Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2025 Tüm hakları saklıdır

Ağaç oyma sanatı- ağaca ruh vermek

Ulusal Sanat Akademisi'nden öğrencilerin ağaç oymacılığı eserleri.
Photo: Mariya Peeva

© Fotoğraf: www.tryavna-museum.com

Oymacılık, sadece bir ağaç oyma değil, ustalık gerektiren bir sanat. Eski Islavların ilk olarak imza attıkları bir sanat aslında Bulgaristan topraklarında bilinen en eski el sanatlarından biridir. Ve Bulgar oyma ustaları en ünlüleridir. İncil’den resimler, İkonlar, sunak, haç ve kilise kapılarındaki oymalar, Rönesans evlerinin tavanlarından parlayan güneşler, mobilyaları süsleyen çiçek ve hayvan motifleri- bunlar ince işleme sanat eserlerinden sadece bir kısmı.
Oymacılık, Rönesans zamanında zireveye ulaşıyor. Debır, Bansko, Tryavna ve Kalofer’de oymacılık sanat okulları kuruluyor. Profesör Anton Donçev, özel olarak Bulgaristan Radyosuna konuştu:
“ Bu okullar, coğrafik açıdan son derece sınırlıdır. Oymacılık sanatı, aile içinde gerçekleşiyordu. Oymacılık becerisi ve araçlar, babadan oğlu geçiyordu. Burada nesneler son derece karmaşık, çünkü oyma ustaları bir yerden başka yere göçüyordu.”
Oymacılık okulları konusunda bilgileri, Güzel Sanatlar Akademisi “Oymacılık “ Bölümü Başkanı Profesör Petır Bonev’ten alıyoruz:
“ Birçok oyma ustasının biraya geldiği anda, okulldan bahsedebiliyoruz. Sadece birkaç usta, eserlerine kendi imzasını koymuş, çünkü eserin kimin yaptığı önemli değildir. Çünkü Tanrının emri üzerine yapıldığına inanılırmış. Oymacılık en fazla dini yönde gerçekleştiriliyordu. Çünkü , zamanlar öyle idi, ki sıradan Bulgarlar oymalı tavan, dolap veya mobilya sıparişi yapamazdı. Oymalı şeyler, ancak zenginlerin evlerinde vardı. Kilise ise, asıl oymacılığın geliştiği yerdir. Bulgar oymacılık geleneği İkonostasisin’de gizlidir.
Tryavna oymacı ustalarının eserleri , turistleri tarihi Tryavna’ya çelbeden asıl olaydır. Bugün orada Oymacılık Müzesi bulunuyor.

© Fotoğraf: www.tryavna-museum.com

Tryavna'daki Daskalov evinde "güneş tavanları" .

Rönesans’ın sona ermesiyle birlikte, oymacılık, yeni mimari eğimlerin karşısında itibarını kaybediyor.Yıllar sonra sosyalizm zamanında eski pozisyonlarını kazanıyor. 20. asrın 60’lı yıllarında residans, büyükelçiler, merkezler ve başka idari binalar kuruluyor. Devlet ünlü oymacı ustalara büyük siparişler veriyor. Bugün sanat değerleri tartışılsa da, bu dönem, oymacılığa can katıyor.

© Fotoğraf: Mariya Peeva

Anton Donçev- "Triumf" Ulusal Kültür Sarayı, 1981-1982.

Hala ülkemizde oymacılık el sanatının inceliklerini öğreten okullar var. Avrupa’da, genç sanatçılarının oymacılık el sanatının geleneklerini öğreten tek yükek okul Güzel Sanatlar Akademesidir. “Oymacılık” Bölümü 112 yıllık tarihi var. Profesör Petır Bonev’i dinliyoruz:
“Atölyemizde, her öğretim üyesinin kendi stili ve çalışma şekli var. Her birimizin amacı, Akademiden kendi yolunda yürüyebilen öğrencilerinin çıkmasıdır. Çünkü sanatçı, farklı olandır. Bugün eskisi gibi okullar yok, her oyma ustasının kendi stilini taşıyan eserlere imza atması gerekiyor.

© Fotoğraf: Mariya Peeva


Türkçesi: Şevkiye Çakır

По публикацията работи: Mariya Peeva


Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Foto: Plovdiv Bölgesel Doğa Tarihi Müzesi

Plovdiv sakinlerine çocuk resimleri ve “Dilek ağacı” sürprizi

Eylül ayında Biz nehrin çocuklarıyız”  festivalini düzenleyen bir sivil toplum kuruluşu, Plovdiv belediyesi ile yeniden işbirliği yaparak doğadan ilham alan çocuk resimlerinden oluşan özel bir sergi düzenliyor.  Plovdiv sakinleri ve konukları,..

Eklenme 24.11.2024 08:05

Sofya’da “Metroda Şiir” etkinliği

Dokuzuncusu düzenlenen “Metroda Şiir” etkinliği bugün başlayıp 23 Aralık tarihine kadar devam edecek . Sofya’daki Polonya Kültür Enstitüsü’nün girişimiyle düzenlenen etkinlikte, başkentliler ve misafirleri, metro vagonları ve istasyonlarında,..

Eklenme 19.11.2024 05:45
Veliko Tarnovo Müfütü Nütfü Nütfiev: İslam Sanatı iyilik ve insana sevgiye davettir

18 Kasım "Uluslararası İslam Sanatları" Günü

"Gel, gel, ne olursan ol, yine gel, İster kafir, ister mecusi, İster puta tapan ol, yine gel, Bizim dergahımız, ümitsizlik dergahı değildir, Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da, yine gel... Şu toprağa sevgiden başka bir tohum ekmeyiz biz.....

Eklenme 18.11.2024 14:52