Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

1991 yılı- Elisaveta Bagryana- ebedi ve eşsiz

БНР Новини
Photo: BTA

Güzel, akıllı, yetenekli ve biraz da ekzotik Elisaveta Bagryana, genelde erkeklerden oluşan Bulgar kültür camiasında bir yıldızı gibi parladı. Duygusal, hassas ve narin yapısına rağmen, Bagryana oldukça güçlü çıkar, kendini kanıtlama ve benimsetme savaşında zor mücadeleyle baş eder. Onun adı toplumu sık, sık ikiye böler, önyargıları ve sınırları aşmayı ve tabuları delmeyi başarır.

Elisaveta Bagryana Bulgar tarihinin birkaç dönüm noktasını yaşar, sadece Bulgaristan’da değil, Slovenya, Polonya, Çekya, Rusya, Sırbistan, Fransa, Romanya, İtalya, İsveç’te milyonlarca okurun kalbini fetheder. Üç defa Nobel Edebiyat Ödülü için aday gösterilir. Şairin eserleri ve Bulgar edebiyatı üzerindeki etkisi iki kez belirgin bir patlama yaşar- sanat yolunun başında ve sonunda. BNR Altın Fon arşivi şairenin sesini hala muhafaza ediyor:  

Yıldız

“Sliven’in derin semalarında yıldız, ateşten saten gibi doğdu

Çevremde harikalar diyarı gibi, sıradan şeyler hava ve sedefle birleşti

Eski evim, yıkık tavan, kilitli kapım, kirpiç duvar

Her gece baba ocağında, sabah ışığını beklediğim günler,

Çocukluktan sıyrılmış, beni karşıdaki ufuklar kendine çekti”.

Elisaveta Bagryana olayların anlamını dışarıda aramıyor. Sofya’da doğup, büyüyen kadın şair, liseden sonra Soya Üniversitesinde Slav Filolojisi okur. Orada Dimço Debelyanov, Dimitır Podvırzaçov, Hristo Yasenov, Yordan Yovkov gibi yazarlarla tanışır. İlk şiirleri 1915 yılında “Sıvremenna misıl- Çağdaş düşünce” dergisinde yayımlanır. Şiire ilgi ve sevgisi ne zaman başlar?

“İlk şiir kıvılcımı 14 yaşındayken yandı. Tırnovo Lisesinde 8.sınıftayken ilk denemeleri yaptım. Babam memur olarak Sofya’dan ailesiyle beraber Tırnovo’ya atandı. Orada bir yıl geçirdik. Bu güzel şehir, ortasından geçen Yantra nehriyle beni çok etkiledi. Yeşil tepeleri, leylek ve bülbülleri, üst üste terasta yerleşmiş evleri, tiyatro dekoruna çizilmiş gibi sokakları benim ergenlik hayallerime ilham verdi, duygularıma ve hassasiyetime etki yarattı. İlk öğrenci şiirlerimi orada yazdım. Bana göre asıl sanat denemelerim 1920 yılında başladı”.

Bagryana’nın uzun sanat yaşamı farklı sanat dalları ve arayışlardan geçer, fakat edebiyatımızda ilk kez bir kadın kendi kimliğini ve düşüncelerini açıkça ortaya atar. Gezileri, seyehatları sever, yükseklerden ve hızdan hoşlanır. Kalbi, çağdaş ve modern yapıyla atsa da, kişiliğinde milli ruhu ve derin kökleri gizler.

İsmi birçok sosyal ve siyasi olayla bağlanır. 1940 yılında Bulgar Yahudilerinin korunmasıyla ilgili kesin adımlar atar. Dora Gabe ile beraber, Güney Dobruca’nın Romanya’dan kurtuluşu için çabalar sarfeder. Elisaveta Bagryana Nikola Vaptsarov’a karşı açılan davada onu savunur, ancak başaramaz. 9 Eylül 1944 yılından sonra görüşlerinden dolayı “Kutsiyan” kampına gönderilen yazar Delço Vasilev’i de savunur Bagryana. Esaneler ve gerçekler arasında Elisaveta Bagryana’nın ömrü neredeyse bir asıra yayılır. 19. asrın sonundan 20. asrın sonuna kadar yaşamı mücadele ve sanatla dolu. Elisaveta Bagryana 1991 yılında hayata gözlerini yumdu.


Çeviri: Sevda Dükkancı 




Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

2003 yılı - Blaga Dimitrova - siyasi sahtekarlık döneminde onurunu korumak

Ünlü araştırmacı, Fransız –Bulgar aydın Prof. Yuliya Krısteva’nın şöyle dediği anlatılıyor: ‘Blaga Dimitrova’nın bir hata olduğunu söylerler, hem bayan, hem şair ve aynı zamanda bu kadar mantıklı düşünen. Eleştirmenler onu ‘fazla düşünen, gözlemleyen’,..

Eklenme 09.10.2015 09:55

2002 yılı- Papa Jean Paul’un Bulgaristan ziyareti

Roma Katolik Kilisenin başı olan Papa 2. Jean Paul dünyanın farklı noktalarında 100’den fazla ziyaret gerçekleştirdi. Sinagoglar, camiler, protestan kiliselere giren ilk papa olan J ean Paul, insanlar arası ve dinler arası hoşgörü ve tahammül..

Eklenme 06.10.2015 10:50

2001 yılı - Çar Başbakan

2001 yılında genel seçimler Bulgaristan siyaset sahnesi açısından dönüm noktası olur. Seçimlerin galibi iki kutuplu siyasi sisteme son verir. İkinci Simeon Ulusal Hareketi seçimleri kazanan yeni parti olur. Sürgünden dönen Bulgar Çarı Simeon..

Eklenme 24.09.2015 11:51