Orta Balkan manastırlarına herkes tarafından kullanılan ve bilinen geniş yollardan ulaşılamıyor. Yıllar boyunca yanlarından geçer ve farketmezsiniz, ta ki bir gün rastgele, merak veya güzel manzaraya gelişigüzel bir bakış veya bir dost daveti sizi sıradan turizm ilanlarından alıp koyunca ve sizi başka dünyalara götüren dar dağ patikasına rastlayıncaya dek.
Bu bambaşka dünyalar arasında Kuzey Bulgaristan’ın en güzel bölgesinden geçip denizi andıran Ön Koca Balkan’ın tepeleri ve ormanları ile Sıra Dağlar boyunca uzanan Orta Balkan Doğa Parkını içine alan resmededilmesi mümkün olmayan bir güzergah bulunuyor. Burada amaç, Sıra Dağların 7 manastırını ziyaret etmek. Bunlar Glojene, Troyan, Novo selo, Batoşevski, Sokolski ve Dryanovo manastırları. Fazla zamanınız varsa turunuza Gabrovo yakınlarındaki “Etıra” Etnografya Kompleksini, “Baço Kiro” mağarasını ve Dryanovo manastırına giden eko patikayı da dahil edebilirsiniz.Yablanistsa’daki maceranız zamanda yolculuk yapmayı andırıyor, ama bu sadece orada üretilen lezzetli lokum ve helvadan dolayı değil. Buradan Malık izvor köyüne giden ve oradan da Glojene manastırına devam eden yol başlıyor.
Yukarda adı geçen manastırların tarihi Rönesans, yani Uyanış dönemi öncesine dayanırken Novoselski manastırı ise bu dönemde kurulan ilk manastır olma özelliğini taşıyor.
Apriltsi şehrinin Novo selo semtinde bulunan manastır 19. asırda yerli zenginler tarafından kurulmuştur. Osmanlı döneminde patlak veren Nisan Ayaklanması sırasında burada dokuz gün boyunca Novoselo Cumhuriyeti ilan edilmiştir. Bugün bu manastır , yemyeşil bahçesi, önündeki çeşme ve burada büyüyen 4 alaçam, ladin ağacı ile cenneten bir köşeyi andırıyor.
Apriltsi şehrinin sonunda yolumuz yine tırmanmaya başlıyor ve bizi Koca Balkan, Sıra Dağların en yüksek tepesi olan Botev tepesi (2376 mt) ile karşı karşıya getiriyor. Yolda Selişte köyünun “Aslanlar köprüsünde” toplu resim için mola verebilirsiniz, gerçi Sofya’daki aynı ismi taşıyan köprüye nazaran bu köprü daha dar ve aslanlar sadece iki tanedir, ancak daha gerçikçi görünüyorlar.
Yolumuz bundan sonra, 10 km yüksekte, dağın kucağında bulunan Batoşevski erkek manastırına devam ediyor.
Manastır, 13. Asırda Çar 2. Mihail Asen(1246-1256) döneminde kurulmuştur. Uyanış Döneminde manastıra bağlı ilk laik okullar burada açılmıştır. Batoşevski kadın manastırı da hemen yolun kenarında, Batoşevo köyünün tam ortasında bulunuyor.
Turumuzun sonunda hemen Etıra Etnografya Kompleksin üst tarafında, Gabrovo şehrinin 15 km güğneydoğusundaki “Sokolova peştera” mevkiinde bulunan Sokolski manastıra varıyoruz.
Burada ilk gözünüze çarpan, manastırın güzel bahçesi, oluyor. Bahçenin tam ortasında Usta Kolyo Fiçeto tarafından inşa edilen ve eşi benzeri olmayan yuvarlak bir çeşme, dikkatinizi çekiyor. Bu çeşmenin doğan kuşunu andıran 8 musluğu vardır. Gelen ziyaretçiler , buralara tekrar dönme dilekleriyle birlikte demir para atmışlar çeşmenin içine.
Diğer manstırlara nazaran bahçenin ortasında kilise değil, söz konusu 8 musluklu çeşme bulunuyor.Tarih sayfalarına göre, burada daha İkinci Bulgaristan Devleti (1185–1396 ) sırasında kayaların içinde bir manastır varmış. Ve daha sonra buraya yeni bir manastırın kurulması, bir rastlantı değildir.
Fotoğraflar: BGNES, Wikipedia, opoznai.bg, bulgariatravel.org, apriltsi.net
Çeviri: Şevkiye Çakır
Doğu Rodoplar’ın büklümlerinde saklı olan Pçelarovo köyünde anlatılan rivayete göre eskiden bölgede bulunan asırlık meşe ormanları ve ceviz ağaçlarının kovuklarında yaban arıları kendilerine yuva yaparmış. Köyün adından da anlaşılacağı üzere..
“Kabak diyarı” olarak bilinen Sevlievo’da Sonbahar Panayırı kapsamında düzenlenen Kabak Festivali, “Renkli Kabak Düşleri” adı verilen eğlenceli atölye ile başladı. Belediye Başkanlığı tarafından gelenek üzerine her yıl düzenlenen şenlikler,..
360Mag dergisi ve Bulgaristan Turist Birliği’nin ortak girişimi olan “ Yılın Dağ Evi ” yarışmasının ödülleri, Sofya’daki Sinema Evi’nde düzenlenen törenle sahiplerini buldu . 65 000 leva tutarında ödül fonuna sahip yarışmaya..