"Bulgar Devleti'nin Kurucuları" Anıt Kompleksi’nin ilk rehberi Rusanka Tsaneva

Eklenme 21.02.2021 10:10

Photo: bulgariatravel.org

Şumenliler, Pliska ve Veliki Preslav olmak üzere ilk iki başkentin ve “Madarski konnik” olarak da bilinen Madara atlısı kaya kabartmasının bölgede bulunmasından dolayı, Bulgaristan’ın buradan başladığını iddia etmelerinde haklılar.

Bakanlar Kurulu’nun Mart 1977 tarihli kararıyla Bulgar devletinin 1300. yıldönümü nedeniyle düzenlenecek kutlamalarla ilgili "Bulgar Devleti'nin Kurucuları" Anıt’ın yapılmasını kararlaştırdı. Bu görev, heykeltraş ustaları Krum Damyanov ve İvan Slavov’a veriliyor.

İlk Bulgar Çarlığı'nın(681'den 1018) tarihinden kurucusu Asparuh, ardından Krum, Tervel ve Omurtag hanlarını, Vaftizci olarak bilinen Prens Boris’i , Büyük Çar Simeon’u ve yazarlar Kliment, Naum ve Angelariy’ı tanıtan anıtın açılışı 28 Kasım 1981 yılında yapıldı.

Bu dikkat çekici figürlerin etkisi, renkli mozaiklerin ve her Bulgaristan vatandaşının bildiği yazıtlardan sözlerle güçlendiriliyor, örneğin şu sözler gibi: "İnsan iyi yaşasa da, gün gelir ölür ve bir başkası doğar. "

Bütün bu anıtın üzerinde Bulgar devletinin gücünü simgeleyen 50 metre boyundaki aslan figure boy gösteriyor.

Rusanka Tsaneva, "Bulgar Devleti'nin Kurucuları" Anıt Kompleksi’nde görev alan ilk rehber.

Bugün meslekdaşları kendisinden saygıyla söz ederken “bir insan –bir anıt” olarak bahsediyor.

Rusanka Tsaneva şunları paylaşıyor:

„Ben Varna’da Yabancı Dil Lisesi’nde Fransızca okudum, daha sonra üç yıllık rehberlik eğitimi aldım. O güne kadar iki müzede çalıştım ve bu iş yeri açılınca başvuruda bulundum 20 kişiden 5-6 kişi onay aldı ve daha sonra bu görev bana verildi.

Aslında Anıtı, açılışından bir hafta önce gördüm.

Yıllar içinde ziyaretçilerin anıta olan ilgisi ve soruları nasıl değişti?

Rusanka Tsaneva şöyle cevap veriyor:

„Herşeyden önce büyük bir merak ve heyecanla çalışıyorduk, hatta bu heyecanı yabancılara da aşılamayı başarıyorduk. Örneğin, benim konuştuğumu çevirmenlerin de aynı büyük heyecanla tercüme ettiği durumlar oldu.

İsveçli, Rus ziyaretçilerinin alkışlarını hiç unutmam. Son 10 yıldır insanlar çok fazla seyahat ediyor-heryeri, herşeyi görüyorlar. Ben bunu gözlerinde okuyorum, ilgiyle bakıyor ve çok şey öğrenmek istiyor.

Teknolojinin, dijital cihazlarının çok fazla bilgi sağladığını ve bunun üzerinde çalışmamız gerektiğini düşünüyorum. Şumen şehrinin sembolü haline gelen anıtın Kasım 2021 yılında kuruluşunun 40. yıldönümü kutlanacak.

Dönemin devlet lideri Todor Jivkov’un açılış sırasında kurdeleyi kesmesine rağmen, anıttaki çalışmalar devam ediyor.

En fazla aslan figüründe olmak üzere anıttaki değişiklikleri Rusanka Tsaneva şöyle anlatıyor:

„Kaba hesaplara göre, ilk başta aslan figürünün ağırlığı 600 ton ise, daha sonra yapılan aslan kafası ve çeneleriyle birlikte ağırlığı 1000 tona çıkarıldı. Örneğin 1 metre 86 sm boyundaki bir kişi aslanın çeneleri arasına rahatlıkla girebilir, çünkü iki çene arasındaki mesafe 2 metreyi buluyor, oysa yandan herşeyin iki kat daha küçük olduğu görünüyor.

Şumen’deki anıtta neler gizleniyor?

“Herkes figürlerde birşeylerin gizlendiğini ve üzerlerine tırmanılabileceğini düşünüyor. Gizli hiçbirşey yok! Bu beton gövdelerin sanatsal değil de daha fazla işlevsel bir görevi var - heykellere destek görevi görüyor ve mozaikler, onların üzerlerine monte edilmiştir.“

Çok farklı bir sembole sahip olmasına rağmen insanlar daha ilk günden itibaren burasını ziyaret etmeye başlıyor. “Daha ilk günden itibaren çiçek ve çelenk koyanlar oldu, daha sonra güvercinler burasını beğendiler ve yuva yapmaya başladılar. Burası ne de olsa soğuk ve rüzgarlı olduğu için güvercinler gitti, ama Yahudi, Fransız, Iskandınav turistler otobüslerle gelmeye devam etti.

Bugün gelenlerin sayısı az, çünkü yeni duruma alışmamzı gerekiyor”

Yazı: BNR, Şumen Radyosu’ndan Miglena Stefanova
Fotoğraflar: bulgariatravel.org

Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!