Sofya bugün din fedaisi Sophia ve Vyara (İnanç), Nadejda (Umut) ve Lyubov (Aşk) adlı kızlarına adanmış olan bayramını kutluyor. Bugün başkentin ‘Aya Sofya’ kilisesi de bayramını kutluyor. Bir gelenek üzerine bu tarihte her yıl kilisenin önünde törenli bir din ayini düzenlenir, kent bayrağı resmi bir şekilde göndere çekilir. Sofya Belediye Meclisi bayramla ilgili olarak, çalışmalarıyla kentin ilerlemesi ve iyiliği, genel Avrupa değerlerinin yerleştirilmesi ve şehrin tarihinin yaygınlaştırılmasına katkı sağlamış olanları ‘Sofya’nın fahri yurttaşı’ ünvanına layık görür.
Tarihçilere göre kent bundan 2700 yıldan fazla br zaman önce bugüne dek merkezinde fışkıran maden suyu kaynakları yakınında yerleşmesi kurulan Trak Serdi kabilesi tarafından meydana getirilmiştir.
Sofya, 1879 yılında Bulgaristan’ın başkenti seçilir. Veliko Tırnovo’da toplanan Kurucu Millet Meclisi Sofya’nın ülkenin başlıca idari, siyasi ve toplumsal merkezi olarak belirlenmesiyle ilgili işlemleri gerçekleştirir.

© Fotoğraf: www.lostbulgaria.com

Sofya- XX. Yüzyılın başında çekilen renkli panoramik fotoğraf.

Sofya şimdi içinde geçmiş ile bugünün elele verdikleri modern bir Avrupa kentidir. İçinde yasama, yürütme ve yargı diye bütün yönetim erkleri kuruluşları yer alır. Başkentimiz aynı zamanda ülkenin en büyük sanayi merkezidir. Bulgaristan’ın gayriresmi yurtiçi hasılasının % 50’si başkentte sağlanıyor, ortalama iş ücreti ise ülke genelinde en yüksektir.

© Fotoğraf: wikipedia.org

Sofya’da bulunan Özelleştirme Ajansı, Kitlesel Özelleştirme Ajansı, Yabancı Yatırımlar Ajansı gibi en önemli iktisadi kuruluş ve dairelerin ana işlevi, 1989 yılından itibaren ülkemizde gerçekleştirilen reformların hayata geçirilmesidir. Büyük milli ve uluslararası banka ve sigorta ortaklıklarının, Sofya Mal Borsası ve Bulgaristan Menkuller Borsasının, birçok sivil toplum kuruluşunun merkezleri de başkent Sofya’da bulunur. Bulgaristan’da temsil olunan Hıristiyan, Müslüman, Musevi ve diğer resmen kayıtlı din mezheplerinin yüksek din kuruluşlarının yanı sıra Sofya’da siyasi partiler ile temel sendika örgütlerinin merkezleri de bulunur.Bulgaristan’ın Avrupa Birliği üyesi olmasından sonra Sofya’da Avrupa Birliği Genişleme Konseyi ve Avrupa Komisyonu’nun Bulgaristan Heyeti de bulunur. Başkentimizde 28’i aşkın üniversite ve yüksek okul var.
130 yıl öncesi 11 000’den biraz fazla insanın yaşamış olduğu, şimdi ise 1.7 milyondan fazla sakini olan Sofya’nın logosu ‘Büyüyor Ama Yaşlanmıyor’dur. Sakinlerinin ihtiyaçlarını karşılamak üzere Sofya topraklarını giderek genişletiyor,içinde yeni, modern konut binaları, iş merkezleri, mall’lar inşa ediliyor. Sofyalıların emel ettikleri bir kazanımları olan metronun genişletilmesiyle herkes tarafından yeğlenen bir ulaşım türüne dönüşmesine gidiliyor.

© Fotoğraf: BGNES

‘Az. Aleksandır Nevski’ katedrali.

Zamanın içinde Sofya ebedi sembollerini korumayı başarıyor. ‘Az. Aleksandır Nevski’ katedrali, adını başkente veren ve arkasında Bulgar edebiyatının ulusu İvan Vazov’un anıtının yer aldığı ‘Aya Sofya’ kilisesi bunların yalnız bazılarıdır.’İvan Vazov’ Halk Tiyatrosu, Bulgaristan’ın ulusal kurtuluşunu sağlamış olan Rus çarı İkinci Aleksandır’ın anıtının karşısında bulunan Millet Meclisi binası, 1869 yılında kurulan Bulgaristan Bilimler Akademisi, binasının giriş kapısının her iki yanında heykelleri yer alan Evlogi ile Hristo Georgiev kardeşlerin paralarıyla inşa edilen ve 1888 yılında meydana getirilmesi kararlaştırılan ‘Az. Kliment Ohridski’ Üniversitesi de Sofya’nın merkezinde yer alıyorlar.Alma Mater ‘in hemen yanıbaşında Slav alfabesini yaratan Kiril ve Metodiy kardeşlerin anıtının önünde bulunduğu Ulusal Kütüphane binası görülüyor. Cumhurbaşkanlık ile ‘Sheraton’ otelinin iç avlusunda . yüzyılda ‘Az. Georgi’ kilisesine dönüştürülen ve Romalılardan kalma olan rotonda görülebilir.

© Fotoğraf: wikipedia.org

20’inci yüzyılın başlarında inşa edilen ve kapalı bazar rolünü gören Merkez Haller binası da çok atraktiftir.Onun karşısında Sofya camii, sinagogu ve katolik katedrali bulunuyorlar.
Başkent Sofya’da istirahat ve eğlence yerleri de yok değil.Bunların tercih edilenlerinden biri şehir içinde en büyük park olan ‘Boris Bahçesi’dir. 1884 yılında İsviçreli bahçıvan Daniel Neff’in eseri olan bu parkın içindeki Balık Gölü’nün 1940 yılında oluşturulan ‘Japon Köşesi’nde Japon ve Bulgar halklarının dostluğunu simgeleyen ve ta Japonya’dan gönderilen özel bitkiler görülebilir. ‘Boris Bahçesi’ şimdi başkentlilerin yeğledikleri bir istirahat mekanıdır. Zengin bitki türleri arasında birçok çocuk oyun sahası, bisiklet yarışmaları için özel patikalar, atçılık altyapısı, ‘Vasil Levski’ ve ‘Narodna armiya’ stadyumları var. ‘Ariana’ gölü yakınında da çocuk oyun alanları, çeşitli eğlence yerleri mevcuttur.
Sofya’nın yakınındaki Boyana Kilisesi ve manastırlar,’Vitoşa’ Tabiat Parkı, Sofya hayvanat bahçesi ve Pançarevo Gölü de görülmeye değer değer mekanladan bazılarıdır.

Çeviri: Neli Dimitrova