Kuzeydoğu Bulgaristan tütün üreticileri protesto hazırlıkları içerisinde
Kuzeydoğu Bulgaristan’dan tütün üreticileri, Yunan “Mihaylidis” tütün işletme şirketinin üç yıl boyunca 2016 tütün rekoltesi paralarını ödemediğinden dolayı protesto hazırlıkları içersinde. Protesto kararı,180 tütün üreticisinin Bulgaristan Tütün Üreticileri Kondefarasyonu temsilcileriyle Kaolinovo’da düzenlenen görüşmede alındı. Çiftçiler, 30 Mart günü, Pristoe yakınlarında Şumen-Silistra ana yolunu kapatma kararı aldı. Konfederasyon başkanı Asen Kiçukov’a gore buna bernzer görüşmeler ülkenin diğer bölgelerinde de gerçekleştirilecek.
“Kuzeydoğu Bulgaristan’dan söz olunca burada “Mihaylidis” şirketi tarafından ödenmeyen paralar, en ağır sorundur – dedi Asen Kiçukov ve devam etti. Burada vergi politikası da çok önemli. Bütün bu konular Tarım Bakanı Rumen Porojanov ve nezninde kurulan Tütün Danışma Konseyi’nde ele alınacak. Aslında vergi konusu daha 2013 yılından bu yana tartışılıyor. Bu vergilerin, devlet tarafından verilen yardımlara uygulanması da normal değildir. Mesela geçen yılı, örnek alacak olursak, tütün üreticilerine devlet tarafından yaklaşık 85 milyon leva yardım olarak verildi, fakat bunlardan 20 milyonu vergi olarak geri aide edilmesi gerekiyordu. Demek ki, bu yardımlar 85 milyonu bulmuyor, değil mi? Vergi politikası konusu, tekrar Tarım Bakanlığında Konsey toplantısında görüşülecek. Ve bu iki sorun, Kuzeydoğu Bulgaristan’da tüm tütün üreticilerini ilgilendiriyor, çünkü en fazla onlar zarar görmüştür. Anladığım kadarıyla daha yaklaşık 450 kişi 3 yıldır paralarını bekliyor. “
Protesto konusunda Asen Kiçukov şunları paylaştı:
“Bu konu, tütün üreticileri tarafından çok sert bir şekilde dile getirildi ve benden Tarım Bakanlığına iletmem istendi. Eğer bu sorun acil bir şekilde çözüm bulamazsa, 30 Mart günü protesto düzenlemeyi düşünüyoruz. Ve protesto, Pristoe köyü yakınlarında olacak. Tütün üreticileri bu konuda çok kararlı. Onlar “Yollara çıkıyoruz ve paralarımızı alıncaya kadar, vazgeçmeyeceğiz. Hatta insanlar açlık grevine kadar gitmeye hazırlar. Yerli üreticilerden bazıları, başka bir üretime geçmek istiyor, ancak alacakları 5, 10 bin, hatta 20,30 ve 50 bin leva alacakları var. Sizler de biliyorsunuz, her bir üretim, para gerektiriyor. Sen paranı zamanında alamadığın zaman, neredeyse ölüme mahkum ediliyorsun.”
