Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

”Ocak- evin en kutsal yeri”

БНР Новини
Photo: arşiv

Geleneksel Bulgar kültüründe ev, duaların, törenlerin, kutlamaların düzenlendiği ve kurban edildiği bir tapınaktır. Evin en özel yerleri ise sofra ve ocak, ki onlar da insanı koruyan güçlerin bir sembolü olarak karşımıza çıkıyorlar.

Bir zamanlar yeni inşa edilen evler özel törenle kutsanıyormuş. Büyük etnografya araştırmacısı Dimitır Marinov’a göre, bu törenlerin büyük bir bölümü ocağa adanmıştır. Halk inançlarında ocağa büyük önem veriliyor. Ocak kutsal bir yerdir. Ocağın çevresinde büyüler ve kötülükler gücünü yitirmektedir. Ancak ateş, gece gündüz yandığı durumlarda bu gerçek olabilir. Çünkü Güneşin, Tanrının ve hayatın sembolü olan ateş, hiçbir zaman sönmemelidir. Ateşin “kaybolduğu” durumlarda hem evi, hem de evde yaşayanları kötü günler bekliyor. Ateş yılda bir kez olmak üzere özel törenle yakılıyor. Erkeğin görevi ateşe odun getirmekten, kadının ise devamlı ateşi canlı tutmaktan ibarettir. İnançlara göre, sönen veya boş bırakılan ocağa büyü yapılabiliyor. Bundan dolayı evin hanımı akşamdan ateşin korunu külle kapatıyor, ki sabah kalktığında ateşi daha çabuk yakabilsin diye. Hatta kadının bu işte kullandığı araçların bile büyüleyici gücü vardır. Ocakta kullanılan maşa ve faraşın hastalıklardan koruduğuna inanılır.

Ev kurulur kurulmaz ilk iş, ocağın yerinin belirlenmesidir. Bulgar geleneğinde ocak, şimdi oturma odası, mutfak veya yemek odası olarak bilinen yerin ortasına konurmuş. Eski evler kurulurken ocağın olduğu yerde ailenin tüm fertleri biraraya geliyormuş. Artı, ocak, Güneşin doğduğu doğuya yerleştirilirmiş. Bazen de güneye, evin yerine göre kurulurmuş. Fakat hiçbir zaman ocak kuzeye ve batıya kurulmazmış..

Ocağın kurulması da özel törenle başlarmış. Dimitır Marinov’un yazılarına göre, önce bir çukur açılıyor. Her türlü büyülü bitkilerin bulunduğu bir çiçek demetiyle çukur su ile kutsanıyor. Saban ile kutsanıyor ve daha sonra çiçek demeti çukura konup üzerine taş konuyor. Yine kutsanıyor ve bu kez evin en yaşlısı dua okuyor. Böyleve ocak kurulmuş ve ilk ateşi yakma zamanı geliyor. Bacadan ilk duman tütmeye başlıyor. İnançlara göre, evin koruyucusu, bazen ev sahibi olarak da adlandırılıyor, ocağın başında yaşıyor.

Birçok gelenekte ocak kelimesi, ev kelimesinin yerine kullanılıyor. Kurban edilecek hayvanlar bazen ocak başına getirilip orada kurban ediliyor. Bıdni veçer, Noel arifesindeki gece, büyük kütük de ocağı konuyor. Evlenmek üzere olan gelini, damat evinden gelen akrabaları, önce ocağa eğilip, daha sonra ev sahiplerine saygılarını sunuyor. Genç gelin, yeni evin eşiğini geçer geçmez önce kendisini ocak başına götürürler. Orada yeni gelin, sembolik olarak ocaktaki ateşi karıştırıyor. Aynı töreni de anne babasının evinde de yapıyor- burada sembolik olarak doğup büyüdüğü ev ile vedalaşmak anlamında. En yakın kız arkadaşları, gelin alıcı gelmeden peçesini yine ocak başına koyuyorlar.

Halk dilinde ocak, ev, aile ve vatan anlamına da geliyor. Şarkı ve masallarda “baba ocağı” olarak anılıyor. Hatta anne babasının rızası olmadan istediğine kaçıp evlenen kızın günahını bile ocağın temizleyebildiğine inanılır. Eğer kaynana ve kayınbabası onu ocak başına getirirse demek ki, onu gelin olarak kabul etmişlerdir. Ocaktaki ateşten sembolik olarak geçince, gelin aile topluluğunda kendi yerini de almış oluyor.

Türkçesi: Şevkiye Çakır

Kolaj:Yana Stamenova


Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Yavor Rusinov ve Büyük Bulgar Sesleri Korosu’ndan “Temen Güro” şarkısı

Bulgar folkloru ve yorumlanması, çoktandır her tarzdan müzisyenleri heyecanlandırıyor. Onlardan biri olan besteci, düzenlemeci ve yapımcı Yavor Rusinov, Bulgar folklor motiflerinin modern müzkle harmanlanmasında piyoner olarak biliniyor. Bu yöndeki..

Eklenme 10.11.2023 14:42

Deyan Dençev: Her müzik aletinin canı var

Razgrad’lı kemençe ustası Deyan Dençev, yurtta olduğu gibi yurt dışında da ün yapmış bir isim. Daha ikinci sınıf öğrencisiyken halk müziğine has bu yaylı müzik aletini eline alan, daha sonra Şiroka Lıka Folklor Sanatları Okulu’ndan mezun olan..

Eklenme 11.10.2023 10:15

Vidin "Mavi Tuna" Festivali, Bulgaristan'ın dört bir ucundan halk sanatçıları bir araya getiriyor

Vidin, üst üste dördüncü yıldır "Mavi Tuna" Uluslararası Folklor Festivali ’ne ev sahipliği yapıyor. Şehrin Tuna Parkı'ndaki etkinlik, 3 Eylül Pazar gününe kadar devam edecek. Festivalin amacı, Bulgar folklorunu, yaşam tarzını, kültürünü..

Eklenme 02.09.2023 14:10