Dijital dünyaya adım attığımız şu dönemde, hepimiz dizüstü bilgisayarlar önünde, kamera lensleri arkasında elimizde kalemle Covid’li hayatımızdan izler bırakıyoruz.
Devlet Arşiv Dairesi başkanı Mihail Gruev, "Güneşin altında yeni bir şey yok" diyor.
Koronavirüs gerçekten yeni, ancak iki dünya savaşı ile 1918-1919'daki İspanyol gribi arasında 10 milyon kişinin hayatına mal olan kolera salgınları çağına dönerek halkın tepkisi ve önlemlerinin rutin olduğunu ekliyor. O dönemde bile insanların evlerinde karantina altında kaldığı, ancak bizden farklı olarak ilahi güce çok daha fazla güvendikleri zannediliyor.
2020 yılının kişisel hikayelerde ve halkın kaderinde nasıl şekillenip tezahür alacağını anlamak için henüz çok erken. Başkan,"Bu, arşivleme bakımından çok kısa bir süre,” diyor. Nitekim, bu altı ayda ajans özel şahıslardan ilk kayıtları almaya başladı. Ancak yasalara göre kurumlar arşivlerini en az 20 yıl içinde teslim edebilecekler.
Buna rağmen bütün kapıların iyice kapandığı şu dönemde, devlet arşivlerinin diğer değerli eserler için misafirperverlik ettiği kanıtlandı. Ajans, afiş sanatı, görsel iletişim ve 50’den fazla sergiye katılan grafik türü ustası, büyük grafik sanatçısı Ivan Gazdov'un zengin koleksiyonuna sahip. Bugün Devlet Arşiv Dairesi "Prof. Ivan Gazdov - Siyah Beyaz Şövalye" sergisi ile Bulgar arşivcilerin bayramını kutluyor.
Kutlama gününde arşivcilik alanındaki en iyi görevlilere plaket verilecek. Bağış yaparak, dünyayı değiştirenlere de hak ettikleri saygıyı göstermemize yardımcı olan bağışçılar da unutulmayacak.
“Arşivler, bodrumlarda, tavan aralarında kalan evrakların boşa harcanması yerine, onlara yeni bir hayat veriyor,” diyor Mihail Gruev. “Bize teslim ederek, bağışçılar onları en uygun şekilde muhafaza edeceğimizden emin olabilirler. Çünkü bizim görevimiz onları atalarımızdan aldığımız gibi gelecek nesillere aktarmaktır. Bu tam olarak arşivlerin misyonudur. Ve daha geniş bir insan topluluğu tarafından anlaşılmasından ve belge bağışının salgın durumda bile durmamasından memnuniyet duyuyorum. "
Çeviri: Sevda Dükkancı
Fotoğraflar: facebook.com/BulgarianArchives, BGNES, arşiv
Kelebek ve yaban hayatı meraklıları, Struma nehri boyunda en güzel doğa olaylarından birini gözlemlemek için Köstendil’in Polska Skakavitsa köyü şelalesi yakınında düzenlenen Kelebek Festivali’nde buluşuyorlar. Yaklaşık 50 metre yüksekliğindeki şelale..
Bulgaristan ve Romanya, eski sosyalist kampta izolasyona maruz kaldığı uzun yılların ardından dünyaya açılmaya arzusuyla 1994 yılında Uluslararası Frankofoni Örgütü'ne katıldı. Frankofoni toplumunun temel değerlerinden biri eğitim ve özellikle..
BTA'nın haberine göre Burgas, Avrupa Kinoloji Haftası'nın on beşincisine ev sahipliği yapıyor. Burgas Deniz Bahçesi'ndeki Atçılık Eğitim Merkezi alanında 6 Temmuz'da başlayan etkinlik, Bulgaristan Cumhuriyet Kinoloji Birliği ve Burgas Belediyesi ile..