Ağustos 1978, “Kremikovtzi” fabrikası. Aşırı sıcak hava, metal, toz ve makine yağı kokusu. Ağır cezaları olan mahkumlardan oluşan bir grup için yeni bir iş günü başlıyor. Ve bu gün onların kaderlerini değiştirecek.
Hikayenin nasıl devam ettiğini, yönetmen Martin Makariev'in 18 Mart'ta Bulgaristan'da vizyona giren uzun metrajlı “V sırtseto na maşinata” - "Makinenin kalbinde" başlıklı filmi anlatıyor. Ödenen bedel ne olursa olsun, her birimizin içindeki insanlığı arama ve bulma hakkında bir film. Ekip, "Makinenin kalbinde" filminin öne sürdüğü görüşleri günümüz gibi savaş ve devam eden bir pandemi zamanında daha da önemli olduğunu söyledi.
Hikaye 70'lerin sonundaki gerçek olaylara dayanıyor. Makariev’e bu olay 10 yıldan fazla bir süre önce bizzat anlatılmış. Baş rollerde, en iyi Bulgar aktörlerden bazıları var - Hristo Şopov, Ivaylo Hristov, Julian Vergov, Alexander Sano, Hristo Petkov, Vladimir Zombori, Valeri Yordanov ve Başar Rahal. Ünlü Makedon aktör Igor Angelov da filmde yer alıyor. Kameraman Andrey Andreev, senaryo Borislav Zahariev'e ve müzik Viktor Stoyanov'a ait.
Yapımcı Aleksandır Penev şunları paylaştı: "Bu filmdeki hikaye uluslararası boyutlarda. Evrensel insan hakları, hayaller, arzular ve güdülerle ilgilidir. Çağa gelince - genel olarak konuşursak, bu sadece Bulgaristan ile değil, tüm sosyalist ülkelerle doğrudan bağlantılı olan sosyal rejimdir. Ancak izleyicilerin göreceği ve bence en önemlisi, biz Bulgarların kalplerimizin derinliklerinde olağanüstü insanlığı saklamamızdır. İçimizde sakladığımız insanlık. Kahramanlarımız bunu kendi içlerinde bulmak için yüksek bir bedel ödüyorlar ama bunu cesaretle, yürekle ödüyorlar çünkü buna değer”.
Bu altıncı filmi olan yönetmen Makariev, “Kurtardığın şey seni kurtarır", diyor.
Geçen yılın sonunda, film Avustralya'daki AFIN Uluslararası Film Festivali'nde üç kategoride (en iyi ses, kurgu ve oyuncu kadrosu) ödül kazandı ve Varna'daki “Altın Gül” Festivali'nde en iyi film dalında büyük ödülü kazandı. Ve sadece bir ay önce, filmin büyük Avrupa prömiyer turu sona erdi.
"Sanatın bir takım sporu olduğuna inanıyorum. Ve çok şey ulusal seviyeye bağlıdır. Ne yazık ki Bulgaristan'daki düşünce tarzı diğer Avrupa ülkelerinden çok farklı, yani sonuçları görmeden önce yıllarca bir şeyler inşa etmeniz gerekiyor.Ve bugünkü filmimiz – “Ulusal Film Merkezi” tarafından bize tahsis edilen fonların sonucu değil. 15 yıllık yoğun çalışmanın, paranın, zamanın, tecrübenin ürünüdür. Ve prömiyerle işler bitmeyecek.”
Film yönetmeni, "Önemli olan, bu filmin coşku yaratması.Bu nedenle Hristo Smirnenski ve Nikola Vaptsarov gibi klasik Bulgar şairlerin şiirleri güçlü bir şekilde temsil edilmektedir.” diyor.
Martin Makariev, "Bu şairler moralinizi yükseltmek için beş kelimeyle yazma yeteneğine sahiptir."Makinenin Kalbinde" gibi bir film, Bulgar çağdaş sinemasının ve yaratıcılarının ruhunu yükseltmeye yönelik bir girişimdir.” diye ekliyor.
Derleyen: Vesela Krısteva (BNR- Hristo Botev programından Tanya Dimova'nın röportajından)
Türkçesi: Müjgan Baharova
Foto: @intheheartofthemachine.movie“Nova” televizyonuna konuşan geçici hükümette Kültür Bakanı Nayden Todorov , Razgrad ve Smolyan’daki tiyatrolarda mali suistimallerin tespit edilmesinin ardından, “ Başka yerlerde de hükümet fonlarını hortumlamaya yönelik planlar olup olmadığını..
Yurtdışındaki Bulgar Kültür Enstitüleri'nin başlıca işlevi, Bulgar kültürünün başarılarını tüm çeşitliliğiyle ev sahibi ülkenin izleyicilerine sunmaktır. “Programımız zengin ve renkli olmalı ki herkes kendisi için ilginç bir şeyler bulabilsin” -..
Bulgar okuma evi, halkın maneviyatını ve geleneklerini yüzyıllardır koruyan eşsiz bir kurumdur. Razlog kasabasındaki “Razlog -15 Eylül 1909” okuma evi 115. kuruluş yıldönümünü kutluyor. Bu vesileyle 30 Eylül'de Rila,Pirin ve Rodop dağları..