İvan Kınçev genç, eğitimli, dört kitap yazarı, Bulgaristan’da kalmayı seçmiş ve yeni yetişenlere tarihi yeni ve ilgi çekici şekilde anlatmayı seçmiş bir tarihçi.  

”Bılgarska istoriya” (Bulgar tarihi) Birliğin kurucularından, sakin bir dille ve ılımlı umutlarla yazdığımız masalın bugünden başlamadığını, sadece bizim görüşümüzden, bizim çıkarlarımızdan ibaret olmadığını anlatıyor. 

Vatandaşların en büyük sorumluluklarından biri - oy kullanma hakkı gittikçe daha fazla kazanılmış haktan ziyade, bir olağan rutinlik olarak kabul ediliyor.  

Oysa seçim hakkı hayatımızda çok önemli bir değerdir, dedi İvan Kınçev Bulgaristan Radyosuna verdiği söyleşide.  

"En azından toplumumuzdaki eğilimleri böyle değerlendirebilirim, çünkü ortam hiç iç açıcı değil. Toplum malesef artık gittikçe az ilgileniyor, seçimlere ilgi azalıyor. Özellikle genç nesil hem seçimlere, hem genel olarak siyasete daha az ilgi gösteriyor. Politikadan oldukça uzak bir genç nesil yetişiyor, bu gençler seçme hakkını kullanmak istemiyor ve olup- bitenlerle ilişkilendirilmekten kaçıyor. 

Son 30 yılda burada eğilim kesinlikle düşüşte.  

Geçen yüzyıl 90’lı yılların başında Bulgaristan seçimlere katılım neredeyse rekor düzeylere ulaştı, Çarlık döneminde bile olmayan bir seçmen sorumluluğu gördük.  

Tabi bu çok doğaldı, çünkü 45 yıl boyunca süren komünizmde bu hak sadece arzulanan bir hayaldi. Şimdi bu heves uçup, gidiyor- hatta yok oluyor ve sanırım bu geri dönüşü olmayan bir süreçtir”.  

• Ülkemiz Bulgaristan’da seçimlerin ve oy kullanımının tarihi - 1.bölüm

Oysa seçimler ve seçimlerde oy hakkını kullanmak bir toplumun gelişmesi için oldukça önemli bir etkendir.

"Tarihe geri dönecek olursak, halka sunulan ilk oylamada bazı hileler varmış. Buna benzer denemelere rağmen, halkın bir siyasi güç ve bir hedef uğruna birleştiğinde seçim sonuçlarının hileyle değiştirilemeyeceği görülmektedir.  

Biz bazı şeylerin bizim oyumuza bağlı olduğu hissini kaybettik ve sadece kendi görüşümüzdeki insanlarla konuşmaya başladık.Seçimlere katılmaya karar verdiysek, aynı şeyi yapacak kişilerle temasa geçiyoruz. Diğerleri bizim kararımızı zor anlar. Kendi sosyal çemberler etrafında odaklandık ve diğer tarafın görüşünü duymak veya kendi görüşümüzü onlara ifade etmekten kaçınıyoruz”.  

• Bulgaristan’da seçimlerin ve oy kullanımının tarihi - 2. Bölüm

"Ülkede demokrasi gelenekleri eksikliği de büyük sorun, dedi genç tarihçi. Avrupa’daki demokratların geniş koalisyonlarda nasıl yönettiğine şaşırıyoruz, ancak onların bu demokrasi yöntemlerinde asırlık tarihi olduğunu unutuyoruz. Oysa bizde demokratik seçim tarihi sadece Kurutuluş’tan 1944’e kadar ve 1989’dan günümüze kadar geçerli. Bu gelenekler bizde nispeten yeni sayılır. 

• Bulgarlar dünden beri sandık başına gitmiyor – 3. bölüm

Bizler her zaman kendi doğrularımızın “tek doğru” olduğuna inanıyoruz.

Ancak politika böyle yapılmaz. Böyle yaparsak artık başka bir yönetim şekline geçmiş oluyoruz. Artık gözlerimizi açıp, bunu itiraf edip gerçekleri görmenin zamanı geldi”.

Masal yazılmaya devam ediyor.  

Bu Pazar günü de İvan Kınçev 48. Millet Meclisi’nin oluşması için kendi oyunu verecek.  

"Şimdiye kadar hiç bir seçimi kaçırmadım, fakat itiraf ediyorum bu kez zorlanacağım. Benim inandığım doğruların savunulacağına güvenmiyorum, fakat oy vermek gerekiyor ve seçimlerde kendi oyumu vereceğim” dedi.  

*İvan Kınçev Sofya “Sv.Sv. Kliment Ohridski” Üniversitesi “Uluslararası ilişkiler”, Retorik ve Mali İşletmecilik mezunu  

Foto: Ani Petrova, özel arşiv

Çeviri: Sevda Dükkancı