“Bulgaristan’ın “farklı” çocuklarını tanıyalım” başlıklı fotoğraf kitabının yeni baskısı çıktı. Ücretsiz dağıtılan ve sıradan çocuklara, ebeveynlere ve öğretmenlerine gelişimsel yetersizliği olan çocuklarla nasıl iletişim kurulacağını öğretmeyi amaçlamakta.
Kitap, Down sendromu, serebral palsi, otizm, omuriliğine bağlı kas atrofisi, körlük, sağırlık veya epilepsi gibi hastalıklara göre sektörlere ayrılmıştır. Her bölümde aynı hastalıktan muzdarip çocukların resimleri ve kendilerini dünyaya tanıttıkları kısa bir hikaye var. Her bölümden sonra ise spesifik hastalığın ne olduğuna dair kısa bir açıklama var. Aynı zamanda kitapta bu çocukların bulaşıcı bir hastalığı olmadığı yazıyor, dolayısıyla onlardan kaçınmak için hiçbir neden yok.
"Zeka geriliği olan arkadaşlar" bölümünde 13 yaşında olan ve özel bir eğitim kurumunda okuyan Andi ile tanışıyoruz. Kitaptaki sunumunda yazdığı üzere o da diğer sıradan çocuklar gibi tatlı şeyler yemeyi, çocuk şarkıları dinlemeyi ve uzaklara seyahat etmeyi seviyor.
Kendini konuşamayan oğlu Andi’yi yetiştirmeye adamış Katya Kutyanova şunları paylaştı:
"Ciddi bir zeka geriliği var. Gelişimi yaklaşık 2 yaş civarında. Henüz çocuk bezi ile, konuşamıyor ve konuşmayı öğrenemeyecek. Onunla gurur duyuyoruz, çünkü yavaş yavaş kendi hızı ile gelişiyor. Çok duygusal, çok iyi huylu bir çocuk. İnsanlara birlikte olmayı, öğrenci arkadaşları ile olmayı seviyor. Bulgaristan’daki insanların bilinmeyenden korkmaktan vazgeçmelerini diliyoruz. Bu çocukların büyük bölümünün gerçekten hayata aktif olarak katılma kapasitesi yok, ancak büyük bir yüzdesi bizim bir parçamız olacak güce, zekaya sahip " dedi Andi’nin annesi.
"Bulgaristan'ın "farklı" çocuklarını tanıyalım" girişimini başlatan Anna Yonçeva ve Vanya Todorova’nın hedefi engelli çocukların bir şans elde etmeleri ve toplumda kendilerine yer bulmalarını sağlamak. Kitaptaki fotoğraflar Anna’ya ait ve kendisi çocukların gülümsemelerini bir araya getire fotoğraf sergileri düzenleyip, onlar için para topluyor. Vanya ise, engelli çocuklara yardım için farklı yardım kampanyaları düzenleyen “Mojem zaedno” vakfının başkanı.
Anna ve Vanya, gönüllüler ve sponsorların yardımı ile kitabı ücretsiz yayınlayıp dağıtırken, ülke genelinde okullarda söyleşiler düzenliyor ve özel gereksinimi olan çocuklarla ilgili öğrenci ve öğretmenleri bilgilendiriyorlar. Böylece iki kadın, farklı olanları anlayıp kabul etmeyi öğretiyor. Vanya Todorova şunları paylaştı:
“Çocuklardan her biri böyle bir sınıf arkadaşı veya arkadaşı olduğunu veya genellikle tatilde, denizde temas kurduğunu ve kendini nasıl hissettiğini paylaşır. Böylece oldukça samimi bir konuşma gerçekleşir. Böyle konuşmaların ardından, çocukların iletişim kurmaktan çekinmediği, sadece bunu nasıl yapmaları gerektiğini bilmediklerinden dolayı, ebeveynleri dahi biraz korku hissettikleri anlaşılmakta. Bu çocukları kırtasiyede veya sergide gördüklerinde iletişim kuruyorlar ve birbirlerine alışıyorlar. İşte böyle kabul etme yolunda adım atılmış oluyor” dedi.
Vanya Todorova aynı zamanda binicilik eğitmeni ve engelli çocuklara at terapisi ile yardım ediyor. 12 yaşında epilepsi hastası olan ve atları çok seven Valyo ile Vanya’nın eğitim verdiği at çiftliğinde karşılaştık. Vanya’nın verdiği at terapisi dersleri ve karşılaştığı daha fazla insanlar sayesinde artık özgürce iletişim kuran Valyo şunları söyledi:
"En çok atları okşamayı seviyorum. En sevdiğim at Perla çünkü o bembeyaz" dedi.
"İlk geldiğimizde çok endişeliydi. Hayvanlardan da korkardı ama şimdi kendini çok güvende ve sakin hissediyor. Vanya’nın uyguladığı tedaviye göre at üzerine binince bazı egzersizler yapmak zorundalar. Çok mutlu, atları çok seviyor. Ve burada, bahçede köpekler ve kediler var. Sokakta köpeği olan bir adam gördüğünde bile durup "Merhaba köpeği sevebilir miyim?" diyor. İnsanlarla iletişim kurmayı bu şekilde öğrendi " diye anlattı Valyo’nun annesi İskra Blagoeva.
"Bulgaristan'ın "farklı" çocuklarını tanıyalım" kitabında, "Her çocuğun ruhu keşfedilmeyi bekleyen sonsuz bir evrendir" mesajı yer alıyor.
Kaynak: BNR – Horizont Programı Rosina Petrova’nın röportajı
Düzenleme ve çeviri: Bedriye Haliz
Fotoğraflar: Anna Yonçeva tarafından temin edildiKonyovets köyünde bulunan “Kabiyuk” harası, 1864 yılında Ruse Valisi Midhat Paşa tarafından Osmanlı ordusuna at yetiştiricliği yapılması amacı ile kuruldu. Varlığını Bulgaristan’ın kurtuluşuna kadar sürdüren hara, 1878 Rus-Türk Savaşı’ndan sonra bir..
Uzun zamandır aile işi olarak toptan mantar ticareti yapan Evtim Kesimov , BNR Kırcali Radyosu’ndan Bilgehan Sali’ye konuşurken mantar işine nasıl başladığını anlattı: “ Bu işi 2000 yılından bu yana 24 yıldır yapıyorum. Mantar işine..
Türkiye’de seçim sürecini takip eden BNR muhabiri Mariya Petrova seçim günü sonunda oradaki atmosferi değerlendirdi. Bulgaristan’daki partiler Türkiye’de yaşayan göçmenleri bağrına basacak mı ve buradaki toplum iki ülke arasında onların köprü rolünün..
Edirne Trakya Üniversitesi (TÜ) Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Yıldırım, 1878’den günümüze kadar Bulgaristan'dan Türkiye’ye..