Ağır bir beyin hastalığı olan hidrosefali veya başka bir deyişle "beyinde su toplamasından" muzdarip olan 10 yaşındaki Stanimira'nın hayatını çocuğun kafatasını açmadan ayak arteri üzerinden beynine ulaşıp gerekli müdahaleyi yapan ve böylece bu tür bir ameliyatı başarı ile gerçekleştiren dünyada ikinci uzman olan dr. Stanimir Sirakov, yurttan ve yurt dışından uzmanların takdirini kazandı.

Aynı ismi taşıyan doktoru ve kızı, hayati önem taşıyan bir anda sanki kader bir araya getirdi. Hastaneye geldiğinde el ve ayaklarını güçlükle kıpırdatan Stanimira, neredeyse hiç konuşmuyor ve göziçi basınçtan dolayı görmekte de zorlanıyordu. Beyindeki kan akışını değiştirip beynin ölümüne yol açan hidrosefali hastalığının son derece ağır bir şeklinden muzdarip olan kızın az ömrü kaldığını söylüyordu doktolar. Acilen ameliyat olması gerekiyordu ve dr. Stanimir Sirakov, klasik yol alan kafatasının açılmasını önlemek üzere çocuğun beynine ayak arteri üzerinden ulaştı. Dr. Sirakov ayrıntıları paylaşırken şunları söyledi:

"Çocuğun beyninde eşine nadir rastlanan ve komple anatomik yapıdaki bozukluklar dolayı zor bir müdahale oldu. Çocuğun şansı çok azdı ve bu müdahaleyi yapmasaydık birkaç ay ömrü kalmış olacaktı. Oysa şu an Stanimira iyileşiyor, umarım tamamen toparlanacak ve normal bir hayat sürecektir. Dünyada bu tür bir ameliyatın yapılması yönünde birçok deneme yapıldı, ama biz, bunu yapmayı başaran ikinci ekip olduk."

Son derece başarılı geçen ameliyattan dolayı dr. Sirakov, tıpta Oscar ödülü olarak bilinen National Medical Awards ödülüne layık görüldü.

"Bu yöntem böylece daha popüler oldu ve bu tür prosedür ve ameliyatların ülkemizde de yapıldığı artık herkese malüm oldu ve bu belki de en önemlisidir" diyen dr. Stanimir Sirakov, yüksek derecede ihtisas gerektiren beyin ameliyatlarında dünya standartı getirecek seviyeye gelmeden önce Avrupa ülkelerinde bulunan farklı kliniklerde ihtisas yaptı. En uzun süre Niş şehrinde, ünlü röntgenolog prof. Bosnyakovic'in ve Paris'te prof. Jak More'nin yanında kaldı. Kendi uzmanlık alanları olan ultrason teşhisi ve nörorötgenolojide bizde tıp biliminin henüz gerekli düzeyde olmadığını itiraf eden genç doktor "Dünyadaki gelişmelere ayak uydurmak istersek yurt dışında eğitim almamız gerekiyor" diyor.

"Kendi uzmanlık alanımda ilerlemek için yurt dışına gitmekten başka bir alternatifim yoktu, diyor dr. Sirakov ve şunu da ekliyor: Yurt dışında ihtisas yapıp yurtta çalışmaya başladık. Bundan bir ay önce "Sv. İvan Rilski" hastanesinde beyin-damar hastalıkları için referans merkezi kurmayı başladık ve benim amacım bu merkezi mümkün mertebe geliştirmek ve ülkedeki hastaların yüksek düzeyde hizmet almalarıdır".

Avrupa ve Amerika'da bulunan onlarca prestijli klinikten iş teklifi alan genç doktor, Bulgaristan'da kalmak konusunda kararlıdır:

"Bir şeyin gelişmiş olmadığı bir yerde kendini ispatlamanın çok daha tatmin edici olduğunu düşünüyorum. Aksi halde her şeyin düzenlenmiş olduğu bir yere gidip çalışan bir sistemin parçası oluyorsun sadece, diyor dr. Stanimir Sirakov. Biz her zaman ekip içinde çalışıyoruz, ekibimizde yer alan genç ve motivasyon sahibi doktorlar ülkedeki hastalar adına en yeni metod ve teknolojileri uygulamaya koymak için gayret gösteriyoruz".

Kırcali'de doğup yetişen, anesteziolog olan babasının hastane hikayelerini dinleye dinleye henüz çocukken büyünce doktor olacağına karar veren dr. Sirakov, bu başarıya babasının desteği sayesinde ulaştığını paylaşıyor. Bundan birkaç ay önce dünyaya gelen oğlunun da aile geleneğini sürdürmesi epey muhtemel. Yeter ki dr. Sirakov, hastanedeki işini aynı tutku ile anlatmayı bilsin.

Çeviri: Tanya Blagova