Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

“Muflonlar Krallığı” Jenda Av ve Avcılık Çiftliğinde bulunuyor

7
Photo: БНР-Кърджали

Kırcali yakınında Doğu Rodop Dağlarının vahşi doğası “Jenda” Devlet Av ve Avcılık İşletmesine kucak açıyor.

Burası, Bulgaristan’ın en güzel ve tabiatı en iyi korunmuş yerlerinden biridir. Bir cins yaban koyunu olan muflonların sürüleri burada rahat yaşam sürüyor. Muflonların dev sürülerinin yanından kızıl geyik, alageyik, karaca ve yaban domuzları geçiyor, çakal, beyaz ve siyah gelincik, porsuk, su samuru da bu temiz ortamda yetişiyor.
Rodop Dağı’nın yüksek tepelerinde ayılara da rastlamak mümkün.  

BNR Kırcali Radyosu’nun videosu:  

Kuşkusuz bu toprakların en ilgi çekici sakini muflonlar.  Bir cins yaban koyunu olan bu boynuzlu hayvanlar, sürüler halinde geziyor.“Jenda” avcılık  çiftliğinde 300’den fazla muflon var.Bulgaristan çapında bu hayvan cinsinin yetiştirldiği tek yer bu çiftlik. Belirli koşullarda ve dönemlerde muflon avına izin veriliyor. “Jenda” av çiftliğinin müdür yardımcısı Lübomir Cisov BNR Kırcali’ye bilgi verdi:  

"Av izni döneminde genelde genetik belirtilerinden uzaklaşmış genç muflonlar avlanıyor. Bunlar örneğin albinolar, boynuzları standart dışında kıvrılmış olan hayvanlar yok ediliyor.

Belirli şartlar var ve mutlaka onlara uyulmasına özen gösteriyoruz. Hastalıkları olan yaşlı dişiler arasında da avcılara hedef belirlediklerimiz oluyor.


Bu şekilde biz bir katliam değil, soylarını ve cinsin genetiğini korumuş oluyoruz” dedi mühendis Cisov ve geçen sene Türkiye’den, İsveç, İsviçre, İspanya, İngiltere ve Almanya’dan avcıların geldiğini bildirdi. 

Geçmişte muflonlar Bulgar topraklarında çok sık rastlanan bir yaban koyunu cinsiymiş. Fakat daha sonra kontrolsüz av sonucu, onların türü yok olmuş.  
1979 yılında “Jenda” av çiftliğine dönemin Çekoslovakya devletinden 39 muflon getirilir. İlk yıl bazıları uyum sağlamadan ölse de, 1980 baharında 12 yavru muflon doğar. 


İkinci büyük tedarik ise 1986’da gerçekleşir. Hem çiftlikteki muflonların akraba kan karışımı olmaması için, hem de cinsin tazelenmesi için yeni hayvanlar getirilir.
Yıllar içinde Jenda’da muflon sayısı da, bakıldıkları araziler de genişler ve günümüzde av ve avcılık işletmesi 21 500 hektar toprak üzerine yayılır.  
"Jenda” av çiftliğinde açık alan kısmı ve yaban hayvanlarının bakımı ve yetiştirilmesinin yapıldığı kapalı alan var.

İşletme içinde geyik ve karacalar var, yaban domuzu ve başka hayvanlar bulunuyor. Muflonlar ise geniş bir arazide avlu ile kaplanmış alanda serbestçe gezebiliyorlar.


"Bazı durumlarda muflonların çiti aşıp, dışarı çıktıkları oluyor. Fakat çiftlik dışında yaşam sürmeleri zor. Dışarıda yiyecek bulmakta zorlanıyorlar, yaban koyunları sürü halinde yaşam süren hayvanlardır ve 2’şer 3’er grup halinde gezmeleri ve kendilerini korumaları çok zor oluyor. Bir şekilde onlar yine çiftliğin yolunu buluyor ve geri dönüyor.

Bu yaban hayvanları hep sürü halinde gezdikleri için onların çiftlik dışına taşınması ve ev ortamlarında bakılmasına da imkan yok” dedi “Jenda” Av İşletmesinin yetkilisi.

Haber: Stanislav Georgiev BNR Kırcali

Derleyen: Veneta Nikolova

Çeviri: Sevda Dükkancı

Foto: BNR- Kırcali, “Jenda” Devlet Av ve Avcılık İşletmesi



Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Tutrakan’da Kayısı Festivali

Tuna nehri kıyısındaki Tutrakan şehri, bölgedeki kayısı yetiştiricilerini geleneksel "Kayısının başkenti - Tutrakan" şenliğinde bir araya getiriyor. Pazar günü 20’ncsi düzenlenen etkinlikte gelenek üzere çeşitli kayısı çeşitleri sunulacak...

Eklenme 07.07.2024 09:35

Polska Skakavitsa'daki Kelebek Festivali doğa ve yaban hayatı meraklılarını bir araya getiriyor

Kelebek ve yaban hayatı meraklıları, Struma nehri boyunda en güzel doğa olaylarından birini gözlemlemek için Köstendil’in Polska Skakavitsa köyü şelalesi yakınında düzenlenen Kelebek Festivali’nde buluşuyorlar. Yaklaşık 50 metre yüksekliğindeki şelale..

Eklenme 07.07.2024 08:35

Bulgaristan Fransız dilindeki yükseköğretimde köklü geleneğe sahip

Bulgaristan ve Romanya, eski sosyalist kampta izolasyona maruz kaldığı uzun yılların ardından dünyaya açılmaya arzusuyla 1994 yılında Uluslararası Frankofoni Örgütü'ne katıldı.  Frankofoni toplumunun temel değerlerinden biri eğitim ve özellikle..

Eklenme 07.07.2024 06:55