Arapçada secde edilen yer anlamında kullanılan “mescid”, Türkçeye de geçmiştir. Bu kelime bazen “bir araya toplayan” anlamına gelen “cami”nin eşanlamlısı olarak kullanılırken, bazen de caminin daha küçüğünü ifade etmektedir. Dilimizde cami dendiğinde Müslümanların ibadet etmek ve bilhassa namaz kılmak için bir yere toplandıkları yer kasdedilmektedir.
Cami, İslâm’ın mabedidir. Müslümanların ibadetlerini yaparak Allah’a yakınlık aradıkları, yakın oldukları yerlerdir camiler. Ama aynı zamanda camiler, İslâm medeniyetinin merkezidir, tabir caizse, atar damarıdır.
Camileri, amaçlarını, özelliklerini, fonksiyonlarını doğru bilip tanımak, onlardan daha iyi istifade etme imkânı sağlayacaktır. O yüzden camileri bir ibadet mekanı olarak tanımanın yanında birer sanat eseri, birer mimarî abide olarak da iyi okumak gerekir.
Öyleyse caminin içine girip mihrabından başlayarak onun unsurlarını tanıyalım, yer ile gök arasında gidip gelen yolculuğa çıkalım.
Fotoğraflar: Bulgaristan Müslümanları Başmüftülüğü, arşiv, BNR- Kırcali
Cuma öğleden sonra programında dini konulardaki sohbetimizde Vedat Ahmet şle birliktesiniz.
Bulgaristan’ın geçirdiği ateist ve totaliter komünizm yıllarından sonra esen demokratikleşme rüzgârıyla ülke Müslümanları eskiden var olan birçok haklarına kavuştular. Aynı zamanda daha önce sahip olmadıkları bazı imkânlara da sahip olmaya..
İslâm dini, Hazreti Muhammed’in Mekke’den Medine’ye hicretinden sonra Müslümanlara iki bayram hediye etmiştir. Bunlar; Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı olarak adlandırılan bereketli zaman dilimleridir. Bu bayramlar, bir taraftan tevhit inancını Müslüman..