Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Madara atlısı

Photo: Lübomir Lazarov

Madarskiyat konnik-Madara Atlısı arkeolojik bir figür olup, taş kayanın 23 metre yüksekliğinde yontulan bir atlıyı temsil ediyor. Şumen yakınında bulunan doğa abidesi, eski tarihi zenginliklerin karışımıyla eşsiz bir tablo ortaya çıkarıyor. Onlardan en belirgin olan Madara Atlısı adlı kaya figürüdür. 1979’da UNESCO tarafından dünya mirası anıtı olarak ilan edildi.


Uzmanlar figürün Birinci Bulgar Devleti’nin gücünü temsil ettiğini belirtiyor. Madara anıtında atlının önünde uçan bir kartal, arkasında takip eden köpek ve mızrakla saplanmış bir aslan yer alıyor. 8. ve 9. yüzyıla ait olduğu tahmin edilen figür, Tervel Hanı anımsattığı aktarılıyor. Birçok tarihçi anıtım kaynağını ve anlamını araştırdı. Bazı soruların cevabını “Madara” Tarih Müzesi Başkanı Borislav Dimitrov veriyor:


“İlk Bulgar Çarlığı olan 698- 1018 yıllarına ait olduğu tahmin ediliyor. Bulgar kağan Tervel’in Bizans İmperatoru Justiniyan ileilişkilerini konu aldığı tahmin ediliyor. Bizans imperatoru o zaman zorunlu olarak tahttan indirilir ve sürgüne gönderilir. Sürgünden kaçmayı başaran Justiniyan, Kağan Tervel’e ricada bulunur, yardım ister. Tervel de 17 bin kililik ordıuyla İstanbul kapılarına kadar gider ve Jusitiniya’ın tahta geri dönmesini sağlar.
Madara atlısı Avrupa’da türünün tek taş kabartmasıdır. Emsalsiz oluşundan dolayı, UNESCO’nun insanlık için önem taşıyan kültür anıtları listesine dahil edilmiştir. Madara atlısı dört figürü temsil ediyor: Mızrağı ile aslanı avlayan at üzerinde inici ve atı takip eden bir köpek. Bu kompozisyon, Şumen’in Madara köyüne yakın 100 metre boyunda dikey kayalara, temelden 75 metre yükseklikte yontulmuş. Kabartmanın etrafına 3 kitabe kazılmış.

Atlının kitabelerle birlikte toplam kompozisyonu yaklaşık 40 metrekaredir. Bunlara taştan yontulmuş heykellerde, metal kaplar. Ortak görüşe göre, atlı 1872 yılında Macar araştırmacı Felix Kanitz tarafından bilime kazandırıldı. Macar araştırmacı, kabartma üzerindeki kitabeleri Latin yazıtları olarak kabul etmiştir. 1884 yılında Konstantin İreçek, dürbün yardımıyla kitabelerin Yunanca olduklarını tespit der ve kabartmayı Trak atlısı olarak kabul eder. 1895 yılında Karel Skorpil, kabartmayı iskele üzerinden inceler ve bunun “ilk Bulgar dönemine ait olduğu, atlının da Krum Han’ı temsil ettiği” kanaatine varır.


Kabartmanın, bir Bulgar hanının Bizans’a karşı kazandığı zaferi simgeleyen zafer sahnesi olduğu varsayımı en doğru varsayım kabul edilir. Mızrak ile saplanan aslan yenilgiye uğrayan düşmanı simgeliyor. Anıt, Bulgar devletinin sembolüdür. Bazıları, kabartmada Tervel Han’ın (700-721) resmedildiğini tahmin ediyor, başkaları ise kabartmayı bir kahramanın eya bir hükümdarın ortak simgesi olarak algılıyor. Bulgaristan sembolleri kampanyasında Madara atlısı ülkenin milli sembolü seçildi.

Şumen’in Madara köyü yakınlarında bulunan taş figürü için ankette 250 binin üzerinde yerli ve yabancı vatandaş oy kullandı. Kayada vuku bulan erozyon sebebiyle risk altında bulunan anıt, yıllarca birçok yerli ve yabancı turisti çekiyor.

Türkçesi: Sevda Dükkancı

Fotoğraflar: Lübomir Lazarov

По публикацията работи: Albena Bezovska


Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

“Snejanka” mağarasına giren kendini Pamuk prenses masalı içinde buluyor

“Snejanka”, Bulgaristan’ın en güzel mağaralarından biridir. “Rodoplar’ın incisi” olarak da bilinen mağarai 100 ulusal turistik yeri listesine dahil edilmiştir. Ancak 145 metre uzun olmasına rağmen “Snekanka” bütün mağara oluşumu çeşitlerine sahiptir...

Eklenme 22.03.2014 08:25

Smolyan Planetaryumu uzak yıldızları yakın ediyor

Gözlerini milyarlarca yıldızın ışıldadığı Evren’e çevirip bir an için fanilik ve yalnızlık hissine hiç kapılmamış olan biri var mı acaba? Gözlerimizi kendi hayatımıza dikmiş yaşarken çevremize dair ne kadar az biliyoruz, değil mi? Buna rağmen içimizde..

Eklenme 14.03.2014 15:00
Zlatograd misafirlerine geçmişe yolculuk sunuyor.

Bulgaristan’ın başladığı kent- Zlatograd

Zlatograd kasabası her zaman ‘Büyük dünyaya açılan bir kapı’ olmuştur,bunun için sakinleri Bulgaristan’ın buradan başladığını hakkıyla söylüyorlar. Yunanistan ile sınırımızda bulunan kasabaya Ege Denizinin yumuşak ve hayat verici esintisinin yanısıra..

Eklenme 10.02.2014 14:16