Kuzey Makedony’nın AB katılım müzakerelerine başlama daveti almasının arifesinde 30 Eylül’de Cumhurbaşkanı Rumen Radev Sofya’da üst düzey istişare toplantısı düzenledi. Toplantıda Bulgaristan menfaatlerinin zedelenmemesi adına Kuzey Makedonya’nın müzakereler esnasında yerine getirmesi gereken şartları içeren ulusal tutum belgesinin hazırlanması kararlaştırıldı. Cumhurbaşkanı Radev, Kuzey Makedonya’nın Avrupa entegrasyonunun Bulgaristan’ın tarihi, Bulgar dili ve kimliği hesabına olmayacağını garantileyen “kırmızı çizgiler çizilmesinden” yana çıktı.
Sofya’nın endişe etmesine vesile, 2017 yılında imzalanan Dostluk ve İyi Komşuluk Anlaşması kapsamında kurulan Bulgaristan ve Kuzey Makedonya Tartışmalı Tarihi Sorunlar Komisyonu çalışmalarında gerekli ilerlemenin sağlanamaması oldu.
Sofya’nın, Kuzey Makedonya’nın AB’ye katılmasına verdiği desteğin koşulsuz olmadığı dikkat çekti. Bu gerçekten de epey zaman böyledir. 2009’da, Borisov’un birinci hükümeti (2009-2013) esnasında dönemin Makedonya Başbakanı Nikola Gruevski’nin Bulgaristan’a karşı toprak iddialarının bir ifadesi olarak algılanan bir konuşması Başbakan Borisov’a Avrupa’nın esas değerlerinin “Sınırsız Avrupa, iyi komşuluk Avrupa’sı, problemlerin bu tür söylemlerle değil, barış, anlaşma ve hoşgörü ile çözüldüğü bir Avrupa” olduğunu hatırlatmasına sebep oldu.
2015 yılının başında, Borisov 2 hükümeti (2014 – 2016) esnasında Sofya’nın Makedonya’nın Avrupa ve Avrupa-Atlantik entegrasyonuna destek vermesi için İyi komşuluk ve İşbirliği Anlaşması imzalanmasının şart olduğuna dair kesin uyarı yapıldı.Dünkü üst düzey toplantısının ardından açıklanan tutum sert gelebilir, ancak aslında gayet ılımlı ve dengeli. Sofya, Kuzey Makedonya’nın AB’ye katılım müzakereleri için tarih talebine yönelik desteğini geri çekmiyor, sadece koştuğu şartların yerine getirilmemesi durumda 35 müzakere faslının her birinin açılışı ve kapatılmasında müzakere sürecini bloke edebileceği uyarısında bulunuyor.
Başbakan Boyko Borisov’un, iki Balkan ülkesinin AB yolunda el ele ilerlemelerini söylemesine bakarsak, aslında Sofya sadece Kuzey Makedonya’nın değil, Arnavutluk’un da katılım müzakerelerine başlamasından yana olduğu anlaşılıyor. Borisov’un bu açıklaması, AB’nin Batı Balkanlar’dan sadece bazılarını değil, bütün ülkeleri kendisine çekmesi gerektiği anlayışındaki tutarlılığı gösteriyor. Genişleme politikasına ilişkin son gelişmeler bağlamında Başbakan Borisov’un görüşü Sofya’nın Hollanda’nın Arnavutluk’un AB’ye katılım müzakerelerine başlamasını engelleme niyetine karşı direnç göstereceğine işaret ediyor.
Sofya’daki üst düzey toplantısından saatler sonra Kuzey Makedonya Başbakanı Zoran Zaev, Bulgaristan’ın önerilerini kabul ettiğini belirtti, ancak tartışmalı tarihi sorunların çözülmesi için Sofya’nın da irade göstermesi gerektiğini söyledi.Sofya’nın keskin uyarılarına karşı bu belirsiz tepki iki ülke arasındaki çelişkilerin çözülme yolunun sadece çizilmiş, ancak yürünmemiş olduğunu gösteriyor. Cumhurbaşkanı Rumen Radev’in konu ile ilgili düzenlediği toplantıda sağlanan uzlaşma, Bulgaristan’ın koştuğu şartlardan vazgeçmeye meyilli olmadığını açıkça gösteriyor.
Çeviri: Özlem Tefikova
27 Ekim’de düzenlenen erken genel seçimlerinde oy kullanan seçmenler daha da renkli bir parlamentonun hatlarını çizdi. İlk tahminler 9 partili bir Halk Meclisi yönündeydi, ancak Merkez Seçim Komisyonu(MSK)’nun sandık kurulu protokollerinin yüzde 100’nün..
Sıradaki erken genel seçimler artık arkada kaldı. Geçen erken seçimlere kıyasla katılım oranın biraz daha yüksek olması dışında, siyasi tahminlerde ve politik yapılaşmaların ne olacağı ve nasıl bir kabine ortaklığı kurulacağı sorularına yanıt bulmak yine..
Bulgaristan vatandaşları üç yılda yedinci kez olmak üzere sandık başına geçti. Bu yıl Haziran ayında olduğu gibi, şimdi de katılım düşük. Bulgaristan radyosu Sofya merkezinde anket yaptı ve insanların nabzını yokladı. Ülkeye sağlam bir yönetim..