Devlet, mültecilerle ilgili sorumluluk üstlenmekten gittikçe çok kaçınırken ve entegrasyon kararnamesinin iptali sonucu Avrupa Birliği tarafından ceza uygulanması riski ortadayken, savcılık mülteci statüsü bulunan aileleri kovan ve Bulgarlar ile yabancılar arasında fesat çıkaran milliyetçilerden eylemlerinden dolayı sorumluluk aramazken ülkedeki mültecilerin entegrasyonu ve hayat kalitesinin iyileştirilmesi, sivil toplum kuruluşlarına kalmış durumda.

Daha bu ay içinde başkentte mülteci çocuklarının okuduğu okullara gidecek olan gönüllüler, bu öğrencilere Bulgar dilini öğrenmeleri konusunda yardımcı olacaklar.

Savaşlardan kaçan insanlara yönelik “Karitas- Sofya” örgütünün bu en yeni programını anlatan Diana Nedeva, şunları belirtti:

“Karitas – Sofya örgütünün mülteci ve göçmenlere yönelik birkaç projesi ve “Sv. Anna” adını taşıyan bir entegrasyon merkezi var. Bu projeler kapsamında biz kayıt ve kabul merkezlerinde bulunan ve dış adreslerde ikamet eden çocuk ve yetişkinlerle çalışıyoruz. En yeni girişimimiz de gönüllülerin mülteci çocuklarına Bulgar dilini öğrenmeleri konusunda yardımcıu olmalarını öngörüyor. Bu proje şimdilik sadece başkent Sofya’da uygulanacak. Gönüllüler haftada en az bir defa bir saat zarfında bu öğrencilerle çalışacaklar. Çocuklar bu tür desteğe gerçekten muhtaçtır, çünkü Bulgarca ana dilleri değil ve bazıları ülkemize çok kısa süre once gelmiş bulunuyorlar. Derslerden önce veya sonra yapılacak olan bu çalışmalarda her gönüllü bir veya gerekirse birden çok çocukla meşgul olacak” diyor Diana.

Tam olarak ne kadar mülteci çocuğunun okula gittiğine dair veriler bulunmasa da Mülteciler Ajansı tarafından verilen bilgiye göre mülteci merkezlerinde reşit olmayanların sayısı 2000 kadar olurken onların sadece 55’i okula gidiyorlar.

Katolik kilisesinin hayır örgütü olan “Karitas” temsilcileri, mülteci çocukların Bulgar dilini öğrenmek konusunda gerekli desteği almadıklarını ve bu konuda herkesin yardımcı olması gerektiğini öne sürüyorlar. Biraz zaman ayırıp bir çocukla konuşmak veya ev ödevini yazması için yardımcı olmak yeterli. Mülteci çocukların sık sık karşılaştıkları diğer bir sorun ise yaşdaşlarının düşmanca tutumu olmakta. “Bulgar öğrencilerin velileri ile ve kendileri ile konuşarak önyargıların kaldırılması yönünde çalışmak gerekir, çünkü bilgisizlik korkulara yol açıyor” diyor Karitas – Sofya örgütünün proje koordinatörü Margarita Spasova ve yerli topluluğun gönüllü çalışmalarla entegrasyon süreçlerine katılmasının bu açıdan son derece önemli olduğuna dikkat çekiyor.

“Gönüllülerimiz eğitim seviyesi farklı olan insanlardır, hatta Sofya’da eğitim gören yabancı üniversiteliler bile var ve bu insanların bir hedef uğruna birlikte çalışmaları çok önemli. Çünkü sığınmacılarla temas kuran gönüllüler, medyada okudukları veya gördüklerinin büyük bir bölümünün aslında doğru olmadığına ikna oluyorlar ve sonra izlenimlerini arkadaşları ile akrabaları ile paylaşıyorlar ve böylece toplumda mevcut basma kalıp düşünce ve algılar yavaş yavaş değişiyorlar”.

Ülkemizde sayıca daha küçük bir cemaat olsa da Katolik kilisesi “Karitas” örgütü aracılığı ile savaşlardan kaçan insanlara yardım eli uzatıyor, mültecilere merhametle yaklaşıyor.

Fotoğraflar: özel arşiv