Kuzey Bulgaristan’ın Kırpaçevo köyündeki eski yel değirmeni Devetaşko Platosu’nuneğitim ve bilgilendirme merkezine dönüştürüldü. Binada seminer, kültür etkinlikleri, eğitim çalışmaları, sergi düzenlenmesi için gerekli bütün koşullar mevcut. Eski yel değirmeninin özgün ortamının ruhu da muhafaza edilmiştir. Yerel yönetim böylelikle yörenin bu kayda değer mekanına yeni bir ruh kazandırıyor. Değirmen binasının tarihçesi de çok ilginç. Kruşuna köyündeki bina, artık doğada elde edilmesi yasaklanmış çok değerli ‘bigor’ taşından inşa edilmiş bir değirmen olarak kurulmuştur. Kırpaçevo halkı buğdayını öğütlemek üzere değirmenin bulunuduğu Kruşuna’ya gitmek zorundaymış. Zamanla Kruşuna’da daha birkaç değirmen inşa edilince ilki daha seyrek kullanılmaya başladı. Bunun üzerine Kırpaçevo köyünden çok girişken iki kardeş bu değirmeni satın alıp kendi köylerine taşımayı başardı. Kırpaçevo köyünde akan su bulunmadığı için değirmen elektrikle çalıştırılmıştı.
Eski yel değirmeninin bir kültür tesisi olarak açılması yakın zamanda gerçekleştirilecek.
Yaşı en az 340 yıl olarak belirlenen iki sapsız meşe ağacı , İsperih’e bağlı Ludogortsi köyü tarihinin sessiz birer tanığı ve sembolü niteliğindedir. Biri, Ludogortsi ve Golyam Porovets arasındaki yol üzerinde, diğeri ise cami avlusunda yer..
Cuma öğleden sonra dini konulardaki sohbetimizde Vedat Ahmet ile birliktesiniz.
Çirpan şehri yakınlarında bulunan “Az. Atanasios” Manastırı, tüm Ortodoks Hıristiyanları için büyük bir nimet ve lütuftur. Manastırın 4. asırda, o zamanki Beroe (günümüzde Stara Zagora) kenti yakınlarındaki eski bir Roma kalesi muhitinde Aziz..
Müslüman-Türk nüfusunun geçmişi bin yıl kadar öncesine giden Bulgaristan’da esas Müslüman topluluğunun oluşumu, Osmanlı döneminde Anadolu’dan yapılan..