Amina Valiyeva, Kazakistan'ın eski başkenti Almatı'da yaşıyor. Son 10 yıldır Bulgaristan'ı devamlı ziyaret ediyor, Amina'nın dediği gibi "Önce iş amaçlı, şimdi ise dost ziyareti ve seyahat amaçla geliyorum". Sofya, Plovdiv, Gotse Delçev, Blagoevgrad, Rila manastırı gibi Bulgaristan'ın birçok yerini görme ve ziyaret etme fırsatı oldu. Güzel Türkçesiyle tüm Avrupa ülkeleri arasında en fazla Bulgaristan'ı sevdiğini ve beğendiğini belirtirken nedenini de açıklıyor: "İnsanları çok sıcak, ayrıca Rusça da biliyor ve konuşuyorlar, ülkenin yemekleri çok lezzetli, ayrıca Kazakistan ve Bulgaristan biribirine çok benziyor".
Bulgar gülüyle hazırlanan farklı kozmetik ürünlerine bayılıyor ve buradan giderken annesi, ablası, ailesine ve dostlarına bol bol onlardan hediye olarak götürüyor. Amina'nın en büyük hayali, Mayıs ayında Gül Vadisi'nde düzenlenen Gül Festivali'ni ziyaret etmektir. Kazak kızı sadece Bulgaristan'ı ziyaret etmekle kalmıyor, Kazakistan'da Bulgaristan'ın güzelliklerini anlatarak adeta Bulgar turizm elçimiz oluyor.
Ülkedeki gençlerin yüzde 89 olmak üzere büyük bir çoğunluğu, bundan sonraki 5 yıllık dönemde yurt dışında değil, Bulgaristan’da gelişmenin planlarını yapıyorlar. Buna dair veriler, JTN tüketim düşüncesi ajansı ve Bulgaria Wants You..
Beklentilerin aksine, Avrupa liderleri, geçen Pazartesi yaptıkları toplantıda AB'nin “üst düzey görevliler” için dört ana aday üzerinde anlaşamadılar. Ancak bunun Perşembe ve Cuma günkü olağan toplantılarında gerçekleşmesi..
Bulgaristan, totaliter rejim kurbanlarının anıtı bulunmayan tek Avrupa ülkesi olmaya devam ediyor. Uzun zamandır tedavi edilmeyen bir yara gibi toplumumuzun çağdaş statüsüne damga vuran bu utanç verici durum, yüzlerce insanın varlığını sürdürmek adına..