Ülkemiz, eğitimde bilgi teknolojilerinin uygulanması açısından geride kalıyor. AB Komisyonu tarafından finanse edilen bir araştırmadan alınan sonuçlara göre Bulgaristan, okullarda bulunan bilgisayarların sayısı açısından Avrupa ülkeleri arasında son sıralarda yer alıyor. Bizde orta okulda 11 öğrenciye 1 bilgisayar düşerken AB içinde ortalama 4 öğrenciye bir bilgisayar düşüyor. Ayrıca çağdaş teknolojilerin dersliklerde etkin bir şekilde kullanılması için öğretmenlere gerekli kalifiye de edindirilmiyor.

Eğitim ve Bilim Bakanlığı tarafından daha geçen yılda 2014-2020 döneminde bilişim teknolojilerinin okulda uygulanmasına ilişkin hazırlanan stratejide mevcut problemlerin kaldırılmasına yönelik 50 önlem belirlendi. Bu önlemlerin uygulanması için gereken 560 milyon levalık kaynaklar, bütçeden ve AB programlarından sağlanacak. 2020 yılına kadarki dönemde sanal derslikler ve laboratuarlar, ulusal on-line sınav sistemi ve interaktiv içerikli elektronik ders araçları uygulamaya konulacak.

Eğitim Bakanlığında bilgi ve iletişim teknolojileri uzmanı olan Orlin Kuzov bu konuda şunları belirtti:

"Tamamen dijital olan bir nesil yetişmektedir. Çocuklar bizlerden multimedia ürünü olan malzemeler bekliyor ve biz bu beklentilerini karşılamayız. Bunu yapmazsak öğrencilerin eğitim süresine olan ilgisi sönecek. Kağıt olan ders kitaplarının daha yarından itibaren kaldırılacağını söylemiyorum, bu zaman alan bir süreçtir, ancak 2020 yılına kadar tamamen elektronik eğitime geçmeyi planlıyoruz".

Ülkedeki eğitim sistemi iş sektörü gözü ile bakıldığında nasıl görünüyor ve iş çevreleri mevcut problemlerin kaldırılmasına nasıl katılıyor? IT sektörü temsilcilerine göre gençler, işsizlik oranının 0 düzeyinde, ortalama aylık ücretin ise 2500 leva olduğu iyi perspektif sunan bu sektörün sağladığı imkanları yeterince bilmiyorlar. Bilgi ve iletişim teknolojilerini çocuklara öğretecek kalifiyeli öğretmenler yokken okullar bilgisayarlarla donatılmış değildir.

Bulgaristan Bilgi Teknolojileri Birliği BAİT Başkanı Elena Marinova, yetişmekte olan çocuklara zaten bir tık mesafede bulunan bilgiler ezberletmektense düşünmenin, yaratıcı ve yenilikçi olmanın öğretilmesi gerektiği kanısını paylaşıyor.

"Enformasyon teknolojileri, eğitim programlarında çok az uygulanıyor. Evet, bilgi teknolojileri dersi okutuluyor, fakat bu ders zaman içinde çok geç kalmıştır bence. Orta okulda okutulan bu ders, daha kreşte başlamalıdır. Belki de asıl problem budur ki diğer bütün derslerde IT teknolojilerinden yararlanılmamaktadır, oysa bu bütün dünyada yaygın olan ve kolaylık sağlayan bir yöntemdir. Bu konuda mevcut örneklerden faydalanabiliriz. Sektörel örgütler, kod yazılması olarak programlamanın daha kreşte öğretilmeye başlaması için çabalar harcıyoruz. Bunun için son derece cazip ve eğlenceli oyun yöntemleri vardır. Bu şekilde daha küçük yaşta çocukların ilgisini çekip uzun vadeli planda çok daha büyük insan kitlelerini IT sektöründe karyer yapmak konusunda teşvik etmeyi de başaracağız. Sektörde çalışan uzman kadrosunun sayısı önümüzdeki dönemde önemli ölçüde artarsa bu devletimizin durumunu da çok olumlu yönde etkileyecektir" diyor Elena Marinova ve bilgi ile iletişim teknolojilerinin eğitimde geniş çaplı şekilde uygulanması, ekonomik büyümeyi nasıl hızlandıracak sorusu üzerine şu cevabı veriyor:

"Bu şirketler, yüksek katma değerli uluslararası piyasalarda çalışıyorlar, yani devlet hazinesine büyk para getiriyorlar. Bu da kamu harcamalarına - altyapı, sağlık ve emklilik sistemine tahsis edilen kaynakları artırıyor, eğitime de yeterli miktarda para ayrılabiliyor ve böylece büyüme çarkı bir kez daha döndürülüyor."

Çeviri: Tanya Blagova