Bulgar Ortodoks Kilisesi her yıl 25 Mart’ta Beşaret Yortusu’nu kutluyor. Bu günde Meryem Ana’nın aldığı müjdeli haberi kutluyoruz, “Meryem Ana Tanrı’nın Oğlu Mesih’i doğuracağı müjdesini alıyor. Meryem Ana için bu sevinçli bir haber ise, bütün dünya için bu “kurtuluşumuzun başlangıcıdır diyor teolog Prof. İvan Jelev ve devam ediyor: “Beşaret Yortusu olmadan Diriliş olması mümkün değil. Bir şeyin sonucu başlangıcı yapılmadan gelemez. Bu günde insanlığının kurtuluşunun başlangıcını kutluyoruz. Tanrı’nın Meleği vasıtasıyla Meryem Ana Kurtarıcı İsa’yı doğuracağı haberini alıyor ve mucizevi bir şekilde gebe kalıyor.”
Prof. Jelev sözlerine şöyle devam ediyor:
“Bazen insanlar kendilerinin en büyük düşmanlarıdır. O nedenle “müjdeli haberin” her zaman yayılması gerekiyor. Bu şekilde insanların gözleri, kulakları, hatta kalpleri de açılabilir ve iç alemlerine Kurtarıcıyı kabul edebilirler. Çünkü kurtuluş uçuk bir felsefi kavram değil, herkes için özel bir yaşanmışlıktır.”
Geçmişte Beşaret Yortusu (Blagoveştenie) Anneler Günü olarak da kutlanmıştır. Ne yazık ki günümüzde bu bayram bu özelliğini kaybetmiş durumdadır. Prof. Jelev devamla şunları paylaşıyor: “İnsanlık tarihi boyunca çok sayıda güzel anlar yaşamakla birlikte birçok aldanıştan da geçmiş ve geçiyor da. Bunlardan biri ateizm aldanışıdır. İnsanları anne ve babalarının inançlarından uzaklaştırmak için onlara farklı türden yabancı fikirler aşılanıyordu. Bunun bir parçası olarak da sıklıkla bayramların içeriği ve tarihleri değiştiriliyordu. Beşaret Yortusu’nda Anneler Günü’nü kutlamaktan daha güzel ne olabilir?”
Günümüzde kadına farklı bir gözle, anne olarak bakmak ve onun rolünün anne olmak olduğunu itiraf etmek mümkün mü?
Prof. Jelev şöyle cevap veriyor: “Kadına gerçekten Hristiyanlık inancının prizmasından bakmalıyız, erkekle eşdeğer olarak, anne olmadığında dahi herkes tarafından sevgiye ve saygıya layık olarak bakılmalıdır kadına. Anne önünde herkes ve her zaman saygı ile eğilmeli, çünkü yaşamı veren odur, büyümemiz için gece gündüz emek verendir, eğitimimiz için, hayatımızı kurmamız için, onurlu birer insan olmamız için emek veren odur. Bir anne için çocuklarının hayattaki yerini almış olmalarını görmekten daha güzel bir sevinç yoktur.”
Kurtarıcı İsa’nın Annesi olma rolünü teslimiyetle kabul eden Meryem Ana’dan öğüt alabilir miyiz?
“Meryem Ana bir kadın ve anne örneğidir. Kalbindeki temizlik, teslimiyet ve onuru onu her kadın için sonsuza dek bir örnek yapmaktadır. Meryem Ana’nın İncil’de korunan şekli hiçbir zaman kendi çıkarlarını annelik görevinin önüne koymayan bir kadın ve anne örneğidir. Temizlik, teslimiyet ve onur her insana lazım olan özelliklerdir” diyor Prof. Jelev.
Çeviri: Özlem Tefikova
İsa Mesih'in çarmıha gerildiği gün, Hıristiyan cemaati için en hüzünlü gündür ve Kutsal litürjinin yapılmadığı tek gündür . Komünyon ayini de yoktur, çünkü Tanrı’nın kendisi, Oğlu'nun çarmıha gerilmesiyle kendisini bir kurban olarak sunmuştur...
Kilise'nin Mesih İsa’nın Kudüs’e Giriş Bayramı'nda hatırlattığı bu coşkulu haykırışlarla, İsa Mesih Kudüs'te iyilik ve dünyada sonsuz yaşam umuduyla karşılanır. Bir gün önce, dört gündür ölü olan Lazar'ı diriltti. Bu mucizenin haberi, Romalıların..
Müslüman-Türk nüfusunun geçmişi bin yıl kadar öncesine giden Bulgaristan’da esas Müslüman topluluğunun oluşumu, Osmanlı döneminde Anadolu’dan yapılan iskânlarla gerçekleşmiştir. Yaklaşık altı asırdır azımsanmayacak sayıda Müslüman nüfusun yaşadığı..
Bulgaristan, 100 000 kişi başına 12 din adamı ile AB’de son sırada yer alıyor . Ülkede 8 000’in üzerinde kilise ve manastır bulunduğu dikkate..