Kuzeydoğu Bulgaristan’dan üreticilerin tütünün yerine hangi ürünlere ilgi duyuyor, sorusu üzerine Asen Kiçükov cevap verdi:
"Genelde yerli üreticiler, lavantaya ilgi gösteriyor, ama ben bunu her zaman tekrarlıyorum ve şimdi de söylüyorum,. Lavanta üretiminin oluşturduğu lavanta balonu günün birinde patlayacak. Nedense insanlar biribirinin çanağına bakıyor, komşusunun lavanta ektiğini görünce, o da ekmeye niyetleniyor. Eninde sonunda lavanta yağının pazarı sınırlıdır. Şöyle bir örnek vermek istiyorum. Mesela geçen sene Bulgaristan’da 1800 tondan fazla lavanta yağı üretilmiştir, oysa dünyadaki lavanta yağı ihtiyacı sadece 1000 tondur. Geçen sene çok yüksek kaliteli lavanta yağı üretilmiştir ve bu yağı satan şirketlerin depolarında fazladan lavanta yağı var. Demek ki, bu yıl lavanta alım fiyatları çok düşük olacak. Ancak benim tütün üreticilerine tavsiyem edeceğim sebze üretimidir, ancak sulak alanları varsa, yani sulayabilecekleri arazilere sahipseler bunu yapsınlar, çünkü su olmadan sebze olmaz. Hatta birçok meslektaşımız domates, biber vs. tohumlarını ekti, ama iş gücü kısıtlığı burada da hissediliyor ve her geçen gün çalışacak insan bulunamıyor.“
Haber: Ayşe Latif
Geçen haftaki “Yollar köyden de geçer” programında Orlyak köyü tarlalarını işleyen şirket temsilcisi Vladimir Georgiyev’e özellikle güzlüklerin durumunu sormuştuk. Kendisi, soğuk ve yağışsız geçen kıştan dolayı buğday ürününün yüzde 30 ile yüzde 40 arası düşük olacağı tamininde bulundu. Anlaşılan bu sorun sadece Orlyak köyü için değil, aynı zamanda tüm Dobriç bölgesi için de geçerlidir. Buğday ve rapitsa/kolza tarlalarının durumu endişe uyandırıyor. Tarlalardaki incelemeler, bazı cinslerin sonbaharda meydana gelen kurkaklığa dayanamadıklarını ve yaşadıkları stresi üzerinden atamadıklarını, gösteriyor. Tarımcılar hala tarlalarını gezip, incelemelerde bulunuyor. Dobriç bölgesinden Nedyalko Slavov, Romanya sınırında bulunan Rositsa, Loznitsa ve Poruçik Kırjiyevo köylerine ait yaklaşık 16 bin dekar tarla işliyor ve “Tahıl ekili tarlaların durumu hiç de iyi değil. Kuraklık buğdayı olumsuz etkiledi.Sonbaharda yetersiz olan yağmurlar ve kış aylarında da karın yağmaması, topraktaki nem oranını yetersiz kıldı.”
Şimdilik çiftçi Nedyalko Slavov, buğday ekili tarlalarını bozmayacak. Diğer meslektaşlarına nazaran onun tarlalarındaki rapitsa daha iyi gelişmiştir. Kendisi memnuniyetini gizlemiyor “3 500 dekar ekili rapitsam var ve kışı iyi geçirdi.”
Dobruca’nın diğer bölgelerinde durum daha farklı. Dobriç’ten pek uzak olmayan Popgrigorovo köyünün tarlalarında buğday iyi gelişiyor. Bölgede 10 bin dekar arazi işleyen Nedyalko Statev, “Tek bir cins buğdayda yüzde 15 oranında zirai don tespit ettik. Aslında bizim bölge tam Dobruca sayılmaz, ki burada 305-310 rakımlı bölgeler var ve bu rakım, Dobriç bölgesi için yüksek sayılır ve tam oralarda donmalar tespit ettik. Genelde buğday daha sonbaharda köklendi ve durumu o kadar da kötü değil. Şimdi yağmur yağışları bekliyoruz. Buğday ekili tarlalarda çok tehlikeli olan 'Buğday Küfü' görülmüyor” diye konuştu.
Aynı zamanda Nedylako Statev, kuraklıktan dolayı gelişmeyen ve gelişemeyen 700 dekar rapitsa/kolzayı sürmüş ve yerine başka ürün ekmiş. “Rapitsayı daha sonbaharda sürdük. Hatta beklememeyi tercih ettik. Böylece başka ürünlere de şans tanıdık” diye anlatıyor genç çiftçi.
