Yakında Maliye Bakanlığı’nın, daha sonra da Avrupa Komisyonu’nun Bulgaristan’a ilişkin sonbahar ekonomik tahminleri yayınlandı. İki ananlizde de ilbahar tahminlerin iyimserliğinden iz yoktur. Gözlemcilerin beklentileri, artık reel ve neşesiz gerçeğe çok daha yakındır. Analizatörlerin kötümserliği, Avrupa Komisyonu’nun GSYH’nın bu yılki artışı için şimdiki tahminlerinin ilkbahardakinden yüzde 30 ile daha düşük olmasından kaynaklanıyor. Maliye Bakanlığı’nın uzmanları da aynı tahminde bulunuyor. Gelecek yılki ekonomik büyüme için tahminler daha da kaygı vericidir. Bulgar mali uzmanlarının Bulgaristan’ın GSYH’sının 2015 yılı için artışına ilişkin tahminleri, ilkbahar tahminlerinden iki kat daha düşük artış içindir, Avrupa mali uzmanlarının tahminleri ise üç kat daha düşük artış içindir.

Bu yıl ve gelecek yıl için kötümser beklentilerin nedenleri, siyasi istikrarsızlıktan kaynaklanıyor. Ama bu aslında gerçekçiliktir. Bu tahminler, uzmanların ülkenin gelecek gelişimi için değerlendirmelerini ve yeni iktidardakilerin kapasitesini yansıtıyor. Bulgar ekonomisi ve siyaseti ile uğraşan çoğu uzman, gelecekte olumlu sinyallerin beklenmediğini düşünüyor. Tam tersine. Her şeyin daha da kötüye gittiği görüşü hakimdir. Bu, şu anki parlamentoda ve yeni hükümette güven olmadığı, bu kadar beklenen gerekli radikal reformların da gerçekleşmeyeceği anlamına geliyor.

Bu, analizatörlerin bütçe açığı için değerlendirmelerinden belli oluyor. Bu değerlendirmeler, yöneticilerin siyaseti için değerlendirmelerdir. AB’nin GSYH’dan açığın yüzde 3 oranındaki tavanının aşılacağı kuşkusuzdur. Yani kamu kaynakları eksikliği ve kredi harcamaları, Avrupa standartlarına uygun olmayacak, daha büyük olacak. 2015 ve 2016 yıllarında da iktidardakilerin, kamu gelirlerini ve harcamalarını daha iyi ve başarılı bir şekilde kontrol etmesi ve yönetmesi beklenmiyor. Bu, yeni devlet borçları gerekliliğine yol açacak. Sonucunda Bulgaristan da, Yunanistan gibi mali bir kazayla karşı karşıya gelecek.

Gelecek ay ve yıllarında zor olacağı, sıradan vatandaşlar tarafından da hissediliyor. Bulgaristan vatandaşları, 2015 yılında hayatın pahalılaşacağını, işsizlik oranının artacağını, tüketicilerin harcamalarının azalacağını beklemektedir.

Ayrıca ülkede enerji ve sağlık, sosyal politika ve demografi alanları da kaza eşiğindedir. Bundan başka banka alanında sarsıntılar ve en yüksek seviyelerde yolsuzluk olayları yaşanıyor. Bu yüzden AB’de en yoksul vatandaşların hayat şartlarında iyileşme bekleyemiyoruz. Oysa ülkemiz, totaliter rejimden 25 sene önce kurtuldu ve Pazar ekonomisi yolunda yürümeye başladı.

Çeviri: Rayna İvanova