İvo Atanasov Bulgaristan'ın sahil kenti Varna'da doğdu ve şu anda orada yaşıyor; müzik ise çocukluğundan beri hayatında var. Başlangıçta akordeoncu olan babasının çaldığı melodilerle masanın üzerine vurdu, 16 yaşında da ilk davulunu aldı. Davulda ustalaştığı ve çeşitli gruplarla çaldığı birkaç yılın ardından genç adam, hayatında kritik bir yıl olan 1993 yılında görme yetisini giderek kaybetmeye başladı. Bir yıl içinde tamamen kör oldu, bu da onda şiddetli depresyona yol açtı. Evden çıkmayı bile bıraktığı ve her şey için ailesine güvendiği uzun bir dönemden geçti.
1998 yılında kendini toparladı ve yavaş yavaş beyaz bastonuyla hareket etmeyi, daha bağımsız olmayı öğrenmeye başladı ve yeniden davul çalmaya çalıştı. Bu o kadar kolay olmadı, çünkü gruplar kör olduğunu öğrenince onu geri çevirdi. Ancak çok geçmeden Varna'daki Körler Kültür Evi'nde Spectrum Halk Müziği Orkestrası'nda çalmaya başladı.
İvo Atanasov, BNT devlet televizyon kanalına verdiği bir röportajda şunları paylaştı: "O ana kadar “tapan”a hiç dokunmamıştım, sadece davul çalmıştım. Orkestra şefi Nikolay Doktorov, bana ritimleri göstermeye başladı, yavaş yavaş kavradım ve artık 22 yıldır onların bir parçasıyım. Orkestra üyelerinin yarısı görme engellidir.”
Davulcu, halk orkestrası ile provaların ardından sıkça üyesi olduğu iki rock grubundan birinde çalıyor. Kendisi hakkında şakayla karışık “Ben müzisyen değil, davulcuyum” diyor
BNR Radyo Sofya’ya demeç veren İvo Atanasov şöyle konuştu:
"Kurduğum ilk grubun adı AKORD BG idi. 2017 senesinde, yıllar önce birlikte çaldığımız eski arkadaşlarımı bulmaya karar verdim. Bunlardan biri Dimitır Maymarov’un oldukça ilginç soyadı vardı ve sosyal ağlarda ona çabuk ulaştım. Sonra bir kişiye daha ulaştım ve bir araya gelip Shturtsite, FSB, Signal, Ahat, Diana Express vs Bulgar rock gruplarının şarkı coverlarını çalmaya başladık. Sadece keyif için çalmayı düşünüyorduk, ancak Konstantin’in kendisine ait şarkıları vardı ve onları kaydetmek istedik. Varna’da bazı kulüplerde çalmaya başladık. Bu arada aramıza bir klavyeci de katıldı, dörtlü olduk. 2019 yılında stüdyoya girdik ve 9 şarkı ve iki enstrümantalden oluşan ilk albümümüzü kaydettik.”
Birçok rock grubunda olduğu gibi bu grupta da anlaşmazlıklar eksik olmuyor ve 2019 yılında gitarist üyeleri değişiyor.
İvo Atanasov devamla: "AKORD BG ile oldukça renkliyiz. Melody rock, art rock, progresif, funk, füzyon, hatta biraz jazz çalıyoruz. “Eski okulun kalpazanları” adlı diğer grubumla ise hard rock çalıyoruz, ancak tüm şarkılarımız orijinaldir. İki gitar, bas, vurmalı ve vokalden oluşan bu grubta 2021 yılının sonbaharından beri yer alıyorum. Onlarla bu yıl çok sayıda kulüpte ve festivalde sahne aldık.”
İvo Atanasov, insanlar arsında sonsuza dek süren bir sevginin olduğuna inanıyor. Ona göre böyle bir sevgiyi davul gibi cansız nesnelere karşı da duyulması mümkün.
İvo Atanasov sözlerini şöyle tamamladı: "Ne olursa olsun onları (davulları) asla bırakmayacağım ve yaşadığım depresyona ragmen, müzik içimdeydi ve her anda heyecanlanmayı hiç bırakmadım.
Sahnedeki hissettiklerime gelince - seni dinlemeye gelen seyircilerin sevgisini hissetmek olağanüstü bir şeydir.”
Yazı: Yoan Kolev (Radyo Sofya’dan Kristiyan İliev’in röportajından)
Foto: İvo Atanasov özel arşiv, Facebook /AKORD BG, Facebook/Kalpazanite Rock Band, Raena HacievaEn başarılı genç ses sanatçılarından biri olan Mihaela Marinova, yeni albümünde yer alan 10 parçayı, ülkenin en büyük şehirlerinde turne düzenleyerek tanıttı . Albümün “ Siyah Kelebek” başlıklı olması, sanatçının son dönemde kişisel planda..
Kaval üstadı Theodossii Spassov, bu akşam İsviçre, Cenevre’de konser verecek. “Balkan hissiyatı” konulu konserde ayrıca kontrabas sanatçısı ve vokal İrina Gudeva ve gitarcılar Atanas Urkuzunov, Georgi Vassilev ile Dimitar İvanov sahne alacaklar...
Ses sanatçısı Radostina Yovkova'nın meslektaşı Boris İliev 'i de, gerçeklerştirilmesi için davet ettiği "Sen geldin!" şarkısı,Bulgar folklorunun ve çağdaş besteciliğinin ilginç bir buluşmasıdır. "Sen geldin!" /Ti doyde/ şarkısı, Radostina'nın..
“ Zaydi, Zaydi, Yasno Slantse ”- Bulgaristan'ın en güzel ebedi halk şarkılarından biridir. En az beş yüzyıl boyunca bir melodi olarak var olduğuna..