Rodopların eteklerinde Peruştitsa kasabasına 2 km. uzak ve Sofya’ya 140 km. mesafede “Kırmızı Kilise” bulunuyor. Erken Hristiyan döneminden kalan en güzide örneklerden biri olan kilise, bir süre önce Avrupa kaynaklarıyla yenilendi ve restore edildi. Bundan sonra da “Kırmızı Kilise” turistlerin ilgi odağına girdi.

Tarihçilere göre, mabedin inşaatı 4. veya 5. yüzyıla ait. Bulgaristan topraklarında en eski kiliselerden biri olduğu ortada. Bu mabedin eski bir Trak tapınağı üzerine kurulduğu tahmin ediliyor. Turist rehberi Mariya Andreeva anıtla ilgili bilgi verdi: „İlk yapı itibarıyla burası bir Rotonda imiş. Çevresinde iki kordorlu bir çember yuvarlak şeklindeymiş. Eskiden burası bir tapınakmış. 324 yılında Hristiyanlık, Roma İmperatorluğunun resmi dini ilan edilir. Bundan sonra da bu Rotonda kurulmuş”.

Ortaçağda Rotonda Hritiyan Kilisesine çevrilir ve adına “Sveta Bogoroditsa” denilir.

Asırlar içinde kilise birkaç kez yıkılmış ve yeniden inşa edilmiş. Günümüzde “Kırmızı Kilise” adıyla bilinir. Yapı, pembe kireçli Roma tuğlalarıyla kurulduğu için “Kırmızı” adını almış.

Kilise duvarlarında eski duvar yazıları da korunmuş. Birileri 5.- 6. asırdan, diğer duvar süslemeleri ve çizimler ise 10.–12. asırdan kalma.

Kilise çok zengin süslemeye sahipmiş. Tabanı tamamen mozaikle kaplıymış. Duvarlarının bazı kısımları mermerle donatılmış, üst kısmında ise çok güzel duvar yazıları ve resimleri varmış. Kilise 13. asırda yıkılmış. İlk olarak Çek tarihçi gezgin Konstantin İreçek bu mabede ilgi gösterir. 883 yılında İreçek bu yapıyı görür ve onun hakkında yazılar yayınlar. Demokratik değişimlerden önce tapınak restore edildi. Bölgede kültür turizminin gelişmesi için kilisenin de katkısı var. Peruştitsa kasabasından Kırmızı Kiliseye kadar yaya kaldırım yapıldı, ona bağlı bir de Turist Bilgilendirme Merkezi kuruldu.

Türkçesi: Sevda Dükkancı
Fotoğraflar: Veneta Nikolova

Bu çalışma  Ekonomi ve Enerji Bakanlığı'nın “ Bulgaristan'da  turizminin teşvik edilmesine yönelik komünikasyon kampanyası” projesi çerçevesinde hazırlandı.