Smilyan köyünü ve meşhur Smilyan kuru fasulyeyi kim bilmez ki! Baklagil ailesinin yerli temsilcisi çok özel bir cins kuru fasulyedir, çünkü lezzetli olmasının yanısıra, kuru fasulye süper organik ve sağlıklıdır. Bundan dolayı hızlı, ayaküstü yemek alışkanlığı fast food'a karşı alternatif olarak geleneksel ve yerel yemek ve beslenme biçimlerini, yerel ekosistemlerin özelliklerini korumayı teşvik eden Slow Food olarak bilinen uluslararası hareket tarafından koruma altına alınmıştır. Bir dizi yerli lezziz yemeklerinin hazırlandığı kuru fasulye tanelerine koskoca bir festival adanmış, yerli kütüphanede bir müze köşesi tertiplenmiş ve ayrıca Guinness kitabina da adaylığını koymuş.
Smilyan’ın mutlu bir Rodop köyü modelini sergilediğini söylesek, abartmış olmayacağız. Köyde hayat kaynıyor, bölgenin diğer köylerine nazaran. Smilyan köyü okulunu ve ana okulunu koruyabilmiş. Bu da, çoluk çocuklu birçok ailenin köyde kaldığı ve onları burada, ücra dağ köşesinde tutan belli başli bir geçim kaynağının olduğunu gösteriyor. Bu arada birkaç Sofyalı aile, Rodop doğasına aşık olarak buraya yerleşmiş bulunuyor ve ilşlerini buradan İnternet üzerinden yapmayı trecih ediyorlar. Smilyan köyü bir mandıraya da sahip, ki süt ürünlerini İsviçre’ye satıyor ve buraya gelen konuklar için ilginç süt ürünleri tatma gezilerini organize ediyor. En başta tabii ki, önemli şu...Smilyan’ın kendi turistleri var. Turistlerin ilk uğrak yeri, meydandaki okumaevi. Orada Smilyan kuru fasulyesine adanan büyük bir müze köşesi bulunuyor. Kuru fasulyeden oluşan büyük ve küçük duvar panosu, fasulye tanelerinden yapılan ilginç bir konstruksiyon yer alıyor. Burada fasulyelerden evlerin insanların yapıldığını görebileceksiniz. Rodop doğasının güzelliğine sevdalanıp buraya gelen konuklar, yerli ev yapımı patikleri, milli kiyafetleri de görebiliyor. Daha sonra konuklar komşu odaya geçiyor. Orada dev bir fasulye mozaiği yer alıyor, ki bu mozaik sayesinde Smilyan köyü Guinness rekorlar kitabına adaydır.
Yerli halk, en fazla katılımcıyla dünyanın en büyük fasulye panosunu yaratma hevesine kapılmış. Bu demek ki, pano, misafirlerin yardımıyla hayat alacak. Şu ana kadar 8 binden fazla insan bu girişime katılmış bulunuyor. Yani herkes, pano üzerine fasulye tanesini yapıştırabilecek ve kendi ismini özel hazırlanmış deftere yazabilecektir. Bu şekilde her konuk, Smilyan köyünün ve orada yaşayan aydın ve girişimci halkının anılmasına yardımcı olacaktır. Bu insanların ne kadar yaratıcı olduğuna, yerli mutfaktan da karar verebiliriz. Tahmin ettiğiniz gibi, yerli mutfakta fasulye yemekleri revaçta ve çoğunlukta, fakat en inanılmaz bir çekilde. Yerli yemek gururları “trahnata”dan başlayarak (bu yemek kuru fasulye, mısır, buğday ve koyun etinden yapılan bir yemektir), fasulye kebapçelerine, kabak içinde haşlanmış fasulyeye kadar görülebilir. Burada tatlı pasta, muz ve buna benzer fasulye fantezilerden hiç bahsetmeyelim. Ancak Smilyan fasulyesini eşsiz kılan nedir? Yoksa fasulye başka yerde yetişmiyor mu?
Cevap, onu özel kılan yerli iklimdir. Ve aynı zamanda burada asırlardır uygulanan bazı inceliklerde gizlidir. Köyün organık kuru fasulye ürünü hakkında bilgileri İliya Godev’ten alıyoruz. Kendisi buranın yerlisi olup aynı zamanda da yerli toplulukların sürdürülebilir kalkınma projeler üzerinde çalışıyor. Köyünü tanıtmak, ünlü yapmak onun için bir dava haline gelmiştir.
“Ziraat mühendisleri, sunni gübrelerin kullanıldığı zaman bitki yapraklarının yandığını ve böylece fasulyenin gelişemediğini tespit etmiştir. Fasulyenin ana özelliklerinden biri de, diğer bitkilerle beraber yetişmesi. Burada , sırf fasulye ekili arazi göremezsiniz. Genelde iki sıra patates, iki sıra fasulye veya kabakla birlikte kombine oluyor. İşte bu yetiştirme yönteminden dolayı Slow Food hareketinin listesine dahil oldu.”
Rodoplar’ın eteklerinde kaybolmuş olan Smilyan köyü, yılın her mevsiminde turist ağırlıyor. Buradaki aile otellerde güzel bir tatil için her türlü imkanlar, sükünet ve berrak hava mevcuttur, ki bu da neşeye neşe katıyor ve iştahı artırıyor. İştihanızı giderme görevi ise tamamen ev sahiplerine düşüyor. Lezziz kuru fasulye yemeklerinin dışında size ev yapımı taze peynir ve biraz önce damdaki inekten sağılan süt ikram edecekler. Smilyan köyü, sonbaharda, geleneksel Smilyan fasulyesi festivalinde en kalabalık oluyor. O zaman binlerce turist buraya akın ediyor. Gelsin şarkılar, danslar, sergiler ve en başta da neşe! Fasulye ve fasulye yemeklerinin konu olduğu festival sırasında kutlamalar en üst safhaya ulaşıyor. İliya Godev “Bir yıl hatırlıyorum 42 fasulye yemeği saymıştım bu festivalde”. Anlaşılan yerli hanımların hayalgücü sınır tanımıyor. Smilyan köyü ise Rodop dağları arasında eğlence ve neşenin oluşturduğu renkli demetle bizi şaşırtmaya devam edecektir!
Çeviri: Şevkiye Çakır
Fotoğraf:Veneta Nikolova
“Bulgarların anlatılmayan hikayeleri” projesi ülke içinde ve dışında büyük ilgi gördü 18 ülkeden Bulgarlar, yurtdışından 34 Bulgar okulu ve 8 üniversite eğitim görevlisi bu yıl ilki düzenlenen “Bulgarların anlatılmayan hikayeleri” programının..
Moldova’da 20 Ekim 2024 tarihinde ülkenin Avrupa Birliği’ne katılımın oylandığı referandumda Bulgarların yoğun olarak yaşadığı Tarakliya ve Gagavuz Özerk Bölgesi'nde halkın yüzde 90’ın üzeri “hayır” oyu verdi. Yine benzer bir şekilde bunların..
33. Bulgar Antarktika Bilim Seferi katılımcıları, farklı ülkelerden bilimadamları ile birlikte bilimsel araştırmalara devam etmek üzere Antarktida’ya yol aldı. “Aziz Kiril ile Aziz Metodiy” araştırma gemisine ilk defa Yunanistan ve..