Bugünden itibaren Eski Kıta’daki futbolseverler, tuttukları takımları ile birlikte galibiyetin sevincini ve mağlubiyetin üzüntüsünü yaşamak için televizyon ekranlarının başına geçecekler. Aynı zamanda yılın en önemli futbol etkinliğine sayılı günler kala baskıdan çıkan “Dünya futbol ansiklopedisi” nin güncellenen baskısında anlatılan Avrupa futbol şampiyonlarının tarihi de öğrenebilecekler.
Rumen Paytashev spor muhabirliği mesleğini 45 seneden beri icra ediyor. Bunlardan 23 senesi futbolseverlerin, sahanın ünlü yıldızları ve dünyanın en popüler sporu hakkındaki bilgilerini tazelemekle geçiyor. Şu anda kariyerindeki 10’ncu Avrupa Şampiyonasını takip etmek üzere Almanya’da bulunuyor.
Paytashev şunları belirtti: “Bu “Dünya Futbol ansiklopedisinin” altıncı güncellenen baskısıdır. Sürekli değişikliğin yaşandığı futbol söz konusu olunca, dördüncü ve beşinci baskısı arasında 12 senelik ara güncellenmesini gerektirdi.
Ansiklopedide, büyük şampiyona elemeleri ve finallerdeki tüm katılımlarıyla Bulgar futboluna özel yer verildi. Maalesef, milli takımımızın Avrupa şampiyonasına son katılımı 20 önce Portekiz’de, dünya şampiyonasına son katılımı ise 1998 yılında Fransa’daydı.”
“Bulgaristan 1959 yılında düzenlenen ilk Avrupa futbol şampiyonası elemelerine katıldı, ancak elendi” diye hatırlatmada bulunuyor.
Ardından çıkışlar ve inişler takip ediyor. Elbette, geçen yüzyılın 60’lı yılların ikinci yarısındaki belki en güçlü milli takımımıza da layıkıyla yer verdim. 1968 yılında milli takımımız, geleceğin şampiyonu İtalya ile unutulmaz bir çeyrek final oynayarak zirveye ulaştı (Sofya'da 3:2 kazandık, Napoli'de 0:2 kaybettik). Bulgar futbolcularının performanslarından övgü ile bahsedilir ve UEFA’nın resmi olmayan sıralamasında prestijli beşinci yeri aldılar. O zamanlar sistemin farklı olduğu ve sadece dört takımın final aşamasına ulaştığını hatırlatmada bulunalım. Aynı yılın sonunda şu anki dünya şampiyonu İngiltere'nin, milli takımımızı Wembley Stadyumu'na dostluk maçına davet etmesi de tesadüf değildi. Georgi Asparuhov'un meşhur golüyle karşılaşma 1-1 bitti.
Ansiklopedinin güncellenmiş baskısında 1959'da ilk Avrupa Şampiyonası elemelerinde Yugoslavya'ya ile oynanan maçta tek golü atan Todor Diyev’in, Georgi Asparuhov’un, 1994’te ABD’deki Dğnya şampiyonasında Bulgaristan’ı dördüncü sıraya taşıyan “altın Amerikan nesli”- Hristo Stoichkov, Nasko Sirakov, Borislav Mihaylov, Yordan Lechkov, Trifon İvanov’un isimleri öne çıktığı Bulgar futbolunun yüzyıllık tarihinden ilginç hikayeler yer alıyor.
Günümüzde Bulgar futbolunun büyük başarılarına tanık olmamış nesiller yetiştiği için Almanya’da başlayan Avrupa şampiyonası, ülkemizde bu sporun durumu ile ilgili ciddi bir konuşmanın yapılması için bir fırsattır.
Rumen Paytaşev sözlerini şöyle sürdürdü: “İnsanın gerçekçi olması gerekiyor. Biz küçük kadro potansiyeline sahip küçük bir devletiz. 60’lı yılların ikinci yarısında ve altın Amerikan neslinin büyük başarıları olayların seyri neticesi, nesil meselesidir.ABD'de yükseltilen çıta, sürekli onunla kıyaslayanamayacağımız kadar yüksek. Altın "Amerikan" neslinden sonra bir Avrupa şampiyonasında oynayan ancak fazlasını başaramayan Dimitar Berbatov, Stiliyan Petrov, Martin Petrov’un nesli geldi.
Spor muhabirine göre, başarısızlıklarımız öncelikle kulüplerin çocuk ve gençlik okullarında aranmalı.
Rumen Paytashev devamla şunları ekliyor:"Bu okullar gerektiği gibi çalışmadığı zaman, faaliyetlerinde sorun olduğu zaman yetenekli futbolcuların yetişmesi mümkün değil.
Dışarıdan bakıldığında, Bulgar futbolu geriledikçe taraftarları daha da radikalleşiyor. Peki, sadece stadyumlarda değil, sokaklarda, restoranlarda, metrolarda, siyah eşofmanlı, soyuk kafalı üniformalı çocukların holiganlık eylemlerinin arttığı bir ortamda bu tespit doğru mu?
Rumen Paytashev: "Stadyumlardaki şiddetin dünden beri olmadığını göz önünde bulundurarak bir bağlantıyı kurmam zor. FİFA’nın eski başkanı Sep Blater, tribünlerdeki holiganizm futboldan ziyade sosyal bir vakıadır. Ülkemizde sözde taraftar kulüpleri, taraftar grupları, bir kulüpte kendi aralarında bile kavga eden belirli gruplar oluşturuldu." diye cevap verdi.
Gazeteciye göre, futbol kulüplerinin taraftarlarını yeniden terbiye için programlar oluşturması kulağa safça geliyor. Aile ve yetiştikleri ortam davranışlarını belirliyor. Oyuna gelince, Rumen Paytashev Bulgar futbolunun dipten kurtulması için her zaman umut olduğuna inanıyor.
"Şu anda antrenör İlian Iliev’un kurma aşamasında olduğu milli takımımızın büyük bir şampiyonaya erişmeye başarmasını ümit ediyorum. İlk hedefimizUluslar Ligini kazanmak, ikincisi ise kesinlikle bir dünya şampiyonasına katılmaya hak kazanmak olacaktır.
Bulgaristan’ın en başarılı kadın tenisçisi Viktoriya Tomova, ödül fonu yaklaşık 9 milyon avro olan WTA 1000 Çin Açık Turnuvası ’nın ilk etabında başarıya imza attı. Viktoriya, Ukrayna’lı Lesia Tsurenko ’ yu 6:3, 6:3’lük skorla mağlüp etti...
Pirin Dağı’nda Bulgaristan’ın en önemli spor etkinliği, üç günlük 2024 Pirin Ultra Maratonu düzenleniyor. 21 ila 23 Eylül tarihleri arasında düzenlen maraton, görkemli güzellikler, kayalık patikalar ve dağ zirveleri arasında..
Grigor Dimitrov, kariyerinde ikinci kez Laver Cup turnuvasına katılacak. Bulgaristan’ın en iyi tenisçisi 20-22 Eylül tarihleri arasında Berlin’de düzenlenecek takım yarışmasında Avrupa Takımında Rafael Nadal’ın yerini alacak..