Ses sanatçısı Gabriela Partofsky ve “Kapiko” Grubunun üyesi kaval ustası Batuhan Aydın, “Kapiko” grubunun “Nova” ismini taşıyan yeni albümün müzikseverlerle buluşmasından hemen sonra “ayağının tozuyla” Bulgaristan Radyosu studyosuna geldiler ve uzun zaman süren çalışmalarını, Bulgaristan ile Türkiye arasında sözüm ona “müzik köprüsünün” nasıl ve ne şekilde inşa edildiğini, 13 Mayıs 2022 tarihinde Avusturya’nın başkenti Viyana’da verecekleri açık hava konseri öncesi heyecanını paylaştılar. Mikrofonumuzu her ikisine de uzattık ve önceliği Gabi’ye verdik:
“Merhaba Bulgaristan Radyosu dinleyicileri. Bizi davet etiğiniz için çok mutluyuz ve size çok teşekkür ediyoruz. İsmim Gabriela Partofsky, ben bir Bulgarım ve çok küçük yaştan itibaren müzikle uğraşıyorum. Anne ve babam beni daha 4 yaşımda bir çocuk korosuna gönderdi ve 6. sınıftan sonra ailemle birlikte eğitimime müzik okulunda devam etmeye karar verdik. İlk tercihim Şıroka Lıka ve Kotel Ulusal Folkor Sanatları Okulları oldu. Ben Botevgrad şehri doğumlu olduğum için oralara çok uzak geldi. Daha sonra Pleven Müzik Okulunda Halk Müziğü bölümünü keşfettik. Pleven’deki halk müziği bölümünü tamamladıktan sonra Sofya Üniversitesi Müzik Pedagoji Bölümünü bitirdim. Şimdi meslekdaşım Viktorıa Angelova ile bir müzik ekolu kurduk.
Batuhan Aydın ile 2018’de tanıştık ve herşey on line olarak gerçekleşti. Bazen insanlar, sosyal medya şöyle, sosyal meydaböyle diyor, ama bakın burada iyi, güzel bir şey meydana geldi ve aramızda ilk başta çok güzel bir dostluk doğdu ve daha sonta Batuhan ve grubu beni onların yeni albümünde bir şarkıyı seslendirmem için davet ettiler.
Aslında bu albümde “Hadi Yar” gibi halk türkülerin yanısıra klasik şarkılar da var. Birçoğunun aranjmanı dinleyicilerimizin çok iyi tanıdığı Nikolaus Grill’e Gabriela, seslendirdiği şarkının arakasındaki sır perdeyi de araladı:
“Bu albümde ben Gagavik şarkısını söylüyorum. Bu bir Ermeni şarkısı. Ben Ermenice bilmiyorum. Bundan önce Batuhan’a müzik çalışmalarımdan bahsedince “Gabi, sen bizimle çalışsan ya!”dedi. Ben de “Bu nasıl olacak, ben Bulgaristan’da, siz ise Türkiye’desiniz!” cevabını verdim. Daha sonra onlar bana tüm müzikleri gönderdiler ve müziğin kaydı burada yapıldı. Daha sonra klip çekimleri için geçen yaz İstanbul’a gittim ve çok güzel ağırlandım. Ekip olağanüstü diyebilirim. Albümdeki en ince detaylarından tüm çalışmalar, hepsi Batuhan’a ve meslektaşlarına ait. Sadece bestecilik değil, tüm organizasyon çalışmaları onlara ait. İlk defa böyle bir şey yapıldığı için büyük yankı uyandırdı. “Aslında bu şarkıyı seslendirmek için tüm cesaretimi topladım. Gagavik, küçük bir keklik demektir. Keklik, çiçekle örülü yuvasında yatıyor anlamına geliyor dedi Gabi ve devam etti:
Halk müziği benim ruhuma çok küçük yaştan itibaren işlemiş bulunuyor. Üstelik halk müziği eğitimi de almış bulunuyorum. Pleven’de halk müziği eğitimi aldıktan sonra diğer müzik tarzlarını da yakından tanımaya karar verdim ve Pop Jazz gibi alanlara yönlendim. Bu müzik tarzlarını da daha iyi tanımak istedim. Aslında bu bileşim çok güzel birşeyi ortaya çıkarıyor. Son zamanlarda bu dünyada da revaçta olan bir eğilim. Ve ortaya olağanüstü Fusion çıkıyor. Bu bağlamda etno jazz grubu Kapiko bunun çok güzel bir örneğidir. Çünkü farklı ülkelerin folklorlarına tekrar hayat katıyor, can veriyor ve profesyonellikleri sayesinde farklı müziklere dönüştürüyor.
“Kapiko” grubunun yeni albümünde Türkçe veya Bulgarca şarkı da söyler misiniz şeklindeki soruya yetenekli ses sanatçısı Gabriela Partofska şu cevabı verdi:
“Tabii ki, ben gelen her teklife açığım. Bu albümde söylediğim şarkı benim için bir meydan okumaydı. Ve ben bu meydan okumayı kabul ettim ve projeye dahil oldum. Neden Bulgarca olmasın! Neden Türkçe olmasın! Veya başka farklı dilde olabilir! Böylece dünyaya ayak uydurabileceğiz, farklı halklara ulaşabiliriz. Evet, müzik ortak bir dildir, ama sözle de kalplerine ulaşırsak, muhteşem olur!
Burada söylememiz gerekiyor, “Kapiko”nun albümü, tam Rusya’nın Ukrayna’yı işgal ettiği gün piyasaya çıktı.
Konuklarımızın mesajları şöyle oldu.
Gabi: “Biribirimize karşı daha iyi olalım, karşıdakini düşünelim, çünkü bugünkü dünyamızda az veya çok bencillik hakim, oysa bu bencillik, dünyanının gelişmesine engel oluyor”
Röportajın sonunda Batuhan Aydın, Viyana’da yaşayan müzikseverler için bir davetiyesi oldu:
Avusturya’nın başkenti Viyana'da 13 Mayıs saat 19.30’da Ameling House’da açık hava konserimiz olacak!
Herkesi bekliyoruz!
Gabriela Partofsky ise “Sofya’da A to JazZ Festivale katılmak için yoğun görüşmeler yürütüyoruz!” dedi.
Röportajın tamamını ekteki linkten dinleyebilirsiniz:
Yazı ve fotoğraf: Şevkiye Çakır
Razgrad “Kashtichka na chudesata” – “Mucizeler Evi” eğitim merkezinden öğrenciler İtalya ve Türkiye’den yaşıtlarıyla beraber Avrupa Komisyonu’nun küresel inisiyatifi olan “Erasmus Günleri” girişimini beraber kutladılar. Bir etkinlik düzenlemek,..
Bulgaristan’ın kuzeydoğusunda yer alan Veliçka’da köyün doğal mirasının birer parçası haline gelen iki asırlık meşe yi bilmeyen yoktur. Quercus spp türünden olan ağaçların etrafı 1990 yılında çitle çevrelendi, tahmini yaşlarını gösteren tabelalar..
“Kültür Başkentimizde” keyifli yolculuğun ikinci bölümüne hoş geldiniz! Son olarak Roma Stadyumu önünde kalmıştık. Medeniyetler beşiği şehrin 2. ve 3. asır antik dönem kalıntıları üzerindeki meydanda bir de minare yükseliyor. Dönemin..
Edirne Trakya Üniversitesi (TÜ) Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Yıldırım, 1878’den günümüze kadar Bulgaristan'dan Türkiye’ye..