Zamanla camiler bir medeniyet merkezi olmuştur, zira ecdadımız cami bitişiğine bir de ilim ve kültür merkezleri kurmuştur. Bunun Bulgaristan'daki güzel bir örneğini Şumen'de görebiliriz. Özel mimarisi, Lâle Devrinin ve barok tarzının izlerini taşıyan özene bezene yapılmış tezyinatı, Harameyn’i tasvir eden resim tabloları, şark barokunu temsil eden vitrajları ve bilhassa maharetle meşkedilen hatlarıyla cami bir güzel sanatlar merkezi konumundadır. Ayrıca Şerif Halil Paşaya ait olup eşi az bulunan yazma eserlerle oluşturduğu kütüphanede yürütülen hat çalışmaları, Tim Stanley’nin önemli tespitlerine göre, Şumnu hat ekolünün ve Şumnu işi tezhip ve bezeme tarzının gelişmesine sebep olmuştur. Nakışlı mihrabı, zarif ahşap minber ve kürsüsü, parmaklıklarla çevrili mahfili, bir sanat eseri olan nakışlı ayakkabılıkları, Kur’ân harfleri ile süslü vitarjları, özgün sütun ve sütunçeleri, özene bezene dekore edilmiş kubbesi, her birinin etrafı ayrı bir sanat eseri olarak resmedilmiş pencereleri, hattat İbrahim Nâmık’ın kaleminden çıkan hat levhaları ile Şerif Halil Paşa camisi insanın ruhuna ayrı bir güzellik katmaktadır. Göklere uzanan mukarnaslı minaresi ve son cemaat mahallindeki muazzam yekpare sütunları ile ihtişamını ortaya koyan cami, birer sanat eseri olan kuş evleri ile şefkat medeniyetinin sesini duyurmaktadır.
Tabii, bu camilerimizin en seçkini. Ama Plovdiv, Stara Zagora, Cebel, Sofya, Silistre, Gotse Delçev, Belogradçik, Vidin, Ruse, Razgrad, Pazarcik ve başka şehirlerimizdeki bulunan camiler de hem ibadet, hem ziyaret maksadıyla görülebilecek bir dinî ve kültürel eserdir.
Müslüman, her koşulda dininin emir ve yasaklarını göz önünde bulundurarak yaşama arzusundadır, bundan da öte böyle olmakla sorumludur. Bu sebeple İslâm dininin hayatın farklı alanlarındaki hükümlerini imkânları ölçüsünde öğrenmekle mükelleftir...
105 yıl önce 27 Kasım 1919 tarihinde Paris kenarlarında yer alan Neuilly-sur-Seine’de Bulgaristan’ın I. Dünya savaşına (1914-1918) katılımına son veren antlaşma imzalandı. Tarihçilere göre, öz toprak kaybına yol açan bu antlaşma Bulgaristan..
25 Kasım’da Bulgar Ortodoks Kilisesi Aziz Kliment Ohridski’yi anıyor . Kiril ve Metodiy Kardeşlerin yedi öğrencisinden biri olan Kliment Ohridski, tanınmış başpiskopos, öğretmen ve kitap yazarıydı. Aziz Metodiy’in ölümünden..
Müslüman, her koşulda dininin emir ve yasaklarını göz önünde bulundurarak yaşama arzusundadır, bundan da öte böyle olmakla sorumludur. Bu sebeple..