Genç Bulgar yönetmeni Kamen Kalev’in ikinci sinema denemesi olan “Ostrovat” (Ada) adlı filmini her anlamda sınırların giderilmesini anlatan, insanın hayatını gönlü arzu ettiği gibi yaşama özgürlüğünü konu eden bir film olarak tanımlayabiliriz. Uluslararası çapta ün kazanan “Doğu piyesleri” filminden sonra Kamen Kalev, Bulgaristan’ın adını dünyanın sinema haritasına tekrar yazdırmak yolunda. Bu sefer genç yönetmen, baş rolleri alan Fransız oyuncu Leticia Casta ve Danimarkalı Ture Lindhard’dan destek alıyor. “Ada” filiminin dünya prömyeri, 16 Mayıs tarihinde Cannes’de yapıldı. Sofya’da ilk kez 10 Ekim’de gösterilen film ise 14 Ekim itibari ile ülke genelinde gösterime girecek.
“Filmin uzun bir hikayesi var” diyor Kamen Kalev. Senaryoyu daha 2003 yılında Paris’te “La Femis” Sinema Sanat Akademisini bitirdikten hemen sonra yazmaya başladım. İlk başta bir Fransız yapım şirketinden büyük destek almayı beklerdik, ama olmadı. Bunun ardından Bulgaristan’da kaynak bulmayı denedik ve böyle koskoca 5 yıl geçti. Daha fazla bekleyemedim, “Doğu piyesleri” filmini yapmaya başladım. Bununla birlikte “Ada” filminin senaryosu üzerineki çalışmalarımı da sürdürdüm. ”
© Fotoğraf: www.cinefish.bg
“Sveta Anastasiya” adasında çekimler sürerken baş rol oyuncusu Leticia Casta, yönetmene “Bu film kimilerin hoşuna gitmeyecek” dedi. Böyle de oldu. Kalev’e göre bunun sebeplerinden biri, Fransa’da eleştirmenlerin birinci filmin devamı olmasını beklemeleridir. Oysa “Ada filminde” hikaye daha da tuhaftır. Filme sahne olan yer, özel önem taşıyor.
“Senaryoyu Burgas’tan 4 km uzaklıkta bulunan “Sveta Anastasiya” adasında yazmanaya başladım. Adaya gelen bir Bulgar adam ve bir Fransız kadını herhangi sebeplerden dolayı
burayı terkedemiyorlar ” diyen yönetmen Bulgaristan doğumlu olup uzun yıllar yurt dışında yaşayan Danail karakteri için hem Bulgarca hem Fransızca bilen bir oyuncu bulamayaıp rolü Ture Lindhard’a verdi. “Bulgarca bilmediğim için özür dilerim” diyor repliklerini ezbere öğrenen oyuncu ve şöyle devam ediyor: Senaryoyu daha ilk okuyuşumda çok etkilendim. Tüm insanlara özgü bir şey vardı içinde. O da özgür olma isteği, kabuğunu kırıp istediğin gibi bir insan olma arzusudur.”
“Ada” filmi, Ekim ayında Fransa’da bir dizi prestijli festivalde gösterilecek, ardından ise sinemalarda gösterime girecek.
Çeviri : Tanya Blagova
Yurtdışındaki yurttaşlarımız için yazılan eski ve yeni metinlerden oluşan repertuvarı ile Avrupa’daki 17 başarılı gösterinin ardından “Masal posta kutusu” edebiyat formatı Avrupa tunesine daha 11 yer ile devam ediyor. Etkinlikte Aleksandır..
Varna’da düzenlenen 42. “Altın Gül” Bulgar Film Festivali’nde uzun metrajlı film dalında büyük ödülü, Petar Valchanov ve Kristina Grozeva ikilisinin yönettiği “Triumph” filmi kazandı . Film aynı zamanda iki yönetmenin Decho Taralezhkov..
20 Eylül saat 11 civarında, Prof. Dr. Lyudmil Vagalinski’nin ekibinden arkeologlar, Antik kent Heraclea Sintica’nın büyük kanalizasyon kanalında ikinci heykel keşfettiler . BGNES’in Archaeologia Bulgarica sitesine dayandırdığı..
Yazar, tercüman, gazeteci, Arnavutluk’ta Ulusal Azınlıklar Komitesi’nde Bulgarların temsilcisi Milena Selimi, Bulgar edebiyatını, kültürünü, değerlerini..