Camiler, Allah'ın adını anmak, zikrullah için yapılan kutsal mekânlardır. Bu ibadethanelerin aslı fonksiyonları inananlar tarafından kılınan namazlar ve Kur'ân-ı Kerim ayetlerinin okunmasıyla yerine getirilmektedir. Ancak Allah'ı zikretmek sadece bu kadarla sınırlı değildir. Mesela, Allah’ın ilim sahibi olduğu anlamına gelen "Alım" sıfatının bir tecellisi olarak ilim mütalaa etmek, öğrenmek ve öğretmek de bir nevi Allah'ı zikirdir.
Genel olarak İslâm medeniyeti ve bilhassa Türk kültürüne baktığımızda Medine'de teşekkül eden cami modelinin gelişerek günümüze kadar yaşatıldığı görülmektedir. Bu bağlamda camilerin içinde hemen hemen her zaman eğitim faaliyetleri yürütülmüş, bazı camilerde ise etraflarında şekillenen medrese, mektep, dersiye ve kütüphaneli külliyelerde bu vazife görülmüştür.
Camilerdeki ilim ve eğitim hizmetleri muallim, müderris ve dersim adı verilen eğitim görevlileri tarafından yapılarak Müslümanların ilimle ünsiyetleri oluşturulmuş, imamları güçlendirilmiş, ibadet ve günlük hayatlarına daha derin bir anlam katılmıştır.
Cuma öğleden sonra dini konulardaki sohbetimizde Vedat Ahmet ile birliktesiniz.
İsa Mesih'in çarmıha gerildiği gün, Hıristiyan cemaati için en hüzünlü gündür ve Kutsal litürjinin yapılmadığı tek gündür . Komünyon ayini de yoktur, çünkü Tanrı’nın kendisi, Oğlu'nun çarmıha gerilmesiyle kendisini bir kurban olarak sunmuştur...
Kilise'nin Mesih İsa’nın Kudüs’e Giriş Bayramı'nda hatırlattığı bu coşkulu haykırışlarla, İsa Mesih Kudüs'te iyilik ve dünyada sonsuz yaşam umuduyla karşılanır. Bir gün önce, dört gündür ölü olan Lazar'ı diriltti. Bu mucizenin haberi, Romalıların..