20 Ekim 1951 tarihinde Batı Almanya’daki Amerikan askeri birliklerinin bir parçası olarak kurulan 4093 Nolu Bulgar Ulusal Gönüllü Bölüğü’nde 9 Eylül 1944 sonrasında Bulgar siyasi göçmenler görev aldı. Bölüğün oluşturulması hiç te kolay bir süreç olmamakla birlikte ülkemizde Bulgar Komünist Partisi’nin iktidara gelmesi ile başlayan baskı ve zülmü kabul etmeyen çok sayıda Bulgaristan vatandaşının var olduğunu gösterdi. Bulgaristan’da hayatları tehlikede olduğu için yurttan kaçan ve “geri dönmeyecek” kişi ilan edilen rejim karşıtlarının büyük bir bölümü, farklı Avrupa başkentlerinde bulunuyordu.
Siyasi göçmen olan bu Bulgarlar’ın bazıları dr. G.M. Dimitrov’un başında bulunduğu Bulgar Ulusal Komitesi ve İvan Donchev’in yönettiği Bulgar Ulusal Cephesi olmak üzere 1948 yılında kurulan iki örgüt içinde birleştiler.
Bulgar Ulusal Komitesi ile iş birliği yapmayı seçen Amerikan diplomasisi, irtibata geçtiği başkanı G.M. Dimitrov’u farklı Avrupa devletlerinde Rusya, Çekoslovakya, Estonya, Letonya ve Litvanya göçmenleri tarafından oluşturulan ulusal gönüllü bölüklerinin benzerini kurmaya özendirdi. Ulusal bölük katılımcılarının statüsü, Amerikan Kongresi tarafından 30 Haziran 1950 tarihinde onaylanan ve yabancı uyruklulara Amerikan silahlı kuvvetlerde görev yapma imkanını veren özel yasa ile düzenlendi. Kongre’nin 1951’de aldığı kararla ayrıca göçmenler tarafından kurulan bu tür oluşumlara toplam 100 milyon dolar tutarında kaynak tahsis edildi.
Konu ile ilgili araştırma yapan “G.S. Rakovski” Harp Akademisi’nin tarih uzmanı Stoyan Nikolov, şunları anlattı:
"İlk Bulgar göçmenleri, Main üzerindeki Frankfurt’un o dönemde banliyosu, günümüzde ise mahallesi olan Zeilsheim kasabasında bulunan kışlaya daha 1951 yılının Eylül ayında geldi, bölüğün tamamlanması ise birkaç ay sürdü. Fransa’dan yasa dışı yollardan Amerika’nın işgali altındaki bölgeye gelenler, Orta Amerika Ordusu’nun Batı Almanya’daki Kuzey Komutanlığı karargahı tarafından düzenlenen soru listesini doldurtmak sureti ile siyasi ve askeri güvenilirlik yoklamasına tabi tutuldu. 20 Ekim 1951 tarihinde ABD Askeri Komutanlığı karargahının 53 Nolu Genel Emri ile resmi olarak kurulan bölük’te yer alan 200 kadar kişi, 40’ar kişilik 4 koruma müfrezesi ve bir “İdare” müfrezesi şeklinde dağıtıldı.
Devlet Başkanı Eisenhauer’ın 14 Şubat 1953 tarihli kararı ile toplam 25 000 kişiden oluşan 15 taburun kurulması görevi verildi. ABD’nin Avrupa’daki Silahlı Kuvvetleri komutası altındaki bu bölüklere katılan 5000 kadar Doğu Avrupalı, Amerikan askerilerine koruma ve lojistik konularında yardım ederek üç yıl görev yaptıktan sonra legal yoldan ABD’ye göç edebiliyordu. ABD’nin Avrupa Silahlı Kuvvetleri’nin kontrolünde olan bu birlikler, NATO’nun askeri yapıları ile hiçbir şekilde alakalı değildi.
1953 yılının Nisan ayından itibaren bölük, üç aylığına Zeilsheim’dan Frankfurt’a yakın Eschborn kasabasına taşındı. Daha kurulduğu sırada verilen görevlerin bir bölümü, ABD Silahlı Kuvvetleri Kuzey Komutanlığı karargahı önünde devriye ile ve Amerika’nın işgalindeki bölgenin askeri valisi general Lucius Clay villasının gece korumasının ve Amerikan Ordusunun radyo vericisinin güvenliğinin sağlanması ile ilgiliydi. Bölüğe ayrıca makinelerin ve kimyasal depolarının korunması görevi de verildi.
Bölük yöneticilerinin faaliyeti, Bulgaristan’daki yönetimin de dikkatini çekti.
" Bölüğün komutanları Stefan Boydev, Borislav Baychev ile Dimitar Krastev, eski Bulgar Çarlık subaylarının Vatan Cephesi iktidarından aldıkları darbeler sonra uğradıkları akıbetin tipik birer örneğidirler.
Bulgaristan istihbarat örgütü DS, defalarca bölüğe kendi ajanlarının sokma girişiminde bulunduysa da ajanlar her defasında ifşa edildi.
Kaynaklarda belirtildiği üzere ABD Silahlı Kuvvetleri, 1964’de kapatılan bölük için 150 milyon dolar kadar kaynak harcadı.
Çeviri: Tanya Blagova
Şirin dilimiz Türkçedeki bir yere birlikte yerleşmek ve birlikte yaşamak anlamlarına gelen konmak ve konuşmak kelimelerinden türeyen komşu kelimesi, çok önemli bir sosyal yapıyı ifade eden komşuluk kelimesinin de temelinde yatmaktadır. Arapçada bu keilmenin..
Dualarıyla insanların ruhlarını kurtaran Hz. Meryem’i Gerçek Yaşamın Annesi olarak adlandırıyorlar. O, Yaratıcı’dan sonra herkesin ona yöneldiği en sevilen ve en yüceltilendir. Hristiyanlar, 15 Ağustos’ta Meryem’in Göğe alınışı (yükselişi) yortusunu..
Meryem Ana’nın göğe yükselişinin kutlandığı günden önce K ü stendil’de “Panagia- ekmeğin yükselişi” adı altında ritüel ekmeklerin sergisi açıldı. Panagia- Meryem Ana’nın, ekmeğin yükselişi ve ekmeği paylaştırma geleneğinin adıdır. Bu günde gelenek..