Birkaç günden beri Bulgaristan medyası, İçişleri Bakanlığı tarafından aranan İran asıllı Fransız vatandaşı Ezida Elham ve Romanya vatandaşı Mimo Popesku üzerinde dikkatini yoğunlaştırmıştır. İçişleri Bakanlığı’ndan zamanında bilgi ekiksliği, “İslam Devleti”nden olası teröristler ile ilgili farklı felaket senaryoları yarattı. İçişleri Bakanlığı’nın resmi bildirgesine göre medyada yazılanlar, “Milli Polis” Genel Müdürlüğünün “Spirit of Burgas” festivalinin güvenliği ve yasadışı göç ile mücadele etkinlikleri ile ilgili önlemlerinin farklı yansıtılmasıdır. Bildirgeye göre bazı medyalarda yayınlanan Fransız ve Romen kimlikler gerçek değildir.
Demokrasiyi Araştırma Merkezi’nden analizatör Tihomir Bezlov, şu yorumda bulundu: “Biz, resmi bildirgenin dürüst olduğunu kabul ediyoruz, çünkü kimse sahte bir bilgi vermekle veya bir bilgi gizlemekle risk alamaz. Bunun sonuçları çok ağır olabiliyor. Bence kimlik sahtekarlığı ile uğraşan bir kriminal şebeke söz konusu. Bilgiler de karşışmış olabilir. Kurumlara azıcık da olsa güvenmek istersek, resmi bilgiyi normal bir şey olarak kabul etmeliyiz.”
“Spirit of Burgas” festivalinin artırılmışgüvenliğine gelince Tihomir Bazlov’un açıklanması şöyle: burada somut bir terör tehlikesi söz konusu değil, normal güvenlik önlemleri söz konsudur. Bir yandan çok insan bir araya geliyor, öte yandan Sarafovo’daki terör eylemi hatırlanıyor.
2012 yılında Burgas havalimanındaki terör saldırısından sonra Bulgaristan’da potansiyel terörist tehlikesi var mı? Bu soruya cevaben Demokrasiyi Araştırma Merkezi’nden analizatör Tihomir Bezlov şunları söyledi: “Biz bunun gibi risk oluşturan kişilerin olmasını mantıki olduğunu kabul ediyoruz. 2013 yılından bu yana yaklaşık resmi olarak kayıtlı 30 bin kişi Bulgaristan’a mülteci olarak girmiştir. Bundan başka onun için mücadele etmek üzere Sözde “İslam Devleti”ne giden Avrupa vatandaşları da var. İki yönde de vatandaşlar yolculuk ediyor ve Bulgaristan bu süreci kontrol etmeye çalışıyor. Ülkemizin daha bir büyük sorunu var. Bulgaristan, büyük terör eylemlerinin yapıldığı Avrupa ülkelerinden biri. 2012 yılındaki Burgas havalimanındaki terör eyleminden sonra düşündüğümüzden çok daha riskli bir ülke olduğu ortaya çıktı.”
Toplumda Radikalleşme ve Terörle Mücadele Stratejisi tasarısı tartışılıyor. Tihomir Bezlov, bu konuyla ilgili olarak şunları belirtti: “Bu starteji, radikalleşmeden kaynaklanan fazklı risklerle alakalı daha geniş bir çerçeve oluşturmaya ve buna karşı mekanizmalar oluşturmaya çalışıyor. Teröre karşı özel servisler ve insan hakları örgütleri mücadele ediyor, redikalleşmeye karşı eylemlerde ise eğitim kurumlarına bel bağlanıyor, çünkü böylece riskler bulunabiliyor ve Bulgar vatandaşlarının aşırı tutumlara başvurmaması için şartlar yaratılabiliyor.”
Tihomir Bezlov’a göre radikalleşme ve terör birbirine bağlıdır ve toplum için aynı derecede önemli konulardır
Çeviri: Rayna İvanova
Yeni Bulgar Üniversitesi eğitim-öğrenim dili Fransızca olan bölümlerini tanıttı Ülkemizde lisans programlarında eğitim-öğrenim dili Fransızca olan bölümler sunan üniversitelerden biri de Yeni Bulgar Üniversitesi'dir (NBU). Bunlar arasında “Siyaset..
Ülkedeki gençlerin yüzde 89 olmak üzere büyük bir çoğunluğu, bundan sonraki 5 yıllık dönemde yurt dışında değil, Bulgaristan’da gelişmenin planlarını yapıyorlar. Buna dair veriler, JTN tüketim düşüncesi ajansı ve Bulgaria Wants You..
Beklentilerin aksine, Avrupa liderleri, geçen Pazartesi yaptıkları toplantıda AB'nin “üst düzey görevliler” için dört ana aday üzerinde anlaşamadılar. Ancak bunun Perşembe ve Cuma günkü olağan toplantılarında gerçekleşmesi..
Bu hafta yeni Avrupa Parlamentosu'nun ilk kurucu genel kurul oturumu yapıldı. Ursula von der Leyen'in Avrupa Komisyonu..
Cesaret, dürüstlük, mücadeleci ve ulusal özgürlük ve onurlu yaşam hakkına inanç. Tüm bu nitelikler Bulgaristan'ın en sevilen milli kahramanlarından biri..