Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

‘Bırdarski geran’dan anılar’ belgeseli

БНР Новини
Photo: Turizm televizyonu

Kişilik olarak şekillenmemiz yolunda kendi kendimize sorduğumuz birinci ve en önemli soru ‘Ben kimim?’ sorusudur. Bulgaristan’da bu sorunun cevabında geçmişi ve tarihini ilk sıraya koyan küçük bir topluluk var. Bunlar Banat Bulgarlarıdır. Turizm Televizyonu’nun ‘Bırdarski geran’dan anılar’ belgeselini yaratan Bulgaristan Radyosu mesai arkadalarımızdan Veneta Nikolova onları şöyle dile getiriyor: ‘Onlar, diğer Bulgarlardan kendilerini daha üstün sayan olağanüstü sıcak kalpli, cana yakın ve samimi insanlardır ve tarih onların böyle düşünmeye hakkı olduklarını kanıtlıyor.Belgesel, Bulgaristan’ın Banat Bulgarlarının yaşadıkları Bırdarski geran sakinlerine adanmış olup birkaç gün içinde çekilmiştir ve geçmişle, atalarımızla bağlantımızın her zaman diri kalmasının ne kadar önemli olduğunu dile getiriyor.

Veneta Nikolova devamla şunları anlatıyor: ‘Bu insanlar için gelecek, benliklerinin ayrılmaz bir parçasıdır.Örneğin benim kökenim de Kuzeybatı Bulgaristan’da ama bu beni ne kişilik, ne de karakter olarak belirlemiştir. Oysa bu Banatlı Bulgarlar için belirleyici bir özelliktir. Onlar dünyayı bu küçük katolik topluluğuna mensubiyetleri açısından algılıyorlar. Bunun için ben onlar hakkında  daha farklı bir belgeseli yapmak, onu, içinde büyüleyici unsurları olan şiirsel bir öykü olarak yaratmak ve böylece seyircilerin gönlüne işlemek istedim.’

Banat Bulgarlarının feci tarihçesi temelinde Katolik Bulgarların yer aldıkları 1688 Çiprovtsi Ayaklanması ile ilgilidir.Ayaklanmanın acımasızca bastırılmasından sonra sadece 2000 kişi sağ kalıyor, Bulgaristan’daki Katolikler ise Osmanlı makamları tarafından kovuşturulmaya başlıyor. O zaman Bulgar katolikler  bir an önce Bulgaristan’dan ayrılmayı kararlaştırarak Tuna’ya yöneliyor, onu geçiyor ve o zamanki Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’na yerleşiyorlar.Şimdi bu Sırbistan, Romanya ve Macaristan’ın küçük bir bölümünü kapsayan Banat bölgesidir. Bulgar göçmenleri Banat’ta yaklaşık 200 yıl süreyle birlik ve dirlik içinde yaşıyorlar. Dilleri ve soy anısını titizlikle koruyan bu insanlar aynı zamanda yakın Avrupa ve Katolik kültürleriyle iletişim kuruyorlar. Bulgaristan’ın 1878 yılkı Kurtuluşundan sonra onların bir bölümü yurtlarına dönmeye karar veriyorlar. Bulgar devleti onlara  karlşılıksız olarak toprak sağlıyor ve 10 yıl süreyle vergilerden muaf ediyor. Bir zamanlarki göçmenler Kuzeybatı Bulgaristan’a yerleşiyor ancak diğer yerleşim yerlerinden izole kalan bir koloni kurmaya karar veriyorlar. Bırdarski geran, meydana getirilen beş köyün en büyüyüdür. Yerliler, Banat Bulgarlarının başkentinde yaşadıklarını vurgulamayı severler.’

