Dışişleri Bakanlığı Diplomasi Enstitüsü, “Jeopolitik bağlamda Romanya’nın dış politikası ve Bulgaristan” adlı uygulamalı araştırma projesini tanıttı. Tanıtım etkinliğinde konuşan Bulgaristan’ın eski Romanya Büyükelçisi Valentin Radomirski, “Bölgesel politikanın gittikçe büyük önem kazandığı bir dünyada bu çalışma, çok önemli bir devlet olmakla beraber tanımadık olmaya devam eden Romanya ile ilgili iki görüş açısı vererek önemli katkılar sunuyor” dedi.
Proje kapsamında yayınlanan derleme kitabında biri Bulgaristan Radyosu Rumence Masasından iş arkadaşımız Vladimir Mitev, diğeri ise Bulgaristan Bilimler Akademisi Balkanistik Enstitüsü uzmanı baş asistan dr. Aneta Mihaylova’ya ait olmak üzere konu ile ilgili iki araştırma yer almakta.
"Diplomasi Enstitüsünün Bulgaristan’a komşu olan devletlerle ilgili bu tür araştırmalar düzenleme geleneği var. Bundan bir yıl önce konu, dış uzmanlara açılınca gazeteci olarak söyleyeceklerimin olduğunu düşündüm. Dr. Mihaylova ile ikimizin ikili ilişkiler ve Romanya’nın dış politikası ile ilgili oluşturduğumuz bakış açısı, gelişmeleri daha iyi anlamaya çalışan insanlar için yararlı olacak” diye konuştu Vladimir Mitev.
Mitev, çalışma kapsamında hazırladığı bölümde Bulgar ve Rumenler arasındaki iletişimde tamamen insani düzeyde faydalı olabilecek fikirler sunuyor, diplomasinin neden “güçlükle yürüdüğünün” ve örneğin Tuna nehri üzerindeki köprülere ilişkin sözleşmelerin neden güçlükle sağlandığının örneklerini veriyor.
"Bizzat ben iki ülke ve iki halkın AB ve NATO’da birlikte olmalarına rağmen birbirini yeterince tanımadıkları, birlikte nasıl hareket edecekleri ve karşılıklı güveni nasıl oluşturacaklarını bundan sonra öğrenecekleri görüşündeyim. Farklı sıralamalarda devamlı Rumenler’le kıyaslama yapılıyor.
Bence bu durum her zaman açılmaya neden olmuyor, daha çok rekabete yol açıyor. Böyle olunca da çeşitli manövralar yaparak diğerini sollamaya ve son sırada yer almamaya çalışıyoruz.
Siyaset ve diplomasinin dışında olan, sınırötesi bölgelerde yaşayan daha çok insanın hareket ederek ikili ilişkilerin potansiyelini artırmaları fikrini ortaya koydum. Araştırmanın katkısı, karşılıklılık arayışıdır. Genelde diğer ülkeye giden Bulgarların ve Rumenler’in beraberindeki bagaj, tam çaplı iletişim açısından engel oluyor. Bu bagajı bir yana bırakmamızı, dinamik bir kimlik oluşturmamızı ve komşularla birlikte rakip olarak değil diyalog içinde gelişmemizi teşvik etmeye çalışıyorum”.
Şu anda Schengen yolunu birlikte katetme şansı bulunan iki devlet, ortak yaklaşım bulabiliyor mu, Avusturya ve Hollanda’yı hazır olduklarına inandırabiliyorlar mı?
"İki ülke başbakanlarının eşgüdümle hareket etmeyi hedefledikleri yönünde çıkan haberler var. Yaklaşımdaki fark dikkat çekiyor. Romanya haklarını uluslararası yargı kuruluşlarında aramaya, Avusturya’ya baskı yapılması için Avrupa kuruluşlarında kendine ortak aramaya yatkındır. Çünkü Romanya’da ülkenin Schengen’in dışında kalması sonucu zarar gördüğü bilinci var. İki ülke Schengen’in dışında olduğu için yabancı yatırımlar, Schengen üyesi olan Macaristan, Polonya ve diğer bölge ülkelerine akıyor. Bu durum haksızlık olarak algılanıyor. Bulgaristan ise daha mütevazi görünüyor. Bizim diplomatik elitlerimiz, bu aşamada cephe atağının gerçekçi olmadığı bilincindedir. Bizzat ben son dönemde gündeme gelen Bulgar-Rumen mini Schengen fikrine ilgi duyuyorum. Bu yıl da Schegen’e alınmayacağımızın belirtileri ortada olduğu için bu fikir gündemdeki yerini koruyacak. Aslına bakarsak bu fikir, iki devletin daha çok aralarındaki ekonomik ve insani dinamiğe bel bağlamalarının formulüdür. Bu şekilde Schengen standartlarını karşılamak durumunda olduğumuzu göstererek Batı’ya baskı yapacağız ve aynı zamanda Schengen’in dışında kalmanın zararlarını gidermiş olacağız.
Söyleşi : Elena Karkalanova
Çeviri : Tanya Blagova
Foto: bdi.bg, BNR, digi24.roRecep Tayyip Erdoğan: Batı Trakya’daki Türk azınlığı Ankara’nın önceliğidir Batı Trakya'daki Türk azınlığının sorunları Türkiye'nin Yunanistan ile diyaloğunda öncelikli bir konudur. BTA'nın aktardığı habere göre Türkiye Cumhurbaşkanı Recep..
Türkiye ’nin ilk yerli üretim haberleşme uydusu Türksat 6A uzaya fırlatıldı Anadolu Ajansı, Türkiye'nin ilk yerli üretim haberleşme uydusu Türksat 6A'nın uzaya fırlattığını bildirdi. Yeni uydu, ülkenin uydu televizyon kapsama alanınının..
Yunanistan bazı işletmeler için haftada altı gün çalışma haftasını uygulamaya koydu Yunanistan, verimliliği ve istihdamı artırmak amacıyla bazı firmalar için altı günlük çalışma haftası uygulamasını başlattı. 1 Temmuz'da yürürlüğe..