Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Bulgaristan yeni sığınmacı baskısından endişe ediyor

Photo: EPA/BGNES

Bulgaristan, Yunanistan ve Kıbrıs ile beraber Lüksemburg’ta düzenlenen AB Adalet ve İç Düzen Konseyi zirvesinde AB’nin sığınmacıları Avrupa yolunda Doğu – Ege güzergahında bulunan ülkeleri desteklemesini istedi. Bir hafta önce İçişleri Bakanı Mladen Marinov Yunanistan sınırından ülkemize yasadışı göçmen geçişlerinde artış yaşandığı uyarısını iletti.
Yunanistan’dan batı Avrupa’ya Bulgaristan toprakları üzerinde yasadışı göç tehlikesi daha Nisan ayında dile getirildi ve Bulgar hükümeti acil önlemleri gündeme getirdi. Sınırlarda olası sığınmacı baskısı karşısında polis ve jandarma ekiplerini artırmak ve gerekli durumlarda ordu birliklerini de müdahil etme olasılığı düşünüldü. Başbakan Borisov o zamanlar Türkiye ile sınırın çok iyi korunduğunu ve Ankara ile imzalanan Göç Anlaşmasının çok iyi uygulandığını söylüyordu. Borisov o zaman Yunanistan sınırında “problem var” açıklamasında bulunmuştu. Sofya şimdi de Bulgar- Türk sınırında durumun sakin olduğunu, sığınmacı baskısı olmadığını itiraf ediyor, fakat Atina ile beraber Yunanistan’a yasadışı göçün artışında “Türkiye’nin sorumluluk üstlenmesi” ve “Ege Denizinde yeni yasadışı göç akımını kontrol altında tutmasına” dair ortak girişime imza attı.
Bulgaristan, Yunanistan ve Kıbrıs “Doğu Ege Göçmen Güzergahı Girşimi” adı altında ortak beyanla başvurdular. Bakanlar, Türkiye ile 2016 yılında imzalanan Göç Anlaşması’nın yerine getirilmesi, mültecilerin geri çevrilmesi ve insan kaçakçılığının önünün tamamen kesilmesini talep etti. Sığınmacıların geçtiği yolların kritik güzergahının ana hattındaki bu ülkeler ilk defa ortak diplomatik girişim, AB’ye sunuyor. Ülkeler, AB’den sığınmacıların adil ve dayanışma içinde paylaşılmasını, yasadışı göçmenlerin kendi ülkelerine geri çevrilmesi ve göçmenlerin yolu üzerindeki en mağdur ülkelere ek mali yardımlar sağlamasını istiyor. Atina, Lefkoşa ve Sofya 2026 yılına kadar AB bütçesinden yasadışı göç önlemleri için daha fazla bütçe ayrılmasını talep ediyor.
Bulgaristan’ın yasadışı göçmenlerin Doğu Ege güzergahında bulunan iki ülke- Yunanistan ve Kıbrıs ile ortaklaşması, Sofya’nın 2015’teki sığınmacı akımına benzer yeni bir baskıyla tek başına mücadele edemeyeceği anlamına geliyor. Sofya, Atina ve Lefkoşa Avrupa dayanışması ve sorumluluğun artarak, sığınmacıların devletlere göre paylaşımı ve üçüncü ülkelere geri döndürülmesi ile en çok mağdur olan taraflara daha geniş destek çağrısında bulundu. Almanya İçişleri Bakanı Horst Zeehofer AB’nin dış sınırı olan ülkelerin tek başına kendini göç baskısından korumaya bırakılırsa, o zaman ortak Avrupa göç politikasından bahsedilemeyeceğini ve böylece bütün Avrupa’ya kontrol edilemez bir sığınmacı akımı tehlikesi oluşacağını söyledi.
Almanya, İtalya kara sularında denizde kurtulan yasadışı göçmenlerin %25’ini kabul edebileceğini duyurdu. Almanya’nın da Bulgaristan, Yunanistan ve Kıbrıs ile ortak Avrupa göç politikası taleplerine kulak vermesi böyle bir politikada ilerleme kaydedileceği anlamına geliyor. AB’nin 2021-2026 yılı bütçesinde Doğu- Ege güzergahında bulunan ülkelere yasadışı göç akımıyla mücadele için daha fazla kaynak sağlanması da isteniliyor.

Çeviri: Sevda Dükkancı 




Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Antarktida iklim değişikliğin motorudur

İklim değişikliği küresel bir olay olup dünyanın her köşesinde kendini gösteriyor. Bunun son örneği, İspanya’nın Valencia bölgesini vuran sel felaketi oldu. Avrupa’da son 50 yılın en feci seli olarak değerlendirilen bu doğa afetinde yüzlerce kişi..

Eklenme 04.11.2024 12:50

Halkı Aydınlatanlar günü ve çağdaş boyutu

Halkı aydınlatanlar, yalnızca şükran ve hayranlık duyulan kişiler değil, tarihimizde milli aidiyet duygumuzu uyandıran en önemli şahsiyetler olarak görürüz.   Ancak “halk aydınlatan” kavramının arkasında nasıl bir arketip duruyor ve neden Halk..

Eklenme 01.11.2024 05:30
Amanda Paul

Moldova, Avrupa yanlısı bir gelecek seçti, ancak bunun sağlamlaştırması cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turuna kaldı

Moldova'nın AB üyeliğine ilişkin, ülke Anayasası’na yazılacak stratejik bir hedef olan referandumun sonuçları, her ne kadar Avrupa şüphecilerine “kıl payı” yaklaşsa da, ülkenin Avrupa yanlısı bakış açısını güçlendirdi. Ancak..

Eklenme 31.10.2024 07:58