Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Mezuniyetlerin ayı Mayıs

Müzeler Gecesi’nde Tervel Tarih Müzesi’nde retro defile

Kurtuluş sonrası Bulgaristan’da saygın ailelerin kızları ve erkekleri ilk kez zarif bir suarede tanıtıyormuş. Gençler, orkestra tarafından çalınan vals ve mazurka müzikleri eşliğinde resmi olarak okul hayatından ayrılıp yeni sorumluluklar ve ilişkilerin olduğu bir dünyaya adım atıyormuş.

Tervel’deki Tarih Müzesi ülkemizdeki mezuniyet balolarının 140 yıllık tarihini hatırlatmak için çeşitli kuşakların mezuniyet balolarından kıyafetlerin gösterileceği bir retro defile düzenleyecek. Manken rollerine lise öğrencileri girecek. Elbiselerinin ve aksesuarlarının çeşitliliği ise tamamen şehir halkının elinde olacaktır. Müzenin sahip olduğu tek kıyafet geçen yüzyılın başından kalma bej renkli bir şehir kostümü. Kostüm korse, uzun etek ve ceket, cekete ek olarak ise geniş ağız kenarlı bir şapkadan oluşuyor. Bu yüzden eski mezunlardan eski sandıklarını ve gardıroplarını açarak 18 Mayıs Müzeler Gecesi’nde düzenlenecek defile için kıyafetlerini sunmaları bekleniyor.

Tervel Tarih Müzesi Kuratörü Georgi Jelev şunları paylaşıyor:

“Mezuniyet balosu geleneği kızların ve erkeklerin toplumda kendilerini tanıtmak, öğrendiklerini ve ne tür davranışlara sahip olduklarını göstermek ve iletişim kurma fikri ile Bulgaristan’ın kurtuluşundan kısa bir süre sonra ortaya çıkmıştır. İlk başlarda balolara daha zengin olanlar gidiyormuş, ancak zamanla gelenek daha az geliri olan insanlar arasında da yayılmaya başlamıştır. İlk yıllarda kızlar uzun elbiseler giyiyor ve geniş kenarlı büyük şapkalar takıyormuş.

Erkeklerde iseşık takım elbiseler ile zorunlu aksesuar olan baston veya şemsiye modadaymış. Genelde bayanlar da küçük şemsiye ve çanta taşıyormuş. Ancak zamanla bunlar kayboluyor ve günümüzde mezunlar pahalı saatler ve parlak otomobillerle meydana çıkıyor. Oysa bir zamanlar gençler mezuniyet balolarına fayton ile veya da yaya olarak gidiyormuş. Bunun dışında halkın kendilerini görmesi için şehir parkında veya halka açık bir yerde dolaşıyormuş.”

Parktaki geziler veya gençlerin halk tarafından fark edilme arzusu Kurtuluş sonrası dönemin romantik zamanlarında kalıyor. Sosyalizm döneminde bu gelenek de kayboluyor ve mezuniyet baloları sadece öğrencilerin ve öğretmenlerinin son kez bir arada olacakları bir etkinlik olarak kabul edilmeye başlanmıştır.

Bu zamanlarda serenatlar da ortaya çıkıyor. Mezun olan öğrenciler genelde gitar eşliğinde sevdikleri öğretmenlerinin camları önünde şarkılarsöylermiş.


“Bizim şehrimizde mezunların sınıf öğretmenlerinin evinde onun sevdiği şarkılardan ve mutlaka söylenen “Öğretmene sevgi ile” şarkısından oluşan serenat düzenleme geleneği vardı. Ancak öğretmenlere karşı saygı daha az görülüyor ve gelenek yavaş yavaş kayboluyor” diyor kuratör Georgi Jelev.

Ne yazık ki, günümüzde pahalı kıyafetler, mücevherler, arabalar, zengin ikramlar mezuniyet balolarını giderek daha fazla amaçlarından uzaklaştırıyor ve onları para ve çoğu zaman kötü bir zevk gösterisi haline dönüşüyor.

Georgi Jelev sözlerine devamla şunları paylaşıyor: “Günümüzde korunan tek unsur mezunların okul bahçesinde toplanıp ve oradan kutlamanın yapılacağı yere hareket etmeleridir. Fakat eski gelenek artık yok. Önceden öğrencilerin restorana yaya olarak gitmeleri gelenekti, şimdi ise televizyonlarda öğrencilerin arabaların camlarından “sarktıklarını” görüyoruz. Ancak gerçek şu ki, baloda ne giyeceğin veya baloya nasıl otomobil ile geleceğin o kadar önemli değil, önemli olan sonraki gün seninle ne olacağı ve hayatında ne elde etmek istediğine dair bir fikrinin olup olmadığıdır.”

Fotoğraflar: arşiv

Çeviri: Özlem Tefikova




Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Bulgaristan’da emeklilik maaşıyla nasıl yaşanır?

Uzun yıllar yurt dışında çalışan ve şu anda Fransa’da yaşayan psikiyatrist Dr. Vladimir Simov’a göre , ülkemizdeki emekliler, daha gelişmiş ülkelerdeki yaşıtlarının aksine yaşlılığını dolu dolu yaşamalarına izin vermeyen koşullarda yaşıyorlar. Dr...

Güncelleme 26.08.2024 21:37

Boyana bataklığı için SOS - Sofya yakınlarındaki benzersiz ekosistem inşaat heveslerinden kurtulabilecek mi?

Boyana bataklığı, Sofya bölgesinde tek doğal sulak alandır ve halen koruma altındaki bir çok su bitkisi, amfibi ve sürüngen türüne ev sahipliği yapmaktadır. Ancak ülkemizdeki pek çok benzer alan gibi Boyana bataklığı da insan faaliyetleri nedeniyle..

Eklenme 23.08.2024 06:10

Yangınlar ve kuraklık, kurumların acil müdahalesini gerektiriyor

N eredeyse iki ay dır devam eden sıcaklar, yıkıcı yangınlar ve hemen hemen tüm ülkeyi etkisi altına alan kuraklık , 2024 yazı na damgasını vurdu. Avrupa Orman Yangını Bilgi Sistemi’nin  uydu görüntülerine dayanan verilerine göre, 2024..

Eklenme 22.08.2024 07:54