlığı altında geçecek ve çocuklardaki aşırı kiloluk sorununa yönelik olacak. Bunun amacı, çocukların beslenme alışkanlıklarının iyileştirilmesi, sağlıklı yaşamın ve sporla ilgilenmenin teşvik edilmesidir. Girişim, Avrupa Komisyonu’nun Eylül ayının sonunda ilan ettiği ve sağlıklı beslenmeye adadığı “Ye, İç, Hareket Et” kampanyasının devamı sayılıyor. Söz konusu kampanya çerçevesinde AB sınırları içerisinde yaklaşık 22 milyon çocuğun, aşırı kilolu olduğu bildirilmişti. Onların 5 milyonu, obezite hastası. Avrupa Komisyonu yetkilileri, bu elverişli olmayan eğilime son verilebildiğine inanıyor.

Aksi halde bu hastalığın şeker hastalığı, kalp-damar hastalıkları ve erken yaşta osteoporoz gibi olumsuz yanlarıyla daha da sık karşılaşmaya başlayacağız. Verilere göre 18 yaş üzerindeki Buglaristanlıların %60’ı aşırı kilolu, onların %20’si de obezite hastası. 7 ile 18 yaş arasındaki çocukların %20’si, aşırı kilolu, onların dörtte biri de obezite hastası. Dahası da var her yıl ülkemizdeki aşırı kilolu çocukların sayısı arttıkça artıyor. Öğrencilerin Sağlıklı Beslenmesi Yasası’nın yürürlüğe girmesine rağmen hala ihlaller yapılıyor. 15 Eylül tarihli yasaya göre yeni öğretim yılının başından itibaren okul kantinlerinde yağ ve şeker seviyesi yüksek olan yiyecekler satılmamalı. Sağlık Bakanlığı’na bağlı “Kamu Sağlığı” Müdürlüğü Başkanı Dr. Snejana Altınkova, en sık ihlallerin, okul kantinlerinde yemiş, hamur işi ve yağ seviyesi yüksek olan tatlıların satmasıyla ilgili olduğunu söyledi. Okul kantinlerinin ancak %22’sinde çocuklar için taze meyveler vardır.

15 yaşındaki Kremena, konuyla ilgili olarak şunları paylaştı: “Bu, bence bir sorun. Çünkü okuldayken acıktığımızda sağlıklı birşeyler alamıyoruz. Yiyecek seçimimiz çok sınırlı. Eğer meyve ve süt mamulleri olsaydı daha iyi olurdu. Şimdi ayaküstü pizzalar, dönerler, börekler atıştırıyoruz.”

“Çocuklardaki aşırı kiloluk ve sağlıksız yaşam sorunu, sadece okuldaki zararlı yiyeceklerin sınırlandırılmasıyla çözümlenemez” diyen Kamu Sağlığı Koruma Merkezi Müdürü Prof. Stefka Petrova, şunları da söyledi: “Çocukların %54’ü günde iki veya daha fazla saat televizyon seyrediyor. Hafta sonu bu oran, %85’e ulaşıyor. Birinci sınıf öğrencilerinin %25’i günde 1 saatini, %12’si de iki veya daha fazla saatini bilgisayarın karşısında geçiriyor.”

Bu öğretim yılının başından beri çocuk yuvalarındaki çocuklar, her gün yemeğinin yanında meyve ve yoğurt alıyor. Bu, sağlıklı beslenme alışkanlıkları oluşturmayı amaçlayan “Yiyecek ve Beslenme” Milli Programı kapsamında alınan bir önlemdir.

Türkçesi: Rayna İvanova