Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Ülkemizde Fransız fırın sahibi İves Ditte: Bulgaristan gözümün önünde değişim yaşadı

Photo: личен архив

Plovdiv’te gezinti yaparsanız iştah açıcı kokuların geldiği hoş bir ekmek fırınının ön cephesi dikkatinizi çekecek. Bu, Tanya ile İves’in fırını. Bu Bulgar-Fransız ailesi Beş tepeli kenti kendi evi olarak seçti, 12 yıl önce ise onlara ilham veren bir geçim kaynağına dönüşen kendi Fransız fırınlarını açtılar.  

Yves Ditte buraya gelmeden önce ülkemiz hakkında hemen hemen hiçbir şey bilmediğini büyük bir samimiyetle paylaşırken şöyle dedi: ‘Fransızların çoğu gibi Bulgaristan’ı yoğurt ve Sylvie Vartan ile bağdaştırıyordum. Hepsi buydu! Benim için Bulgaristan Doğu Avrupalı bir devletti ve bunun kuzeyde, Sibirya’nın bir yerinde bulunduğunu düşünüyordum.’ 

Fransız özgeçmişinden merak uyandıran bir ayrıntıyı da gizlemiyor Yves. Kendisi, Fransız devlet başkanı General Charles de Gaulle’un en yakın arkadaşı ve sağdıcı Alfred Ditte’in yeğenidir.

Bulgaristan’a ilk gelişini çok iyi hatırlıyor. Yıl 2000 idi, yani Bulgaristan’ın AB üyeliğinden 7 yıl önce. O zaman ülkemizde her şey kendi gözünde çok tuhaf ve eski moda görünüyordu.

Ülke, gözlerimin önünde değişti. Altyapı, otoban yapımına şahit oldum, şehirlerin, kamu parklarının değişimini gördüm. AB’ye üye olduğu andan itibaren Bulgaristan dikkatleri üzerinde topladı, gelişmesini destekleyen yatırımlar geldi. Başka bir örnek vereyim: 20 yıl önce buraya ilk gelişimde genç kızlar biz, Fransızlar için kabul edilemez mini etekleri ve çok çirkin makyajlarıyla sokağa çıkıyorlardı. Şimdiki maddi olanakları pek büyük olmasa da Bulgarların çoğu Avrupa tarzında, ince bir zevk ve şıkla giyiniyorlar. Bu, bir Fransızın hoşuna gider. Dahası var: şehirleriniz Fransa’dakilere kıyasla daha temiz.’

Başarılı çalışmalar yürüten Yves ve Tanya’nın şimdi Plovdiv ve Haskovo’da üç Fransız fırını var.  Bundan önceki evliliklerinden ikişer çocuğu olan Yves’le Tanya’nın bir ortak çocukları da var. Çocuklardan üçü Bulgaristan’da yaşayıp Bulgar vatandaşıdır.  

Ama Fransız Yves Ditte’in kendini yüzde 100 Bulgar olarak hissetmesini engelleyen birşey mevcut- Bulgar dili! „Çok zor! Çok zor bir diliniz var.Yazılış biçimi fonetikle örtüştüğünden ilk anda Bulgarcanın Fransızca’dan daha kolay olduğu hissine kapılıyorsunuz. Ama Bulgar grameri çok zor, telaffuz da! ‘H’ harfini seslendiremediğimiz için ‘Hristo’ isminini biz, Fransızlar nasıl söyleyelim? Bu gerçekten çok büyük bir zorluk yaratıyor!“ – diyor Yves ama Bulgaristan’ı kendi vatanı olarak hissettiğini ve ne pahasına olursa olsun Fransa’ya dönmeyeceğini söylüyor.

Foto: İves Ditte özel arşiv

Çeviri: Neli Dimitrova  




Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Hazel Mustafa

Rodoplarda 10 yıllık zeytin ağacı ilk defa meyve verdi

Onlarca yıldır tarım uzmanları, Rodoplarda, Momçilgrad bölgesinde zeytin ağacı yetiştirmeye çalışıyor ancak başarılı olamıyorlar. Gruevo köyünden 73 yaşındaki Hazel Mustafa,  bunu başardı, bahçedeki zeytin ağacı meyve verdi. "24 çasa"..

Eklenme 15.08.2024 15:01

Cenevre’deki Bulgar Okulu 40. yılında “Yoğurt Masalları” yarışmasında yer alıyor

“Yoğurt Masalları” yarışması, bu yıl Cenevre’de bulunan “Dr. Stamen Grigorov” Bulgar okulunun 40. yılına ithafen düzenleniyor. Yarışmanın esas amacı , okul öncesi ve okul çağında olan vatansever çocukların yaratıcılık potansiyelini teşvik..

Eklenme 11.08.2024 08:08

Yurtdışı Bulgar topluluklarından çocuklar sanat vasıtasıyla Bulgaristan’daki sevdikleri yerleri canladırdılar

Yurtdışı Bulgarlar Ajansı’nın Bulgaristan’da en sevdikleri ve kendilerini en mutlu hissettikleri yeri kelimelerle, fırçayla veya şarkıyla anlatma çağrısına 20’den fazla ülkeden yaklaşık bin çocuk yanıt verdi. Çocuklar doğanın güzelliğini,  tarihi..

Eklenme 10.08.2024 09:05