Bulgaristan vatandaşları XX. yüzyılın 90'lı yılların başlarında çok büyük değişiklikler, arayışlar ve denemeler yaşadı.Demir Perde yıkıldı, bununla birlikte sosyalizmin kısıtlamaları da ortadan kaldırıldı.Birçok kişi mesleğini değiştirdi, daha iyi fırsatlar aramak için yerini, ülkesini, kıtasını değiştirmek zorunda kaldı. Bazıları yeni evini Güney Afrika'da kurdu. Güney Afrika'daki Bulgarlar Derneği başkanı Yordan Radkev, en büyük Bulgar göçmen dalgasının 1990-1995 yılları arasında yaşandığını anlattı.Ve yurttaşlarımızın bundan sonra da gelmeye devam ediyor, diye ekledi. Dışişleri Bakanlığı basın merkezinin bize verdiği bilgiye göre Güney Afrika'da 3 ila 4 bin Bulgar daimi olarak ikamet ediyor.
Güney Afrika'da ilk adımlar
Yordan Radkev, Haziran 1995'in sonunda göç etmiş:“Aslında “Balkan” (2002'ye kadar ulusal havayolu şirketinin adı) Havayolları'nın ilk direkt uçuşu ile Johannesburg'a uçtum. Bundan önce insanlar Zimbabve'ye uçar, oradan da otobüsle Güney Afrika'ya giderlermiş. Güney Afrika çok büyük kontrastların ülkesidir…İlk günlerde görmediğim şeyler gördüm. Kötüleri de var, çok iyileridir. Benim için çok büyük bir değişiklikti. Elbette zorluklar vardı."
Bulgar eğitimi çabuk adaptasyona izin veriyor
Gney Afrika'ya giden Bulgaristan vatandaşının çoğu hızlı bir şekilde adapte oluyor, iş buluyor ve hatta kendi işini kuruyor. Bulgaristan'da Yordan Radkev ve eşi üniversitede öğretim üyesiydi. Johannesburg'da Radkev yazılım mühendisi olarak çalışıyor, eşi ise biznes analisti.
“Bir zamanlar Bulgaristan'da aldığımız eğitim son derece değerli. Burada, bilgi birikimimiz ve yerel gereksinimlere ve koşullara uyum sağlayrak, neredeyse tüm alanlarda iyi iş çıkarıyoruz.Yurttaşlarımız makine mühendisliği, inşaat, vinç yapımı, ticaret, muhasebe, radyo vericileri gibi alanlarda başarı elde ediyor.”
Kilise, okul, dans
Anavatanlarından uzakta Bulgarlar birlikte yaşıyor, birbirlerine destek oluyor ve Bulgar bayramlarını birlikte kutluyorlar. Onlar için en özeli – 1 Kasım Halkı Aydınlatanlar Bayramı. Bu bayramda büyük konserler düzenleniyor.
“Burada profesyonel müzisyenlerimiz var ama profesyonel artistlerimiz yok. Yine de sahnede görünmek isteyen birçok kişi var. Harika eğlence oluyor. Bulgar kulübünün en büyük toplantılarına yaklaşık 300-400 kişi katılıyor.
Midrand semtinde bulunan klüpte, Bulgar ürünleri satan bir dükkan ve Bulgar mutfağı sunan bir restoran var.
Pazar sabahları Johannesburg'daki yurttaşlarımız, Bulgar Şapeli'nde Papaz Yonko İvanov'un ayinlerini dinliyorlar. Önümüzdeki yıl bir Bulgar kilisesinin inşasına başlamayı umuyorlar. Bulgaristan Dinler Müdürlüğü'nün desteği ve Bulgaristan Büyükelçiliği'nin yardımıyla arazi satın almayı başardılar. Ancak izin için yerel yönetimle mücadele yıllardır devam etti.
Pazar sabahları çocuklar ise Bulgarcayı öğreniyorlar. Bulgar okulunun adı “Slınço”. Binlerce kilometre uzakta olmalarına rağmen bu insanlar Bulgaristam ile bağlarını koruyorlar.
Çeviri: Müjgan BaharovaAvrupa’nın en büyük doğal ortamda yetişen, nesli tükenmekte olan Boylu ardıç (Juniperus excelsa) ormanı Pirin Dağı eteklerinde bulunuyor. “Tisata” park alanı bundan 75 yıl önce, 1949 senesinde “Doğal Sit Alanı” ilan edildi...
Kıyamet temalı Hollywood filmlerinde sıklıkla kullanılan olay örgüsünden biri, Dünya'ya çarpacak büyük bir asteroidin konu edilmesidir. Böyle bir felaketin önlenmesi için alınması gereken tedbirler ise durumu daha da..
“Azerbaycan-Bulgaristan Dostluğunu Destekleme” Derneği başkanı Mariya Guseynova, heyecanlı bir sesle " Bulgaristan’ı seviyorum, o benim tarihi köklerimin olduğu ülkedir” diye belirtti. Yılda bir kez ülkemize gelerek ikili işbirliğini geliştirme..
ABD başkanlık seçimleri konusunda heyecanlananlar yalnızca Amerikalılar değil , Avrupalılar da nefeslerini tutarak sonuçları bekliyor..