Dört gün boyunca kutladığımız, doya doya yaşadığımız, gönlümüze güzellik damlacıkları serpen Kurban Bayramı bizim eve bir kez daha uğradı. Ne mutlu bizlere! Bu güzellikleri biz kere daha yaşatan Yaradan Mevlâmıza şükürler olsun!
Bayram günleri, eski ifadeyle “eyyâm-ı teşrîk”, bizleri olgunlaştıran, kıvama getiren günlerdir. Zaten “teşrîk” Arapçada güneşe et sermek, güneşe çıkmak anlamlarından türemiştir. Derin dondurucuların olmadığı günlerde kesilen kurban etlerinin güneşte kurutularak kalıcı hale getirildiği günlerdir Kurban Bayramı günleri. Oradan mülhem olarak bizim de olgun, dayanıklı, kalıcı ve bereketli hale gelmemizi sağlar bayram günleri. O yüzden bugünlerde kılınan namazlarla, kesilen kurbanlarla, yapılan dua ve zikirlerle, getirilen teşrik tekbirleriyle bizleri bin bir nimetle donatan Rabbimizi yüceltir, tazim ve tekbir ederiz. Bununla da kalmayıp çevremizdeki insanlarla olan ilişkilerimizi güçlendiririz.
“Nerde o eski bayramlar” sözünü hep duyarız. Eskiye özlemi, nostaljik bir yaklaşımı ifade eden bu sözler aynı zamanda iyi ve güzel olanı arayışı ifade eder. Ancak unutulmamalıdır ki, eski bayramları güzel yapanlar eski insanlardı, onlar da birer birer gittiler ebedî yurtlarına. Bizim üzerimize düşen ise dünün bayramlarının güzelliklerini anıp orada kalmayarak bugünün bayramlarını doya doya yaşamak ve güzellik katmaktır. Eski bayramlarda gördüğümüz güzellikleri, görüp yaşadıklarımızı bugüne taşıyıp gençlerimize, bizden sonra geleceklere aktarma görevimizi yerine getirmeliyiz. O zaman bayramlar yine güzel olacak, belki de bizden sonra gelenler bizim bayramlarımız için nerede o eski bayramlar diyecekler.
20 Ekim 1951 tarihinde Bat ı Almanya’daki Amerikan askeri birliklerinin bir parçası olarak kurulan 4093 Nolu Bulgar Ulusal Gönüllü Bölüğü ’nde 9 Eylül 1944 sonrasında Bulgar siyasi göçmenler görev aldı. Bölüğün oluşturulması hiç te kolay bir süreç..
Edirne'deki Bulgar asıllı vatandaşlar tarafından sadece birkaç ay içinde inşa edilen Aziz Georgi Kilisesi, 144 yıldır Bulgar Ortodoks ruhunu korumaya devam ediyor. Sultan II. Abdülhamit'in izni ve zamanın Edirne Valisi Rauf Paşa'nın yardımlarıyla 23..
Heyecanla beklenen ve görkemli törenlerle kutlanan Paskalya, İsa öğretisinin tacıdır. Hristiyanlar için Paskalya, karanlığın yenilmesi ve insan ruhunun ölümsüzlük vaadinin tecellisidir . İsa’nın Dirilişi, geçici ve fani olan her şeyden..