Geçen yıl Dobriç bölgesinde 189 000 bin dekar rapitsa ekilmiştir.
Dobriç’ten 99 yaşındaki arıcı Bojidar Lolov: Uzun ömrün sırrı arılarda gizlidir
99 yaşında olmasına ragmen hala 80 kovan bakıyor Bojidar Lolov. Ve şu anda hala arıcılıkla uğraşan en yaşlı arıcıdır Dobriç bçlgesinde. Ilerlemiş yaşına ragmen 80 arı kovanına rakatlıkla hizmet edebiliyor, eskiden bu sayı 150’yi buluyordu.
"Arıcılığa 1938 yılında başladım. Savaş zamanında ara verdim , çünkü askere gitmem gerekiyordu. Ama daha sonra devam ettim, diye anlatıyor yaşlı arıcı. Iki dedesi de arıcıymış, yani ailesinde arıcılık bir gelenek halini almıştır. “ Çocukluğumdan bu yana arılar arasındayım. Ailem bununla ilgileniyordu ve şimdi de bu geleneği ben devam ettiriyorum.
Bojidar Lolov, sahip olduğu uzun ömrünün altında arıların yattığından emin, çünkü tutulduğu romatoid artrit ve solunum problemlerini arılar sayesinde çözmüş ve bu hastalıklardan kurtulmuş. “Arılarla kurulan iletişim, insan vucudunu dinç tutuyor” diye anlatıyor emaktar arcıcı.
Arı kovanlığının çevresine150 metre kadar olumlu etkisi oluyor ve her türlü canlıya faydalıdır. Tahmin ettiğiniz gibi, Bojidar Lolov her gün arı balı tüketiyor ve sağlığına dikkat ediyor. Ama Bulgaristan vatandaşlarının yeterince arı balı tüketmediklerini düşünüyor, ki arı balı bir iksiridr ve doğanın bir mucizesidir.
Her yıl kendisi Dobriç’te düzenlenen Arıcılık Fuarını ziyaret ediyor ve deyim yerindeyse “saatini ayarlıyor”, diğer arıcı meslektaşlarıyla görüşüp konuşuyor. Arıcıların gerekli ilgiyi görmediğini ve arıcılık için şartların kötü olduğunu düşlünüyor. “Yurtdışından sahte arıbalı ülkemize sokuluyor ve düşük fiyatlardan dolayı tüketiciler tarafından tercih ediliyor, oysa bu çok kötü bir rekabettir.” Fiyat konusunda komşu ülkeleri örnek veriyor. Oralarda arı balının toptan fiyatı 4,50 avro’dur. Bojidar Lolov, bunun dışında 15 yıl boyunca Tervel Arı Anası Çiftliği müdürüymüş. İşe başladığı zamanlar orada 2 500 arı anası varmış ve daha sonra bu sayıyı 20 bine çıkarmayı başarmış. Kendisi ayrıca arı analarını yurtdışına satan ilk kişidir.
Sanayi Sermaye Derneği Eğitim ve Bilim Bakanı Galin Tsokov’a yazdıkları mektupla, 2025/ 2026 öğretim yılında okullarda meslek sınıfların %1’in altına düşmesini öngören Devlet Eğitim Planı hakkında endişelerini dile getirdi. Radyo Sofya’ya..
Ekim ayında bir önceki aya kıyasla enflasyon oranında %1,1 yükselme kaydedildi. NSİ- Ulusal İstatistik Enstitüsü enflasyon endeksinin yıllık bazda % 1,8 olduğunu bildirdi. Ekim ayında mal ve eğlence ile kültür hizmetleri fiyatları..
Uluslararası iş ve ekonomi gazetesi Financial Times (FT) tarafından aktarılan habere göre, Rus enerji devi Lukoil , Balkanlar'daki en büyük varlığı olan Bulgaristan’daki Lukoil Neftohim Burgas rafinerisini Katar-İngiliz ortaklığına..