‘Trakya – ölümsüzlüğe açılan kapı’ başlıklı yeni bir belgeselde Bulgaristan’ın ortasında bulunan Trak Krallarının vadisindeki eski çağların anıtları tanıtılıyor. Trakların ölümsüzlüğe inanışı bilinir, Herodot ve Platon gibi yazarlar da bunu söyler. Belgesel, Kültür mirası tanıtan Avrupa ağı tarafından finanse edildi. Bu Avrupa ağında 19 ülke yer almaktadır. Ünlü Trak uzmanı Prof. Valeriya Fol filmin hedefi antik kültürel mirası araştırıp İnternet ortamında en iyi bir şekilde tanıtılması olduğunu söylerken bunun şimdiye kadar çok sınırlı bir şekilde yapıldığını paylaştı. .
Belgesel çalışmalarında enteresan bir ayrıntı da, çekimlerin havadan yapılması. Tunca nehri vadisinde havadan çok enteresan manzara görünür. Böylece izleyici Traklar zamanında Akdeniz dünyasına esas temas yolu olan Tunca nehri vadisinin olağanüstü güzelliklerini görebiliyor. Belgeselde Trak kültürünün önemli anıtları yer almaktadır: Kazanlık , Aleksandrovska, Şuşmanets, Helvetsiya, Arsenalska kabristanları...Mesela Arsenalska kabristanı araştırmalara göre gezegen gözlemevi olarak kullanılmıştır. Trakların mirası hakkında ayrıntıları prof. Valeriya Fol’dan rica ediyoruz:
‘Traklar çok geniş topraklarda yaşayan bir halk. Dnepır nehrinden başlayıp , Dnestır , Karpatlar , Vardar nehri, Karadeniz, Kuzey Ege kıyısına Kuzeybatı Asya’ya kadar.Trakların Krallığı bu geniş toprakların tam ortasındadır. Günümüz Bulgaristan toprakları Odris, Tribali, Gotlar, Besi gibi en büyük Trak krallıkları olan siyasi ve dini merkezlerine rastlaması bizim büyük şansımızdır. Bu eski krallıklar Akdeniz ve özellikle Eski Yunanların siyasi ve ekonomik ortaklarıdır.
Trak Krallıklar vadisinin UNESCO listesine girme şanslarını sorduk Profesör Fol’a:
‘Şanslar çok büyük. Fakat bunun gerçekleşmesi için Bulgaristan çok ciddi bir şekilde belgeleri, dosyaları hazırlamalı, söz konusu arkeolojik bulguların gelişmesine dair strateji hazırlamalı, bir bütün tablo çizmeli. Bu belgesel bu yönde ilk adımı attı. Buna benzer filmler çekmek gerek, İnternet sahasından başka müzelerde de gösterilmeli .Burada bir parantez açarak, çekimlerin bize çok ciddi araştırma olanakları sağladığını söyleyebilirim. Bunlar bilim adamları tarafından kullanılıyor. İşte böyle bir dosya hazırlanmalı. Umarım Kazanlık belediyesi, müzeler ve tabi ki Kültür Bakanlığı bu yönde yardım eli uzatıp, çaba harcayacaktır.Türkçesi: Müjgan Baharova
Bulgar uzun metrajlı filmlerin yarıştığı 42. “ Altın Gül ” Film Festivali bu akşam Varna’da başlayacak. Festival programında, 15 uzun metrajlı film, 20 kısa film ve 5 dizi yarışacak . “Altın Gül” Film Festivali açılışı 19 Eylül..
Orhan Kemal’in doğumunun 110. yılında onu BNR “Altın arşivinden” bir eserinin radio piyesiyle anacağız. 1968 yılında Sofya Radyosu’nun stüdyolarında yazılan eser, bugün de muhafaza ediliyor ve adeta yayınlarımızın tarihçesine de ışık tutuyor...
10 ila 13 Eylül tarihleri arasında Paris’te düzenlenen Bulgar Sineması Festivali Sofya’da devam edecek. Başkentteki Fransız Kültür Enstitüsü, yıllar içerisinde festival seçkisinde yer alan filmleri ülkemizdeki Frankofon izleyicilere sunacak...