Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2025 Tüm hakları saklıdır

“İnsanlar ve atlar”

Maria Nestorova, Varna'nın Kiçevo köyündeki at merkezinde binicilik eğitmeni.

Rakiplerinin geliştirdikleri standart binicilik kulüplerinden farklı olarak, Maria ve eşi Ivailo'nun amacı, insanlara atlara binmeyi öğretmek, aynı zamanda atları sevmeyi, anlamayı ve saygı duymayı öğretmektir.

"Aşk, dil ve eşit dozda liderlik" - Pat Parelli'nin bu sözü, onların atlarla olan günlük çalışmalarının temelidir. Maria Nestorova'ya göre, insan ve at arasındaki bağlantı, sıradan biniciliğin çok ötesine geçiyor.

"İyi bir sürüş için atı iyi tanımak gerekir. Aranızda bir güven inşa etmek gerekiyor, "diye açıkladı Maria Nestorova.

"Bir at, bir insanın kendisi hakkında daha fazla şey öğrenmesine yardımcı olabilir - artıları ve eksileri nerede olduğunu farkeder. Atlar çok hassas hayvanlardır. "Beğen - beğenme" ilkesine göre çalışırlar. Senden hoşlanmıyorsa, sana gösterecek, ya da tam tersi, "diye ekledi.

Maria insan yaşının  sadece bir sayı olduğunu düşünüyor. Maria Nestorova'ya göre kaç yaşında olursa olsun herkes binmeyi öğrenebilir.Maria ve Kiçevo'daki at merkezine gelen ekip hem küçük çocukları hem de yetişkinleri eğitiyor.

"En yaşlı binicimiz 86 yaşındaydı. Operada da orkestra şefi olan bu kadının ruhunu tahmin edemezsiniz, " diyır Maria.

"At sakin ve rahat olduğunda - bu, sizi sevdiği ve size güvendiği anlamına gelir. O zaman seni takip etmeye hazır. Aksi takdirde çekecek, ters yöne gidecek veya daha şiddetli bir şey yapacak, "diye izah ediyor eğitmen.

At davranışlarının yanı sıra yüz ifadesi ile de kişiye onu  beğenip beğenmediğini gösterebilmektedir.

"Geçenlerde, atların duygularını gösteren 17 farklı yüz ifadesi olduğunu analiz eden bir araştırma okudum. Biz insanların bu kadar çok yüz ifadesine  sahip olup olmadığımızdan emin değilim. Onları her gün görüyorum. Sadece gözlerini nasıl kıstığını ya da açtığını ya da kulaklarını nasıl kıstığını görerek, şu anki duygusal durumunun ne olduğu benim için netleşiyor, "dedi Maria.

Kiçevo'daki at merkezinde 14 farklı cins at var.

Yeni başlayan biniciler eğitildiğinde, hayvanlara ağızları önünde demir siper koyulmuyor. Ancak Maria'ya göre, atın tasması olup olmadığı önemli değil.

"Atların sakin olup olmaması, tavırları ve yaşama biçimleri önemlidir. Ağızlarında demir bir pranga, bir ipten  dizgin ya da prangasız bir dizgin olsun, bütün  bunlar önemli.” diyor  Maria.

En önemlisi ata zarar vermemek diye ekliyor Mariya.

Maria Nestorova'ya göre atlar köpekler gibi değildir ve yanınıza gelip dillerini uzatıp okşanmasını beklemezler.  İnsanın diğer en iyi arkadaşı gibi, bu büyük, güzel yaratıklar da yemek yemeyi sever. Atın menüsünün ne olduğunu sormadan edemedik.

"Atlar, ağaçlardaki otları veya bazı yaprakları yemeyi sever. En sevdikleri sebzeler havuçtur ve meyveler elma ve armutları vurgular. Burada onlara mineraller ve vitaminler içeren granüller olan özel şekerler de veriyoruz ve bazen şekerlerde aşırıya kaçıyoruz” diye gülüyor Maria.

"Ancak atlarımız, eğitimde ellerinden gelenin en iyisini yaptıkları için ödülleri hak ediyor. Kendilerini iyi ve sakin hissetmeleri için koşullar yaratmaya çalışıyoruz " diye ekledi.

Ayrıca engelli çocuklar için binicilik terapisi veya hippoterapide kurslarda aktif rol alırlar. Geçenlerde, Kiçevo'daki at merkezi, Binicilik Terapisi Derneği tarafından düzenlenen benzer bir kursa ev sahipliği yaptı. Maria Nestorova, bu tür etkinliklerin geleneksel hale gelmesini umuyor.

Haber: Radyo Varna, İvan Barbov 

Türkçesi: Müjgan Baharova 




Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

İsim değiştirme kampanyasının 40. yılı

BKP tarafindan Bulgaristan Türklerine uygulanan baskılar ve isim değiştirme kampanyasına karşı ilk protesto yürüyüşlerinin 40. yılı tamamlanıyor.  24 Aralık 1984 yılında Ardino’nun Mleçino köyünde Gorno ve Dolno Prahovo, Başevo, Tırna ve..

Eklenme 24.12.2024 05:00

Camdan Noel masalları veya unutulmaya yüz tutmuş cam üfleme sanatı nasıl yaşatılıyor

Camdan yapılan Yılbaşı süsleri, el yapımı göz nuru, tek ve eşsiz oldukları için insanın içini ısıtan çocuksu sevinç kaynağıdır . Gümüşümsü ışıltısı ise bizi kışların çetin ve bembeyaz, Noel oyuncaklarının ise kağıt kadar ince camdan işlendiği..

Eklenme 23.12.2024 06:15

Örgü severler, geleneksel zanaatın korunması için bir dernek kuruyorlar

Blagoevgrad bölgesinin kültürel ve tarihi yerlerini tanıtım girişimleriyle tanınan Aleksandrina Pandurska’a göre el emeği örgü işi yeniden canlanmayı ve yeni bir hayatı hak eden geleneksel bir zanaattır. Onun fikri üzerine Güneybatı örgü severler..

Eklenme 22.12.2024 07:15