Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Ortaçağ saraylarını andıran, eşi benzeri olmayan Aguş Konağı

7
Photo: arşiv
Aguş konağı, Mogilitsa köyünün merkezinde Arda nehrinin bir yakasında bulunuyor. Aguş konağı, Ortaçağ saraylarını andıran  Rodoplar'da en büyük aile konağıdır.

Üç Bulgar usta tarafından 19.yüzyılın başlarında Aguş Ağa ve üç oğlu için inşa edilen konağın ilk bölümü 1825 yılında, ikinci bölümü ise 1843 yılında tamamlanıyor. Binaların birinin önünde bulunan taş levha üzerindeki yazı buna işaret ediyor.

Aguş sülalesinden altı nesil, 1949 yılına kadar bu konakta yaşamış, daha sonra tüm aile, Elena ve Ruse Bölgesine sürgüne gönderilmiş. 2000 yılından sonra Bulgaristan devleti, konağı Aguş Ağa’nın torunu Salih Ağa’ya iade ediyor. Daha sonra konak, ulusal önem taşıyan eser olarak ilan ediliyor ve  restore edildikten sonra etnografya müzesi oluyor.

Rehber Eli Andreeva, konukları konağın büyük kapılarının önünde karşılıyor:

"Aguş konağı, birkaç binadan ibaret olan bir komplekstir. Kopleks, ailenin yaşadığı iki bina ve ayrıca da ırgatların kaldığı binalardan ibaret. Konak, her birinin ayrı pınarı olan üç bahçeye sahip. Aguş konağının toplam büyüklüğü 3266 metre karedir. Binanın 221 tane penceresi ve 86 kapısı var ve her biri orijinal, hatta bazı kapılarının kilitlerri hala çalışıyor. Her odada ocak olduğu için konağın 24 bacası var.

Aguş ağanın ailesinden hayli fazla okumuş kişiler çıkmıi, ticaret yapmak nedeniyle çok fazla seyahat ettikleri için aileden yabancı diller bilenler de çok olmuş. Aile, 12 bin koyuna sahiptir, koyunlar yaz aylarında Rodoplar'daki meralarda, kış aylarında ise Ege Denizi bölgelesinde otluyordu, ki bu da, Bulgaristan’ın bu bölgesine özgü birşey.”

Evler ve bahçeler, Rodoplar'ın olağanüstü doğasıyla tam bir uyum içersinde. Eşi benzeri güzel Aguş Konağı yüzü doğuya, güneşin doğduğu yöne ve güneye bakıyor.

Büyük odalar ve geniş koridorlardan ibaret olan geniş alanlar, Etnografya kopmleksine özgüdür. Eli Andreeva, bizi önce alt kattaki ilk odaya davet ediyor. Burası birkaç odaya girişi sağlayan geniş bir alandır:

"Odalardan iki tanesi bodrumdur. Burada derin bir çukura olgunlaşmak amacıyla koyun peyniri konuyordu, diğerinde ise tereyağ ve sütler muhafaza ediliyordu. Hayli geniş olan taş duvarlar, burada sıcaklığın hep düşük olmasını sağlıyordu, tek sözle burası ailenin bir nevi buzdolabı sayılır.

Aile, evin ikinci katında yaşıyordu,. Buradaki odalar çok küçük farkla ayni tiptendir. Her odada ocak ve musandra, yani yüklük bulunuyor. Her odanın da hamamı mevcut. Bazı odalarda içerde tuvaleti de var, ki zamanında bu bir nevi lüks sayılırdı.

Konağın üçüncü katında aile, gelen misafirleri ve tüccarları ağırlıyordu. Bu katta, çok özel misafirlerinin ağırlandığı bir oda bulunuyor. Burada ticari konular tartışılırken çok önemli kararlar alınıyordu. Burası Büyük Köşk olarak adlandırılıyor. İlginç olan da, her odanın gizli bir bölümünün olması, yani önemli konularaa yapılan görüşmeler gizlice dinleniyordu. Bu gizli bölüme giden kapı, ilk bakışta raftları olan bir dolabı andırıyor."

Konak, taş duvarda siperleri olan yuvarlak bir kule ile bitiyor ve en tepede küçük resimli bir odası var. Doğu duvarındaki kompozisyon, görülmeye değer. Büyüklüğünden dolayı Aguş Konağı, Balkan yarımadasında eşi benzeri olmayan Geç Ortraçağ Sarayı olarak tanımlanıyor.

Konak, yerli ve aynı zamanda Türk, Yunan, İngiliz, Alman ve İspanyol olmak üzere, yabancı turistleri için de ilginç bir turizm destinasyonu. Tek sözle, zamanınız varsa Rodopların bu güzel bölgesini ziyaret etmeden geçmeyin. Çok yakında ise Uhlovitsa mağarası, “Kaleto” Kalesi bulunuyor.

Fotoğraflar: Bojidar Çolakov

Çeviri: Şevkiye Çakır




Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Nancy Schiller: Filipopol Piskoposluk Bazilikası'nın UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne alınması son derece faydalı olacak

  Geçici hükümette Turizm Bakanı Evtim Miloshev , "Bulgaristan İ çin Amerika" Vakfı Başkanı Nancy Schiller ile yaptığı görüşmede, “ Filipopol Piskoposluk Bazilikası, Bulgar kültür turizminin gelişiminin nasıl desteklendiğinin canlı bir..

Eklenme 22.08.2024 09:15

Turizm hareketinin 129.yılı “Vitoşa Run” maratonu ile kutlanacak

Turizm Günü'nde ülkemizde organize turizm hareketinin kuruluşunun 129. yıldönümü kutlanacak. Gelenek üzere kutlama, 27 Ağustos 1895'te başkent yakınındaki  1.290 metre rakımlı Çerni vrıh (Kara Tepe) ilk toplu turist tırmanışının..

Eklenme 22.08.2024 08:00

Turizm Bakanı: Durankulak, Rumen turistlerin ana sınır geçiş noktasıdır

Nova TV’ye konuşan geçici hükümette Turizm Bakanı Evtim Miloshev , “ Durankulak Sınır Kapısı'nda şerit genişletme imkanları var ” dedi.  Sadece kavramsal bir plan olduğunu, ancak yetkili kurumlarla görüşmelerin  yapıldığını söyleyen..

Eklenme 19.08.2024 10:15