27 Mart’ta Uluslararası Tiyatro Günü kutlanıyor. Bulgaristan’da ilk tiyatrolar, okuma evleri, kültür evleriyle bağlıdır. 19. asırda okumaevi adlı merkezler sanat ve edebiyat severlerin ocağı haline gelir. İlk tiyatro temsili 15 Ağustos 1856 yılında Şumen’de gösterilen komedi “Mihael Mişkoed” olur. Sava Dobroplodni adındaki öğretmen bu tiyatro temsilini sahneleyerek, ülkede ilk tiyatroya da imza atmış olur. İlk tiyatro yönetmeni ve Bulgar tiyatrosunun babası ise Dobri Voynikov kabul eidlir. “Krivorazbrana cibilizacia” adlı oyunu 19. asır sonunda en güzel ve başarılı Bulgar komedisi olarak ele alınır. Vasil Drumev de önemli tiyatrocular arasında yer alıyor. Bulgar Halk Tiyatrosunda 1904 yılında ilk profesyonel tiyatronun temeli atılır.
Tiyatro Günü dolayısıyla Sofya Kukla Tiyatrosunu tanıtıyoruz. Bu tiyatro 1946 yılında oyuncu Mara Penkova’nın kendi imkanlarıyla kurduğu bir sanat kurumu olur. Yıllar içinde orada 300 temsil sergilendi, her sezon grup altı yeni başlığa imza atıyor. Bunlar çocuk, yetişkin ve ailelere özel piyesler ve oyunlar oluyor.Kukla tiyatrosu için çağdaş modern Bulgar piyesleri bulmak kolay mı? Kukla Tiyatrosu Müdürü Kiryakos Argiropulos cevaplıyor:
“Kukla tiyatrosu için piyes zor yazılır.Her zaman kaliteli ve sahneye uyarlanması kolay olmalyabilir. Fakat biz bunu teşvik ediyoruz, farklı yarışmalar düzenliyoruz”.
Bir zaman önce açık hava yaz tiyatrolarında birçok temsil sunuluyordu, kukla tiyatrosu olmayan kasaba ve köylere gidiliyordu. Son yıllarda tiyatro sadece kendi binalarına taşındı, artık açık hava temsilleri dindi.O yüzden Başkent Kukla Tiyatrosu şimdi en küçük çocuklara yönelmeye karar verdi:
“Bebek piyesi yapmaya karar verdik. Onlar dış dünyayla, hatta ailesiyle bile zor irtibat kurarken, biz bu minikleri tiytroya davet ettik. Henüz konuşamayan, anne, baba kelimesini yeni, yeni keşfetmeye başlayan çocukları davet ettik, onlara yönelik bu proje. Öğrendikleri üçüncü kelime de “tiyatro” olsun istiyoruz. Bana göre bu müthiş bir fikir, proje 1-3 yaş grubuna yönelik olacak”.
“Bebek piyesleri” oyunu eğitici niteliktedir, oyuncular kuklaların yardımıyla neyin doğru, neyin hatalı olduğunu anlatıyor. Çocuklar da aynı iletişimle tepki veriyor. Kilimden kalkıyorlar, kuklalara dokunuyorlar, oyuncaklarla oynuyor, sahnedeki eşyaları inceliyorlar, hikaye anlatımında yer alıyorlar.
Kukla tiyatrosu müdürü bebeklerle irtibattan neyi öğrendi:
“Temizlik, saf duyguları öğrendim. Onlar samimi, içten, bir nevi insan karakteri açısından dengeleyici çıta denilebilir. Çocuk sıkılınca, kalkıp gezmeye başlıyor, dışarı çıkıyor. Oysa biz, yetişkinler, ayıp olmasın düşüncesiyle, yerimizde kalıyoruz. Çocuklarla ortak birbirimizi tamamlıyoruz”.
Kiryakos Argiropulos çocuklara şu dilekte bulundu: “Sağ, sağlam olsunlar, üç şeyi sevsinler-okumayı, sanatı ve sporu”.
Çeviri: Sevda Dükkancı
Fotoğraflar: Başkent Kukla TiyatrosuSofya’da NDK- Milli Kültür Merkezi’nin 1 No’lu salonunda 38. “Cinemania” Film Festivali bu akşam “Stadoto” /Sürü/ filminin prömiyeriyle açılacak. Milko Lazarov’un yönetmenliğinde, Vesela Valcheva, Zahari Baharov, İvan Savov ve İvan..
“Aziz Kardeşler Kiril ve Metodiy” adını taşıyan Milli Kütuphanenin “Pismena” klübünün Kasım ayı etkinliğinde “Kısaca” başlıklı iki dilli mani derlemesi tanıtılacak. Anonim halk edebiyatında nazım türü olan manilerin birinci, ikinci ve..
Sozopol’a yakın Kavatsi mevkiinde yapılan arkeolojik araştırmalar tamamlandı. Arkeoloji Müzesi Müdürü Dimitar Nedev, BNR Burgas Radyosuna konuşurken Apollonia Pontica’nın bir kısmı olan ve tarihi Millat’tan önce IV. yüzyıl olarak belirlenen bu..