© Fotoğraf: Veneta Nikolova
© Fotoğraf: Veneta Nikolova
Ventsislav Şarkov’un hikayesi de aynıdır. Kendisi, eskiden tarımla uğraşırken, şimdi Ognyanovo köyünde şık bir aile otelinin sahibidir. Ventsislav Şarkov, düzensiz olarak ödenen sübvansyonlar ve tütünün düşük satın alma fiyatları yüzünden önceliklerini değiştirmiş ve başka bir alana yönelmiştir. “2006 yılından önce 5-6 dekarda tütün yetiştiriyorduk ve yılda yaklaşık 1 ton türün elde ediyroduk. Ama bu işle bir aile geçindirmek imkansıdır” diye anlatan Şarkov, eşiyle beraber nasıl riski göze alarak diğer komşuları gibi otel inşa edebilmek için bankadan borç aldığını hatırlıyor. Böylece dört yıl önce Şarkovi ailesi, ilk misafirlerini karşılıyor. O zamandan bu yana otel işi yürüyor.
Müteahhit Ventsislav, “Krize rağmen müşterilerimiz var ve bankaya karşı borcumuzu ödemeyi başarıyoruz” diye belirtiyor. Ventsislav, başarısını Rodopların korunmuş doğasına ve özellikle de turistleri bir mıknatıs gibi çeken Ognyanovo köyünün kaplıcalarına borçlu olduğunu anlatıyor ve şunları söylüyor: “Ognyanovo, yıl boyunca turistik bir mekandır, çünkü köyün bir sürü hastalık tedavi eden çok güzel kaplıcaları var. bunun yanı sıra kaplıcalardan su, içilebiliyor ve mide ve bağırsaklara çok iyi geliyor. Ognyanovo köyü Rodopların eteklerinde bulunuyor. Ege Denizi’nin ılıman iklimiyle beraber tüm bunların, insanların sağlığı üzerinde olumlu etkisi var.”
© Fotoğraf: www.bg.wikipedia.org
10 yıl öncesine kadar yerel halkın yüzde 85’i, tütün üretimi, ancak yüzde 4’ü turizm sayesinde geçimini sağlıyordu. Bugün ise Ognyanovo sakinlerinin yüzde 40’ı, turzim alanında çalışmaktadır. Yerel insanlar, tütün üretimine son verdiğinden pişman olmadığını, misafir karşılamanın ve onları eğlendirmenin, çok daha zevkli ve kazançlı olduğunu söylüyor. Tütün üretimi ise, günboyu ve çok daha fazla emek gerektiriyor, sonunda ise tütün çok ucuza satın alınıyor. Ognyanovo’da ve bölgesinde yaşayan insanlar, çoktan gerçek servetinin kaplıcalar olduğunu anlamıştır. Tam kaplıcalar, ziyaretçileri otellerine çekiyor.
© Fotoğraf: Veneta Nikolova
“Ülke içinden konukların yanı sıra Yunanistan’ın Drama bölgesinden de birçok Yunan karşılıyoruz” diyen Ventsislav, şunları da paylaşıyor: “Kriz güya Yunanistan’da, oysa Yunanistanlılar, bize geliyor, çünkü çok burada daha ucuzdur. Bazen otelimize sadece öğle yemeği için geliyor ve sonra dönüyor. Aile otelimizde meyhane de var, havuzu da var. Ziyaretçilere ürettiğimiz her şeyi ikram ediyoruz, onlar ise Rodop mutfağına bayılıyor. Meyhanede önderdiğimiz her şeyi kendimiz üretiyoruz. Şimdi hemşerilerim, tarım üretimiyle uğraşmak istiyor. Ama tütün değil, bölgede sayıca çok olan otellere yardım sağlayacak olan ürünler üretmek istiyor. Ancak bu iş gerçek olabilmek için daha büyük sübvansyonlar olmalıdır. Yaz sezonu dışında ekolojik açıdan temiz sebze ve meyve üretmek isteyen müteahhitler, devlet tarafından desteklenmelidir.”
© Fotoğraf: Veneta Nikolova
Türkçesi: Rayna İvanova
Bulgaristan, dünya çapında en büyük lavanta yağı üreticileri arasında yer almaktadır. Üretimin yüzde 100 kadarı, ihracata yöneliktir . ABD, Almanya, Fransa, Avusturya, Hollanda, Hindistan, Büyük Britanya, İspanya, Kanada, Fas, Ürdün ve Çin’de Bulgar..
Günümüzde ayrı ayrı devletlerin para birimlerini ve döviz çeşitlerinin Bulgar levası cinsinden karşılığını bilmek artık kesinlikle yeterli değildir . Levanın Euroya çevirilmesi veya tersinin yapılması çoktandır finans problemlerimize çözüm..
Bulgaristan’da geçen yılın son çeyreğinde ortalama maaş 2 123 leva /1085.47 EUR/ oldu. Çalışma ve Sosyal Politika Baanlığı ortalama maaşın %13 yükseldiğini bildirdi. 2900 leva ile en yüksek ortalama maaş Sofya’da kaydedildi...
Meclis’te konuşan geçici hükümette Ekonomi ve Sanayi Bakanı Petko Nikolov, Stara Zagora’da yeni sanayi ve lojistik merkezi ve Aksakovo’da sanayi..