Снимка

19’uncu yüzyılda Banat Bulgarları ile beraber Bırdarski geran köyüne Banat bölgesinden Alman Katolikleri de geliyor. Onlar aynı koloninin farklı mahallelerinde yaşamaya başlarlar. Ancak İkinci Dünya Savaşı’nın sonunda etnik Almanlar Hitler tarafından Almanya’ya dönmek zorunda bırakılmıştır ve onlar köyü terkediyor.Şimdi köyde tek bir Alman kadını yaşıyor, Alman katolik katedrali hasara uğramış durumda, Alman okulunun durumu da aynı.Bırdarski geran köyünün seyrek rastlanan bir mimarisi var. Çar Ferdinand’ın daveti üzerine bu yerlere gelen bir İtalyan mimari tarafından projelenmiştir. Köyü dünyanın kalan kısmıyla başlayan tek bir yol varmış.

Veneta Nikolova devamla şöyle diyor:

‘Onlar, diğerlerinden farklı oluşları ve olağanüstü özelliklerinin bilincinde oldukları için onlardan ayrı yaşamak istiyorlarmış. Belgeselin bayan kahramanlarından birinin anlattığına göre, Banat’tan buraya geldiklerinde  üç ayaklı iskemlelere oturan  ve gümeceler yapan poturlu insanlar bulmuşlar. O zamanki Banatlılar ise Avrupa kıllık ve kıyafetli, salon baloları düzenleyen insanlarmış.Kendilerini Avrupalı sayarlarmış.Bu farklı his onlarda bugüne kadar  kalmıştır. Banatlı Bulgarların  somyeli karyolaları,buharlı lokomotifleri beraberinde Bulgaristan’a getirmiş oldukları tahmin ediliyor.

Снимка

Bırdarski geran köyü sakinleri kameranın önünde serbestçe duruyor ve kendilerini, köylerini anlatıyorlar.Kozmopolit olmalarına rağmen  bugüne kadar konuştukları  seyrek rastlanan bir Bulgarcayı kullanıyorlar. Bu, Bulgaristan’ı terketmeden önce kullandıkları lehçedir. Tabii ,içinde Rumence, Macarca ve Sırpçadan kalan kelimeler var. Belgeseldeki karakterlerden bir kişi ‘palkenski’ olarak niteledikleri bu dili konuşuyor ve bu filme renklilik kazandırıyor.

Özgün Banat müziğinin dışında belgesele genç besteci ve artist Deyan Tsvyatkov’un miziği de renk katıyor. Bırdarski geran köyünün yalnız kendine özgü atmosferini anlatan kadrolar ise kameraman Peter Kostov ve Nikolay Vasilev’in bir eseridir. ‘Bırdarski geran’dan anılar’ belgeselinin prömyeri 14 Şubat’ta bu köyde düzenlenen Farşangi festivalinde düzenlendi. Turizm TV’sindeki prömyeri ise Mart ayında yapılacak.

Çeviri: N. Dimitrova  

Fotoğraflar: Turizm televizyonu ve see.bg


Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Heykeltıraş Yusein Yusuf ormandaki bir çeşmeyi galeriye dönüştürdü

Rodoplar’da Momçilgrad’ın Konçe köyü yakınlarında, yol kenarındaki çeşmeyi görenler, onu ormanın ortasında bir sanat galerisine benzetiyor. Yusein Yusuf’un babası 1885 yılında çeşmenin yapımına başladı, bir sene sonra vefat ettikten sonra ise inşaat..

Eklenme 22.12.2024 08:10

“Zlaten Riton” Festivali ödülleri sahiplerini buldu

28. Bulgar Belgesel ve Animasyon Sineması Festivali “Zlaten Riton” ödülleri sahiplerini buldu . Yönetmen Henri Kulev’in “Byalo Ramo za Çeren Mıj ” (Siyah adam için beyaz omur ) adlı animasyon film ve Tonislav Hristov’un “Jelanieto na..

Eklenme 20.12.2024 09:24

“Altın rhyton” 2024 festivalinde her yaşa uygun sinema

Plovdiv, 19 Aralık’a kadar devam edecek Bulgar belgesel ve animasyon sinemasının “Altın rhyton” festivaline ev sahipliği yapıyor. Her yıl düzenlenen festivalinin bu yılki film seçkisinde 50’nin üzerinde film yarışma programında, “Açık ufuklar” yarışma..

Eklenme 14.12.2024 05:30